Kaçırılamaz uçak 2015'te

Uçaklara aşılması çok zor yeni güvenlik sistemleri geliyor. Kabin içinde yolcular gözetlenecek, kokpite giriş dijital parmak izi ve iris taraması ile mümkün olacak

Türk Hava Yolları (THY) uçağının Tiran - İstanbul seferini yaparken kaçırılması havacılıkta güvenlik kurallarını tekrar gündeme getirdi. Son olayla birlikte havacılıkta hataya hiç yer olmadığı ve insan faktörünün önemi daha iyi anlaşıldı. Uçakların kaçırılıp, bir silah gibi kullanılmasını önlemek için 11 Eylül olayından bu yana ciddi çalışma yapılıyor. En önemlisi ise havacılık ve teknoloji şirketlerinin 'kaçırılamaz uçak' üretmek için 2004 yılında başlattıkları Avrupa Çevresinin Geleceği için Uçakların Güvenliği (SAFEE) Projesi. Proje, 11 Eylül'ün tekrar edilmesini önlemek için bir dizi teknolojik yenilik oluşturmayı amaçlıyor. Kabin içinde yolcuların tüm hareketlerini izlemek için mikrofon ve kamera yerleştirilmesi, kokpite girişte dijital parmak izi ve iris tarayıcıları, uçakların binalara çarpmasını önleyici sistemler bu yeniliklerden bazıları. Bütün bu çalışmalar uçakların kaçırılmasını imkansız hale getirmek için yapılıyor. Airbus, BAE Sistem, Thales, Sagem ve NLR bu projenin başında yer alan beş büyük katılımcı. Airbus geçtiğimiz aylarda Hamburg tesislerinde 'tehlike tespit edici sistem'in ilk testini yaptı. Bu sistem mikrofon ve kameralar tarafından tespit edilen herhangi bir şüpheli davranışı pilota bildiriyor. Sistemin tüm simülasyonunun 2008'de yapılması planlanıyor. Thales ise üzerinde çalıştığı çarpışma önleyici sistemin testini 2007'de yapacak. Sadece kabin personelinin kokpite girmesine izin vermek amacını taşıyan biometrik parmak izi sistemi de Hollandalı NLR firmasınca geliştiriliyor ve Ağustos 2007'de test edilmesi planlanıyor. Sagem Savunma ve Güvenlik şirketi de kokpit ve kontrol kulesi arasındaki iletişimi sağlayan data sistemleri üzerinde çalışıyor. Tüm güvenlik paketinin uçaklarda operasyona uygun hale gelmesi 2015 yılında mümkün olacak.