kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

İmtiyaz şiddeti

Devlet idaremizin ve toplumsal hayatımızın son zamanlarda çok sansasyonel hale gelmiş aktörleri, ne tür icraatla "gündem" oluyor? Mesela, Başbakan, "Fethi Dede'nin Selanik muhtırası" nı yırtıp atıyor, Adalet Bakanı metni teşhir ediyor, pek cesur AKP'liler koşturuyor, davalar açmak için.
Mesela, Maliye Bakanı "verdimse verdim" ihalelerle yargı duvarından döndüğünde dahi pişkin; kımıldamıyor.
Mesela, bir bakanın Irak'ta avanta aracılıkları yaptığı filan konuşuluyor.
Mesela, Kara Kuvvetleri Komutanı'nın adı bir iddianamenin bir köşesine bulaştırıldı diye Genelkurmay "muhtıra" veriyor; Emniyet istihbarat başkanı ile savcı uçuruluyor; iddianame temizleniyor.
Ve siz, tabii elbet hepiniz değil ama, bir kısmınız ve kısmımız, meşrebe göre, bu vakalarda "taraf" oluyor.


Mesela; kimi arkadaş, Başbakan'ın "cart, kaba kağıt" tavrında despotizmi fark ediyor, kınıyor, "Fethi Dede" nin saflarında yerini alıyor.
Sanıyorsunuz ki, her daim, imtiyazlardan kaynaklanan dayatmacılığa, kabalığa, yırtmacılığa, ezmeciliğe, kazımacılığa, efeliğe, kuvvet gösterisine, eşitsizliğe filan karşıdırlar.
Sanıyorsunuz ki, bu onlar için bir ilke, bir ahlaki, insani, vicdani meseledir. Bir demokrasi, hukuk sorunudur. Ve bugün orada, yarın başka yerde, "Kimden ve nereden, nasıl gelirse gelsin", hiç duraksamadan, "İmtiyazın şiddeti" ne aynı tavrı alacaklardır.
Yok!
Öyle olmuyor.


Bir başkasına da, bu oportünist, sinsi, ilkesiz, ikircikli, içten pazarlıklı, çifte standartlı "iş bölümü" nde, "güçsüz, yalnız savcı" dan yana olup "Genelkurmay dayatması" nı kınamak düşebiliyor.
Sanıyorsunuz ki, her daim, imtiyazlardan kaynaklanan dayatmacılığa, kabalığa, yırtmacılığa, ezmeciliğe, kazımacılığa, efeliğe, kuvvet gösterisine, eşitsizliğe filan karşıdırlar.
Sanıyorsunuz ki, bu onlar için bir ilke, bir ahlaki, insani, vicdani meseledir. Bir demokrasi, hukuk sorunudur.
Ve bugün orada, yarın başka yerde, "Kimden ve nereden, nasıl gelirse gelsin", hiç duraksamadan, "İmtiyazın şiddeti" ne aynı tavrı alacaklardır.
Yok!
Öyle olmuyor.
Artık, hayatında zaten hiçbir dayatma, kudret, kuvvet ve imtiyaz şiddetine tavır almayanları, çok şey söyler gibi yapıp gık çıkarmayanları, çok şey yazarken gıllıgışlı meselelerden cız diye kaçınanları filan hiç rahatsız etmiyorum!
Onlar gibisi yok zira.
Lakin, diğer "taraf" larda, çok sert, çok tavırlı, çok delikanlı gibi görünen lakin, oynak, samimiyetsiz bir "ayrımcı zihniyet" ile "sarı-insaniyet" var işte.
Aslında çok basit, biliyor musunuz? Defalardır hatırlatmaya çalışıyorum.
"Şu Anayasa" dahi, imtiyazların, zümre egemenliğinin filan asla kabul edilemeyeceğini yazıyor.
Ve bu ülkede, "serbest piyasa" nın kimi "hür müteşebbisler" inin imtiyaz aşkları bir yana; Bizzat halkın seçtiği siyasetçiler,
"Kamu" nun yani halkın hizmetinde olduğu varsayılan, yetkilerini ancak onlar adına kullandıkları varsayılan asker ve sivil bürokratlar, her gün anayasa çiğniyor.
Bir daha söyleyeyim:
Her gün ağızlarında "sakız" gibi Anayasa çiğner, durmadan ona atıf yapıp herkesi aykırılıkla filan suçlayabilirken, onu korumaktan filan bahsederken...
İmtiyazlara abanarak başkalarına, topluma, devlet organlarına, defterlerden iddianamelere; tahakküm, şiddet, dayatma hakkını buluyor; o sakızı bir de diğer manada çiğneyip duruyorlar ve hiçbir şey olmuyor.


Samimiyseniz, bir de oradan bakın, bir de buradan yakın! Hepsine birden, tüm "İmtiyaz şiddeti" ile "Zümre tahakkümü" ne, kim olursa ve nereden gelirse gelsin tavır almaya...
Koşun, kurşun eritmeye çağırıyorum!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Önce tabela!   / 10-05-2006
 El salladı gitti   / 09-05-2006
 Takım aşkı   / 08-05-2006
 Yarım insaniyet   / 07-05-2006
 Çocuk kimden?   / 05-05-2006
 Bir de kendimiz   / 04-05-2006
 Ufacık tefecik   / 03-05-2006
 Haklı dava   / 02-05-2006
 Kaç yaşındasınız?   / 01-05-2006
 Teselli odur ki   / 30-04-2006
YILMAZ ÖZDİL
Baykal buraya yumruk havaya
Diyor ki CHP Genel Başkanı:...
ERGUN BABAHAN
Andıç ve medya
Andıç olayının nasıl geliştiğini dün ana...
MEHMET BARLAS
Ortadoğu'da siyaset için ustalık ve bilinç...
FATİH ALTAYLI
Anlaşma doğru
TMSF'ye 900 küsur milyon dolar borçlu Erol...
UMUR TALU
İmtiyaz şiddeti
Devlet idaremizin ve toplumsal...
ERDAL ŞAFAK
Vetonun satır araları
Cumhurbaşkanı Sezer,...
'İran için siyasi yol tükenmedi'
Dünyanın gündemindeki İran ve uzun süre konuşulan Hamas ziyaretinin...
İtalya'ya ilk komünist cumhurbaşkanı geldi
Seçimin 4'üncü turunda koltuğun sahibi Giorgio Napolitano oldu.
'Borcunuzu ödeyin'
'Borcunuzu ödeyin'
G.Saray'da yönetim, futbolcuların alacaklarının tamamını ödedi.
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu