|
|
Butik otel üstü Alaçatı
Zeytinyağlı yiyemem aman, basmalı fistan giyemem aman, Alaçatı'ya gitmeden duramam aman... Kimse kimsenin kısmetini yiyemezmiş. Paul Anka, Bikkini Adası, Güzide-Yeşim karşılaşması derken Alaçatı'yı yazmak bugüne nasipmiş. E hadi soğutmayalım da başlayalım bari. Püfür püfür rüzgarı, rengarenk sokakları, şort-terlik dolaşan insanlarıyla bambaşka bir yer Alaçatı. Hele Bodrum'un mıcırlı yolları, derme çatma sokakları, kazık hesapları, sinek avlayan mekanlarından sonra giderseniz; cennet cennet! Pek tabii ki Alaçatı'da da bir butik otel halidir gidiyor. Zaten Alaçatı'nın kendisi butik. Son günlerde kimi butik otelleri ilgisiz, yetersiz ve çok pahalı bulup burun kıvırıyor, kimileri de butik otelde kalabilmek için bir ay önceden rezervasyon yaptırıyor.
TAKLAYA MI GELİYORUZ? Alaçatı'da O Ev, Taş Otel gibi belli başlı geceliği 250-300 YTL'den başlayan butik oteller var. Valla ne yalan söyleyeyim ilk 'butik otel' lafını duyduğumda, zengin kocaların dırdırından kurtulmak için karılarına açtıkları oteller zannetmiştim. Bir gittim, iki gittim şunu fark ettim; butik otel size dekorasyon dergilerinden fırlamış odalar sunan, mümkünse cibinlikli yataklarıyla ilişkinize balayı dekoru kuran, yüzde 90 televizyonsuz, bilgisayarsız kafa dinlemelik, güzel yemek yemelik oda ücreti Swiss Otel'de bir geceye eşit mini minicik oteller. Velhasıl bunların bazılarında aynı abiyi hem bell-boy, hem oda temizleyicisi, hem de içki servisi yapan garson rollerinde görüp "Yahu ben bu parayı verdim ama taklaya mı geliyorum acaba?" hissine kapılabilirsiniz. Olsun odanızda cibinliğiniz var ya canııım... Hıımmm başka ne olabilir? Hah! Kahvaltıya indiğinizde, garsonun tepesinde pireler uçuşarak uyuduğunu görebilirsiniz, kolay kolay gazete bulamayabilirsiniz, odanızı da temizlemeyi unutabilirler. Ama ne demişler; Butik oteli, beş yıldızlısı, karavanı, yatı, çadırı fark etmez (eder de çaktırmayın şimdi) yanımda yarim olmadan hiçbiri beş para etmez (Oray da öyle düşünüyordur herhalde).
YILDIZ'DA NEFİS EV YEMEKLERİ... Neyse dönelim Alaçatı merkeze. Ay Allah'ım bu bir kabus mu? Sen adamın biri git tam girişte granitten 'Erkek kuaförü' yap! Şu güzelim sokağın girişinin içine ettiğiniz için hatta içün; her bir yerinizi eşekarısı soksun inşallah. Ohh süper; sokak cıvıl cıvıl. Millet akşam kıyafetlerini giymiş, çoluk çocuk, sevgililisi, bekarı dolaşıyor, yemek yiyor, çay-kahve içiyorlar. Köşe Kahve yine tüm beyazlığıyla konuklarını ağırlıyor. Ayy canım fena halde mantı çekiyor. Sevgilim dedi; "Yıldız'a gidelim..." Yıldız, Köşe Kahve'yi geçince solda parmak yedirten kıvamda ev yemekleri yapan bir restoran. Adını yanlış hatırlamıyorsam Selma Yenge yapıyor, tüm yemekleri. En meşhuru da elde açma böreği ve mantısı. Ben ki mantı üzerine ihtisas yapmış bir kişiyim, böyle lezzetlisini yemedim. Yolunuz düşerse Yıldız'da ev yemeği yemeden geçmeyin. Ayy yerim doldu, devamı başka güne kısmet oldu. Öptüm bye.
|