SABAH - 25/07/2006 - Güvenimiz sarsıldı

Şu an 25 Temmuz 2006 - Salı tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	Son Dakika

	Yazarlar

	News in English

	Günün İçinden

	» Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	Dünya

	Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

	Dosyalar

	Teknoloji

	Emlak

	Otomobil

	Detaylı Arama

	Arşiv

	Etkinlikler

	Sabah Çocuk

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	Kültür Sanat

	Turizm Rehberi

	Cuma

	Cumartesi

	Pazar Sabah

	İşte İnsan

	Sinema

	Çizerler

Google Arama

	Güvenimiz sarsıldı
	İş bulma beklentisi olmayanlar artıyor
	Borç kullanma ihtimali zayıflıyor

Güvenimiz sarsıldı

Tüketici güven endeksinin değeri, haziranda 92.2 ile anketin yapılmaya başladığı Aralık 2003'ten bu yana en düşük değerini gördü. Mayısa göre düşüş yüzde YTL'deki değer kaybı ve iki haneye çıkan enflasyon, satın alma, iş bulma olanakları, ekonomik duruma ilişkin bekleyişlerde ciddi bozulmanın nedeni oldu.

YTL'nin yüzde 20 değer kaybetmesi, nisan ve mayıs enflasyonun beklentilerin çok üzerinde gelmesinin ardından tüketicilerin gecikmeli tepkisi haziran verileriyle kendini gösterdi. Merkez Bankası ile Türkiye İstatistik Kurumu'nun ortaklaşa düzenlediği 'Tüketici Güven Endeksi' haziran verileri tüketicilerin özellikle geleceğe dönük karamsarlığı arttı. Tüketicinin güvenini ölçmeye yarayan güven endeksinin değeri, anketin yapılmaya başladığı Aralık 2003'ten bu yana en kötü değerini aldı. 100 düzeyinin altının tüketicinin güveninde kötümser olarak yorumlandığı endeks haziranda 92.2 ile tarihinin

en kötü seviyesine indi. Mayıs ayındaki duruma göre endeksteki düşüş yüzde 7.9 oldu.

ALT KALEMLER DÜŞTÜ
Endeksi oluşturan 6 alt kalemde de keskin düşüşler yaşandı. Tüketicilerin mevcut dönem satınalma gücüne ilişkin beklentisi mayıa göre yüzde 3.59 düşerek 85.09 endeks değerine gerilerken gelecek döneme ilişkin beklentilerdeki bozulma yüzde 6.03 olarak hesaplandı. Gelecek dönem genel ekonomik duruma ilişkin bekleyişlerdeki kötüleşme ise yüzde 8.26 olarak açıklandı. Bu kalemin endeks değeri ise 85.41 olarak

ölçüldü. Gelecek dönem iş bulma olanaklarındaki bozulma yüzde 3.09 ile kötü dönemin en az değer yitiren verisi olurken beklentilerde en keskin düşüş dayanıklı tüketim malı satın almasına ilişkin oldu. Verilere göre mevcut dönemin dayanıklı tüketim malı satın almak için uygunluğu haziranda bir önceki aya göre yüzde 15.2 düştü ve endeks değeri 112.26'ya geriledi. Tüketici güvenini ölçmek için yapılan 15 soruluk anket ise karamsarlığı daha net biçimde ortaya koyuyor. Tüketicilerin

6 ay öncesine göre bugünkü satınalma gücü 'daha iyi ya da biraz daha iyi' diyenlerin oranı yüzde 13.7 olurken 'biraz daha kötü ya da çok kötü' diyenlerin oranı 39.3'e kadar tırmandı. İyimserlerin oranı mayısta yüzde 15, kötümserlerin oranı ise yüzde 35.4 idi. Gelecek dönem satınalma gücüne ilişkin beklentilerdeki bozulma ise daha fazla oydu. Verilere göre iyimserlerin oranı 18.1'den yüzde 14.5'e gerilerken kötümserlerin oranı yüzde 27.7'den yüzde 33.9'a yükseldi. Türkiye'nin bugünkü

genel ekonomik durumuna ilişkin beklentilerde ise iyimserlerin oranı yüzde 21.2'den yüzde 16.7'ye, kötümserlerin durumu ise yüzde 36.7'den yüzde 47.3'e yükseldi. Ekonomik duruma ilişkin kötümserlerin oranı yılbaşından bu yana ilk kez yüzde 40'ı aşması dikkat çekti. Tüketicilerin gelecek 3 aylık dönemde ekonomik duruma ilişkin beklentilerinde ise kötümserlerin oranı yüzde 30.6'dan yüzde 39.9'a yükseldi.

ENFLASYON BEKLEYEN ARTTI
Haziranla birlikte enflasyona ilişkin beklentiler de arttı. Verilere göre, 'fiyatlar daha hızlı artacak' diyenlerin oranı

tarihinin en yüksek seviyesine ulaştı ve yüzde 18.3'e fırladı. 'Fiyatlar aynı oranda artacak' diyenlerin oranı ise yüzde 36.9 ile geçmiş aylardakine benzer trend izledi. 'Fiyatlar düşer' diyenler ise yüzde 20'lerden yüzde 14'e indi. Tüketicilerin ekonomik duruma bakarak mevcut dönemde tasarruf etme olasılığı ise giderek düşüyor. 'Tasarruf etmek için uygun' diyenlerin oranı yüzde 25'lerden yüzde 20'lere gerilerken hiç uygun zaman değil diyenlerin oranı yüzde 30'lardan yüzde 40'a tırmandı.

Tarık YILMAZ - EKONOMİ