| |
|
|
Sorular dünyası..
HASAN Pulur kendisinden hemen hiç kimsenin beklemediği düzeyde bir yazı yazıp, tüm genç kadın yazarları lekelemeye kalkınca, hak ettiği yanıtı vermek bana düşmüştü.. Yığınla e-mail geldi, dikkatle okuduğum.. Birisi fena halde dikkatimi çekti.. Hem nalına, hem mıhına kaleme alınmış nefis bir hicivdi. Bayıldım.. Hemen yanıt yazdım.. "Elinde başka yazılar varsa yolla" diye.. Varmış.. Bayram öncesi geldi.. Onlara da bayıldım.. Yayınlamasam yazık olacaktı. Şimdi siz bakın bakalım, nasıl bulacaksınız.. İşte ilk "Duygu Yılmaz Okutan" yazısı.. Tanrı insanlığa "soru"yu vermiş; ama biz safi inat, yolda yürürken başımıza bir torba dolusu 100 dolar düşmesini bekliyoruz. Sorunun olmadığı bir dünya hayal edebiliyor musunuz, ya da "kâbuslayabiliyor musunuz?" mu desem: Yanıtlar Dünyası! İnsan dediğin zaten yeterince "bilmiş" değilmiş gibi... Newton, Isaac bahçesinde bir elma ağacının dibine konuşlanmış, keyif yaparken " Şimdi bu elma niçin kafama düştü ki?" gibi dandirikten bir soruya! akıl yorup bilim tarihini yazdıktan sonra; Avrupa'daki Türkler de kola makinelerini para şekli verdikleri buz kalıpları ile kandırdı. Kötümser tablo çizmek daha kolay ve daha eğlenceli olduğundan tereddüte düşmeden söyleyebilirim ki, hayatımız Newton'un "keyif kısmı"nda takılıp kalmış görünüyor; ama sor, onu da beğenmez: "Üç kuruşluk keyif!" deriz. Tarihimizde Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşünü kabullenemeyen bizler keyifte de her dönem "Lale Devri kriterleri"ni aradık durduk: Beyhude çabalar bunlar. Gene de bir şey kaçırmış değiliz; dünyamız hâlâ sorular dünyası. Hayatımızda yer almayan pek çok şey, bir soruyla keşfedilmeyi, icat olunmayı bekliyor. Tabii bunun için televizyonun henüz hayatımıza girmediği dönemlerde, insanların "kafayı yemeden" nasıl vakit geçirdiklerine şaşırdığımızda geliştirdiğimiz " İcat olunmamış bir şeye ihtiyaç da duyulmaz canım!" bakış açısından bir adım daha ileri gitmemiz şart! Günümüzde insan daha çok "Şu bluzun XS'si var mı?", "Bağcılar'dan geçer mi? "Bunu mutfağa götüriim mi?" gibi sorular sorsa da "Tarih yazmaya bir soru uzakta olmak" fikri beni oldukça heyecanlandırıyor.
|