N.Selim Suner: Tipik bir Kadıköy maçı
G.Saray taraftarının Kadıköy yolculuğu her zamanki gibi heyecanlı başladı. Sarıkırmızılılar, durum ne olursa olsun bu maça farklı yaklaşır. Çünkü, sezon boyunca tribünleri doldurmak değil, Saracoğlu'nda kalabalık olmak önemlidir. Bunun başlıca sebebi de yıllardır süregelen, "G.Saraylılar, Kadıköy'e gelemiyor" iddiasını çürütmektir. Yine bir Kadıköy maçı öncesi, sarı-kırmızılılar alışık oldukları tatsız sürprizi bu sefer erken yaşadılar: Polis, stada kadar toplu gelişi son anda iptal etmişti. Oysa ki her şey maça 2 gün kala planlanmıştı. Otobüslerle
organize bir yolculuk olmayacak, ancak taraftarlar Kabataş'tan vapurla birlikte karşıya geçeceklerdi. Hatta, tribün liderleri internette gidiş yoculuğunun nasıl olacağını detaylı bir biçimde anlatmış, olay çıkmaması için taraftarları uyarmıştı. Yeni gelişmeleri öğrenen G.Saraylılar şaşırmadı. Kadıköy sürpizleri başlamıştı. Daha kötüsünü zaten görmüşlerdi. Erken saatlerden itibaren münferit olarak Saracoğlu'nun yolunu tutan G.Saraylılar maçtan 2 saat önce kendilerine ayrılan bölümü doldurarak 'ilk amaçlarını' gerçekleştirdiler. İkincisi, kazanacaklarına inandıkları takımlarını desteklemekti. Bu inancın tezahürü ise farklıydı. 'Totemci' olarak bilinen G.Saraylılar arasındaki konuşmalar, "Kesin kaybedeceğiz, fark yemezsek iyidir" şeklindeydi. Amaçları, düşündüklerinin tersini söyleyerek bir anlamda 'kaderi' etkilemekti. Maç başlayınca totemlerin bir kez daha işe yaramadığı ortaya çıktı. İlk 20 dakikada skor 2-0 olunca can havliyle tezahürata başladılar ve bir ara Kadıköy'ü susturmayı başardılar. Ancak bu gayret sahaya yansımadı. Özellikle 3. golden sonra yaşanan arbedede polisle çatışma yaşandı. Dördüncü golden sonra ise, "Yine olmadı" havası tüm tribünü kapladı. Kadıköy'de galibiyet görmek için en az bir, belki de daha fazla beklemek zorunda olan G.Saray taraftarı için en acısı da tribünde tutuldukları 1 saat boyunca stattaki kutlamaları izlemek oldu.
|
