Bir magazin krizini meğer ne çok özlemişiz

Beraberce Sanem'e vuruyoruz... (Hop, bir ki üç) Meğer herkes ne kadar özlemiş böyle ağır, önemli, kitleleri peşinden sürükleyecek bir magazin krizini! Pazartesi gününden beri bir sürü insan Sanem-Kudret-Esra üçlüsünün başına gelenler konusunda fikir beyan ediyor. Genel eğilim; Sanem Çelik üzerine oynamak yolunda. Görünüşe göre birçok insan, Kudret Sabancı'nın 'elinin kiri' gözüyle bakıyor ve onu bu durumun dışında tutmaya çalışıyor.

BEYAZ CİPLİ PRENS!
En dramatiği ise Sanem Çelik'ten 'Aliye' diye bahsetmeleri! Hem de bir sürü entelektüel ve eğitimli insan, inatla insanları bu kavram karmaşasına sevk ediyor. Bazı internet siteleri ise 'Sanem Çelik diziden kovulursa yerine kim gelsin?' diye anketler filan düzenlemeye başladı. 'Kudret Sabancı kovulursa yerine Çağan Irmak mı gelsin?' diye soran bile yok. Çünkü 'beyaz cipli prens' 'Errrkek' ya o bakımdan... Bu öyle saçma bir konu ki; haklısı haksızı olmadığı gibi ortada rasyonel bir cezası olan suç da yok. Bu işin cezasını Esra, dilediği gibi biçecektir. Ben şimdi dikkatinizi bu konu hakkında ilginç, kamuoyunu düştüğü bunalımdan çıkarmaya yönelik açıklamalar yapan ünlü Türk büyüklerimizi çekmek istiyorum:

* "Böyle bir durum benim dizilerimde yaşanmaz. İddia ediyorum benim oyuncularım bu duruma düşmez." (Osman Yağmurdereli) Osman Ağbi, düşülen durum nedir? Dizi çekimleri boyunca ekibi haremlik ve selamlık bazında kamplarda mı besliyorsunuz? İffet kontrolü konusundaki en son teknik ve bilimsel gelişmelerden ve cihazlardan faydalanıyor musunuz?

* "Yanlış yaptığımı inkar etmiyorum ama Sanem'le sadece o gece bir yakınlaşmamız oldu. Bu bir ilişki değildi!" (Kudret Sabancı, eşine telefonda söylemiş. Müge Anlı-Vatan)

ACI ÇEKİYORSUNUZ AMA...
Kudret yapma be canım, kayalar gibi yaptığının arkasında dursan? Esra Hanım çok acı çektiğinizi biliyoruz ama kocanızın sizi sevdiği, Sanem'i sevmediği ve hatta aslında tüm bunların Sanem'in suçu olduğunu ispat etmek için televizyon ve gazetelere bu kadar konuşmasanız. Dinlenip, biraz buralara nasıl gelindiğini düşünüp yepyeni bir hayat çizseniz kendinize? Merak etmeyin, canımız sizin kadar yanıyor ama gerçekten neler yaşandığını ve neden bu kadar kartları açık oynadığınızı bir tek siz biliyorsunuz...

UYGUNSUZ NEDİR?
Bu arada Müge Anlı haberinin resim altı: "Görüntülerin çekildiği çay bahçesinin müdürü: "Burası aile yeri, burada uygunsuz şeyler olmaz. İzin vermeyiz" Uygunsuz nedir? Kapıda evlilik cüzdanı kontrolü var mı? Otomobilde öpüşenlerin camlarına değneklerle vurup müdahale ediyor muyuz? Müdürüm bu konuda bir çay bahçesi kullanma kılavuzu bastırsanız!