Kadıköy kâbusu

Yedi günden beri Samandıra sessizliğinde kaldılar. Önceki akşam telefonda dertleşiyorduk bir tanesi ile; "Biz sustukça onlar konuştular. O fuar senin, bu açılış benim gezdiler, gazetelere fotoğraflar verdiler. Ağızlarında sakız ile çekinmediklerini söylediler. Biz onlara saygı duyarken onlar bizi küçümsediler. Biz maçı bu havada yaşayacağız" dedi.
Maçı kazanmaları için oyuncularınıza çeşitli motivasyon yöntemleri uygulayabilirsiniz. Ama bunu kendilerinin hissetmeleri sağlamak en önemlisi. Eğer karakterli bir takımınız varsa, gerekeni zaten yaparlar.
Daum, Ali Sami Yen'e çıktığı kadro ile sahadaydı. Önder'in yerine Deniz'i ilk 11'e koymuştu. Kafasındaki plan her halde "Yenilmeyecek takımla oyna, nasıl olsa golü atarsın" olmuştu. Kazanmak zorunda olduğunuz maçta rakibi delecek iki önemli silah; Anelka ve Mehmet Yozgatlı'nın kulübede kalmaları da bu korku dağlarının esintisiydi.
Galatasaray'ın düzenden ödün vermeden sahada yer alması önemliydi. Ama Saracoğlu atmosferini kaldıracak özelliklerin fiziki olmadığını Gerets'ın anladığını söyleyemeyiz.
Daum'un korkularına karşılık F.Bahçe seyircisi "No fear (Korku yok)" diye yazıyordu oturduğu yerden. F.Bahçe rakip için tuzak, Saracoğlu ise kabus olmuştu.
İki takım da kora kor oynuyordu. İlk dakikadan itibaren dikkati çeken Galatasaraylı oyuncuların her düdük sonrasında hakem Çakır'ın dibinde soluklanmalarıydı. Maçı bırakıp, hakeme oynamaya başladılar. Kazanacağına inanan bir takım gibi değil, yardım isteyenler gibiydiler. Baskıyı yediklerinde hatalar art arda geldi ve Alex kendini gösterdi. Luciano ile birlikte maçın belini kıran, ikinci golü yarattılar. Daha 20. dakikada maçın sonucu belli olmuş, fark konusundaki tartışmalar başlamıştı.

TEK AMA YALNIZ DEĞİL
Türkiye'de "Tek" kalan, rakipleri tarafından "istenmeyen" ilan edilen bir cumhuriyet, Saracoğlu'nda "Asla yalnız olmayacağını" haykırıyordu.
Saidou'nun 47'de ikinci sarıyı görmesi ile sanki 10 kişi kalan F.Bahçe'ydi. Gereksiz panik havasında topu tutmak, oyunu kontrol etmek yerine, acemice hatalar yapmaya başladılar. Daum'un korku senaryoları hâlâ kafalarındaydı, ileri koşmayı iki kere düşünmeye başladılar.
10 günlük gövde gösterisinin ilkiydi bu maç. Galatasaray maçı geçti. Hafta sonu Trabzonspor, sonra da Beşiktaş ile kupa finalinde oynayacaklar. Tanrı kullarının sadakatini zorluklarla sınarmış. Fenerbahçe de tüm rakipleriyle, sırayla oynuyor. Şimdi herkes susacak, kaderini sorgulayacak.