|
Yaangın oluuur, biz yangınaa gideriiiiz...
Malum, Kuşadası'nı yaktılar.
E Didim'e geçelim dedik.
Daha bavulları yüklemeden...
Orayı da yaktılar.
Bari Bodrum'a gidelim dedik.
Orayı da yaktılar.
Şnorkeli, oksijen tüpünü bıraktık, yangın söndürme tüpüyle geziyoruz.
Hanım evhamlanmış, gaz maskesi bulmuş, nereden bulduysa... Kızım, "güneş kremini boşver, yanık kremi alalım" diyor.
O haldeyiz.
Kuşadası'ndan çıktık...
Arkamızda Selçuk tütüyor, sağımızda Didim tütüyor... O ne? Solumuzda Germencik alev alev...
Meğer, Germencik'i yeni yakmışlar.
Az gittik.
Bir duman...
Milas'a gelmişiz demek ki.
Burayı yakalı 24 saat falan olmuş.
Az daha gittik.
Bir duman sütunu daha...
Bodrum.
Buralarda büyüdüm, bu yaşıma geldim, böyle seri cinayet görmedim... Listeye bakar mısınız...
Selçuk, Kuşadası, Manavgat, Kaş, Antalya, Bodrum, Muğla, Milas, Didim, Alanya, Germencik...
54 ayrı yer yandı, 54.
Hem de 48 saat içinde.
Selçuk neden yanmış mesela?
Efendim, şeftali bahçesinde kırık bir cam parçası varmış yerde... Ondan çıkmış.
Şak diye tespit etmişler.
Zannedersin, ormancı değil, CSI Miami ekibi mübarek...
Halbuki ben kendi gözlerimle gördüm, kendi gözlerimle...
Bülbül Dağı'nın en az 25 ayrı noktası yanıyordu aynı anda...
Bu ne biçim cam kırığı?
Hadi o cam kırığı, bu izmarit, şu mangal, öbürü anız, diğeri dikkatsiz çoban, öteki yıldırım...
Peki doğalgaz boru hattı?
Aynı saatlerde havaya uçtu...
O da mı izmarit?
Ya da şöyle soralım...
"Olağanüstü Hal Bölgesi" tabir ettiğimiz yörelerde neden hiç orman yangını yok, bu 48 saatte?
Aynı coğrafyayı ve aynı iklimi paylaştığımız Suriye'de, Kuzey Irak'ta?
Hava yağmurlu mu oralarda?
Veya...
Bizim Ege'nin, Akdeniz'in insanı çok dikkatsiz, sağa sola izmarit, cam kırığı filan fırlatıp, ormanları yakıyor da...
Oradakiler çok mu çevreci?
İnsan merak ediyor doğrusu.
|
