Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen Türkiye'nin dış ticaretinin 220 milyar, ABD'nin dış ticaretinin ise 2 trilyon doları geçtiğine dikkat çekerek, ''İkisinin arasındaki ticaret 10 milyar dolar. Böyle bir şey yok, böyle bir stratejik ortaklık falan olmaz'' dedi.
Tüzmen, Metro Cash&Carry Türkiye Mağazasının açılışının ardından Metro'nun düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tüzmen, 6 yıl önce 2000'de dış ticaret müsteşarı iken komşu ve çevre ülkeler stratejisini kurduğunu açıkladığını, bu kararın çok tartışıldığını ve ''Türkiye'nin yönünü mü çeviriyorsun, ne yapacaksın oralarda'' denildiğini hatırlattı.
Bakan
Tüzmen, uygulayacakları stratejiyle 3 yıl içinde ABD ile dış ticareti 15 milyar dolara çıkaracaklarını ifade ederek ''İşte şimdi ABD stratejini de huzurlarınızda söylüyorum. Tartışma açık. Komşu ve çevre ülkelerde ne yaptıysak orada da aynısını yapacağız'' dedi.
Tüzmen, Ankara'daki bir toplantıda, 10 milyar dolar dış ticaretin ABD gibi bir ülkeye ve Türkiye'ye yakışmadığını söylediğini belirterek, '' Türkiye stratejik ortak ama stratejik ortaklara bir bakıyorsun; Türkiye'nin 220 milyar dolar dış ticareti var. ABD 2 trilyon doları geçmiş dış ticareti var. İkisinin arasındaki ticaret 10 milyar dolar. Böyle bir şey yok, böyle bir stratejik ortaklık falan olmaz'' diye konuştu.
ÇİN TEHDİDİ
Tüzmen, Çin tehdidini bir fırsat unsur haline getirmeye çalıştıklarını, tamamen farklı bir strateji izleyeceklerini ifade etti.
Çin'de de girdi maliyetleri ve işçilik ücretlerinin yükseldiğini, Çin zenginleştikçe bir pazar haline geldiğini belirten Tüzmen, şöyle konuştu: ''Enteresandır, şu anda Çin'e tekstil ve konfeksiyon satıyoruz. Evet çapı küçük ama bizim Çin ile olan ticaretimiz 2005 yılında 7.6 milyar dolardır. 600 milyon doları Türkiye'nin satışıdır. 7 milyar doları Çin'in Türkiye'ye satışıdır. Biz şu anda Dünya Ticaret Örgütü'nde Çin'e karşı tedbir alan 1 numaralı ülkeyiz. Piyasa denetim ve gözetiminin dışında, Sanayi Bakanlığının yaptığı işlerin dışında, bizim şu anda uyguladığımız; gerek gümrüklerde gerek standartlarda Çin ile ilgili önlemlerimiz şu anda yaklaşık 60'a yakın kalemde devam ediyor. Biz şu anda Çin ile rekabetimizi düşük fiyat, yüksek miktar ekseninde değil, yüksek fiyat, yüksek kalite ekseninde koyan bir ülkeyiz.'' Tüzmen, Çin'in pazar olarak genişlemesine paralel, Türkiye'nin de Çin'de yerini alması gerektiğini, bunu yapmaya çalıştıklarını ifade ederek, ''Çünkü Çin'de Türkiye nüfusunun 5 katı kadar çok zengin insan yaşıyor. Bunlar büyük bir pazar'' dedi.
Tüzmen, Çin'in dünyaya kaynak transferinin sonsuza kadar sürmeyeceğini, ülkenin kendi içindeki dinamikler yerine oturdukça Türkiye'nin de rahat edeceğini dile getirdi.
SERBEST TİCARET ANLAŞMALARI
Tüzmen, dün Arnavutluk ile serbest ticaret anlaşması imzalandığını ve böylelikle Türkiye'nin geleceği için önemli bir adım attıklarını ifade etti. Anlaşma yürürlüğe girdikten sonra Türkiye'nin de Arnavutluk pazarında bulunan diğer ülkelerle eşit şartlarda rekabet etme olanağı bulacağını belirten Tüzmen, şunları kaydetti:
''Serbest ticaret anlaşması yaptığımız ülkelerde, anlaşma meclislerden geçmeden adı bile yeterli oluyor. Birdenbire bir dinamizm kazandırıyor. Suriye'de oldukça zorlu müzakerelerden sonra geçen sene tamamladık. 2007'nin Ocak ayından itibaren yürürlüğe girmiş olacak.
Daha önce imzaladığımız 13 serbest ticaret anlaşması var. Türk yatırımcıların hızlı bir şekilde ihtiyaç duydukları yatırımları o ülkelere kaydırıyorlar. Kendi rekabetçiliklerini sürdürebilmek amacıyla ciddi bir şekilde girdi maliyetleri düşükse orada çalışmayı dünya ile rekabet için daha uygun buluyorlar. Diğer ülkelerin firmaları Türkiye'de yer alıyor. Bu şekildeki bir hacim artışı da ticaret hacmini tetikliyor.''
Tüzmen, tahmini olarak 2006 yılı ihracatının 85 milyar dolar, ithalatının ise 135 milyar dolar olacağını sözlerine ekledi.
Kürşat Tüzmen: Böyle stratejik ortaklık olmaz
