kapat
   
06 Ekim 2006 Cuma
 
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Hincal Uluc @ SABAH
Tel:
0212 3544813
Fax:
0212 3544891
SMS:
HU yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 
Devleti "zavallı" eden trafikçiler!..
Sen neymişsin be Ayşe?..
Bir daha yaşa Atilla!..
Devrim!..
TEBESSÜM
SEVDİĞİM LAFLAR
BİZİM DUVAR

Sen neymişsin be Ayşe?..

SABAH'IN köründe Ayşe aradı.. Hüngür şakır.. "Mansur'u okudun mu" diyor.. Ben sabahları sadece Sabah okurum. Ötekiler öğleden sonra..
Efendim "Kovulduğu dergiye kapak olan kız" diye yazmıştım ya bir gün evvel.. Orada Mansur Forutan'ın adı geçmişti. Aktüel'e yönetmen olunca üçümüz oturmuştuk. Ayşe'nin o sırada dergide iki sayfası var.. Mansur'a "Eti senin, kemiği benim, tepe tepe kullan. Köşe yazısında kalmasın. Onu işten işe gönder, koştur, gazeteciliği iyi öğrensin. Müthiş yetenek" demiştim. Mansur ses çıkarmamış, sonra da kızı kovmaktan beter edince "Hemen istifa et" demiştim Ayşe'ye..
Mansur yazısında Ayşe'yi niye kovduğunu anlatıyormuş.. Ayşe hıçkırıklar arasında "Hepsi yalan" diyor..
"Yani, hakkında her yazı çıkışında böyle kendini kaybedeceksen bu mesleği hemen bırak.. Gazetecilikte ne kadar dikkati çeker, ne kadar okunur olursan, o kadar aşağı çekerler seni.." dedim.. Anlattım..
"Demek benim yerimde olsan, intihar falan edersin.. Hakkımda yazılmadık gün, yazılmadık konu kalmadı.. Eşcinselliğimden, iktidarsızlığıma kadar.. Şimdi de bu hallerime bakmayıp 'Bakire' Şebnem'in peşine düşmüşüm de kızı annesi kurtarmış elimden.. Bunlara gülüp geçmeyi öğrenemezsen, yarın depresyona girersin. Sana saldıracaklar. Her saldırı, sana onları ne kadar geçtiğini, onları ne kadar kıskandırdığını, nasıl deli ettiğini anlatacak.. Her saldırıda başını biraz daha dik tutmaya başlayacaksın.. Ağlarsan ezilirsin.. Seni ezmeye çalışanlar zafere ulaşırlar.."
Sevgili Mansur'a da bir çift lafım var..
Yazını okumadım, bunları yazarken.. Yalan mı, doğru mu bilemem.. Bildiğim, senin üzerinde hatrı olan bir ağabeyin bir kız için sana "Müthiş yetenek, tepe tepe kullan" diyorsa, bütün bunlar olup biterken, insan bir kez olsun açıp "Hıncal Ağabey, senin kız şu şu yanlışları yapıyor, düzeltemiyorum. Onunla çalışamayacağım" demez mi?. Niye bir telefon etmedin Mansur?. Niye içindekileri dökmek için bugünleri bekledin..
Mansur'a da şiddetle sahip çıkanlardanım ben.. Vatancıların ayrılıp gittiği, Sabah'ın o dehşet sabahında Dinç Bey ile oturmuş neler yapılabileceğini konuşuyoruz. Yazar kadrosunda büyük boşluk olmuş..
"Patron dışardan adam almayalım. İçerde fırsat verilmesini bekleyen çok iyi gençler var, onlara köşe açalım" dedim.. Emre Aköz ve Mansur Forutan'ı anlattım, Dinç Bey'e..
İkisi de köşe yazarı oldu.. Birkaç ay geçti.. Dinç Bey odama uğradı..
"Hıncal iki adam tavsiye ettin. Birisi, Emre çok iyi oturdu, ama ötekini okuyamıyorum" dedi.. Mansur gidecek yani..
"İyi ya işte patron" dedim.. "Mansur'u senin, benim yaşımdakiler okursa asıl, ziyan.. Ona gençler bayılıyor.. O genç okurumuzun köşe yazarı.. Mansur kaldı..
Ben Mansur'un hep iyi bir gazeteci, çok da iyi bir dergici olduğuna inandım. İşte bizim Mert (Aydın) ile çıkardıkları 4-4-2!.. Başlarken bana gelmişlerdi, fikrimi almak için.. Benim düşündüğümden de ötesini çıkardılar.. Harika bir dergi yaptılar.
Mansur iyi de insan olmalısın!..


Bu arada.. Basın Konseyi Genel Sekreteri Gökalp Yazır'dan bir faks mesajı aldım. Hasan Pulur'un, Ayşe, Haşmet ve benim hakkımda yazdığı "Köşe Yazarı Nasıl Olunur" konulu yazısı ile ilgili yaptığım açık başvuruyu işleme koymuşlar.
Teşekkürler.. Önce uzlaşma ile çözmeye çalışacaklar, olmazsa, Yüksek Kurul'da karar bağlayacaklarmış.
Uzlaşma için tek şartım var. Pulur'un ayni köşede, ayni okur önünde özür dilemesi. Bu özrü kabul edersek, dilekçemi geri çekerim, Sayın Gökalp Yazır. Başkaca bir uzlaşma yolu yok.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Arda, hayatının en kritik dönemecinde..   / 05-10-2006
 Kovulduğu dergiye kapak olan kız..   / 04-10-2006
 Hasan Pulur'a yakışmayan satırlar!..   / 03-10-2006
 Emel, Timur ve Münir'le rüya alemi!..   / 01-10-2006
 Antalya, Sevgilim!..   / 30-09-2006
 Süper Lady'den neden ayrıldım?..   / 29-09-2006
 Rüştü'yü Fenerlilere karşı savunmak..   / 28-09-2006
 Yaşanan yoldur önemli olan..   / 27-09-2006
 Aceh.. Endonezya'daki değişimin simgesi..   / 19-09-2006
 Bir rüzgardır gelir geçer sanmıştım!..   / 17-09-2006
EMRE AKÖZ
Ucuz etin yahnisi
Son yıllarda sık sık futbolun endüstri...
MAHMUT ÖVÜR
"Arkamda emek akıl ve cesaret var"
Önceki gün kaleme...
BALÇİÇEK PAMİR
Kapıda ağlamaya başladı
Antalya'da liseli 5 genç...
HINCAL ULUÇ
Devleti "zavallı" eden trafikçiler!..
Salı günü öğle...
BEYZA BİLGİN
ABD'ye uçanlar orucu Türkiye saatine göre açmak...
Dr. ERHAN AFYONCU
Galatasaray Lisesi'ne Papa yasak koymuştu
Türkiye'nin en...
Diyetin sonu yok
Diyetin sonu yok
Hakem Kuddusi Müftüoğlu'nun ağabeyi Emin Müftüoğlu, federasyon...
Defans bize gelmez
Defans bize gelmez
Milli Takım'ın yıldız futbolcuları Hamit ve Halil Altıntop kardeşler,...
Eskiye dönme isteği mi radikallik mi?
İç Güvenlik Strateji Belgesi, "dini esaslara dayalı devlet kurma...
Sezer'den iftar programı tepkisi
Almanya şansölyesi Merkel'i kabul eden Cumhurbaşkanı Ahmet...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu