kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ali Kirca @ SABAH
 

İşte öyle bir şey...

Önceki akşam Cemal Reşit Rey Salonu'ndaydım...
Bir koltuk ötemde yedi-sekiz yaşlarında bir çocuk oturuyordu... Ege Tanman...
Boyu bir karıştı sanki... Ayaklarını dizlerine doğru çekmiş, etrafına bakınıyordu merak ve heyecanla...
Küçücük bedenine beyaz bir smokin gömleği giydirmişlerdi. Dikkatli bakınca minnacık papyonu da görülebiliyordu.
Herkes sahnedeki töreni izlerken ben ara-sıra dönüp çocuğa bakıyordum.
Gülüyordu... İçinde sonsuz hüzünler taşıyan bir çocuk gülüşü olabilir miydi?
Onun ki öyleydi ama... Çocuğa baktıkça, fikrim uzak bir Ege kasabasına kayıp gidiyordu...
Üzüm bağları arasında yaşanan bir Türkiye hikâyesine... "Babam ve Oğlum"a...
Çocuğun hemen yanındaki koltukta "hikâye"deki babası Fikret Kuşkan; arkasında ise hikâyeyi yaratıp yüreğimizin orta yerine kor bir ateş gibi koyan o genç yönetmen oturuyordu: Çağan Irmak...
Sen ne yaptın Çağan Irmak?
Bu yaşa geldik... Yüzlerce sinema filminin macerasına eşlik ettik... Gün oldu, o maceraların kahramanlarıyla kişisel dostluklar kurduk, yarenlikler ettik gerçek hayatlarında... Ama bir an bile filmlerdeki rollerinin kişiliğiyle karıştırmadık hakiki kimliklerini...
Ve fakat... Önceki akşam bir koltuk ötemizdeki çocuğa bakarken, gözlerimiz aynı hüzünle doldu. Bu nasıl iş... Sen ne yaptın Çağan Irmak? Nereden buldun bu ufaklığı?
Nasıl keşfettin çocuk gözlerinde; sevinirken, alkışlarken, coşarken taşan bu "daim" hüznü? Sinema nasıl hayat oldu o anda?.. Hayat nasıl sinema?


SİYAD'ın ödül törenindeydik önceki akşam... Sahnede Atilla Dorsay; isimler sayıyordu, perdede resimler akıyordu...
Türk sinemasının bir başka "onur" gecesinde... Eskiler, yeniler, her birimizin hayatlarından izler taşıyan siyah-beyaz ya da rengarenk görüntüler... Perdeden ömrümüz geçiyordu...
Tam; bu "an"ın bir şarkısı olmalı derken; hayal mi gerçek mi, bilemediğimiz bir zamanda ve mekanda, Erol Evgin beliriyordu spot ışıkların altında... O "an"ın şarkısıyla:
Hani eski bir resme bakarken, hani yılları sayar da insan, hani gözleri dolar ya birden, işte öyle bir şey... Hani yıldızlar yanıp sönerken, hani bir yıldız kayar da insan, hani bir telaş duyar da birden, işte öyle bir şey...


Ve bize yıldızları ve hayallerimizi armağan eden "adam" sahnede beliriyordu sonra:
Bir çokları için hayatı "sinema", bilenler için adı "vefa" demek olan adam:
Türker İnanoğlu... Yaşam boyu onur ödülüne uzanıyordu... Ne demişti yaşamını anlatırken "Bay Sinema" kitabında:
"Bir insan hayattan ne bekler? Genç yaştaysanız insan ömrü hiç tükenmeyecekmiş gibi gelir. Sonraki yıllarda ise başlangıçta hiç akla gelmeyen bir kavram beynimizde yer eder; ölümümden sonra ne olacak?
İlk çıraklığım, ilk filmim, ilk bürom... Hep yarınların daha iyi olması içindi. İlk heyecanlarım, ilk başarılarım... İlk aşklar, ilk sevdalar, ilk hüsranlar da... Ve bu tüm karmaşadan çıkarılan ilk dersler de...
Sinemayla başlamış hayatım... Bu tatilsiz, dinlenmesiz hayat yıllar sürmüş...
Bir gün nereye kadar dediğimi hatırlıyorum... Daha nereye kadar yarınların peşinden koşulacak? İşte bir vakıf kurma düşüncesi ilk olarak o gün girdi aklıma..."
O gece bunları söylemiyor... "Vefa"yı kurumsallaştırdığını anlatmıyor yani...
Herkese teşekkür ediyor yalnızca... Türkan Şoray da ona... Uzun ömürler boyu; herkesin umarsız sevdalarını özdeşleştirdiği o ceylan gözlü kadın olur muydu hiç, "o"nu keşfeden "genç rejisör" olmasa... O mahzun, o hüzünlü gözleri bilir miydik hiç?
Bakıyorum... Yanımda, Çağan'ın keşfettiği hüzünlü çocuk gözleri uykuya yenik düşmüş o sırada... Kıvrılıp gitmiş koltuğunda...
O an Atilla Dorsay, "hayatımın ödülü"nü sunuyor bana... İki büyük ustanın yerine, "en iyi yönetmen" ödülünü verip veremeyeceğimi soruyor... O nasıl soru? Bir gün dünya sinemasının da adını çok iyi bileceğinden "adım gibi" emin olduğum Çağan Irmak'a uzatıyorum bronz heykelciği...
Gözlerim salona takılıyor... Ne zaman uyandın çocuk? Koltuğun üzerinde ayağa kalkmış... Alkışlıyor... Ama yüzü sahneye değil, salona dönük... Çağan abisini ve hikayesini alkışlayan salona bakıyor... Kalabalıklara...
"Daha iyi bir yarın özlemi" için yeterli sebeplerimiz var, duyuyorum:
"Hani bir yağmur yağar ya bazen, hani gök gürler ya arkasından, hani şimşekler çakar peşinden, işte öyle bir şey..."

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Irak çok mu ırak?   / 27-02-2006
 Hatıra endeksi!   / 22-02-2006
 Kurtlar ve oğlum...   / 20-02-2006
 Aliye'yle Ayhan...   / 17-02-2006
 Keşif!   / 15-02-2006
 Hâkim ve hakem!   / 13-02-2006
 Atatürk'ün 5 kardeşi!   / 10-02-2006
 Kırılma noktası!   / 08-02-2006
 Çilli horoz!...   / 06-02-2006
 Ne yaptın Tommiks?   / 03-02-2006
ALİ KIRCA
İşte öyle bir şey...
Önceki akşam Cemal Reşit Rey...
YILMAZ ÖZDİL
Muhafazakâr partide muhafaza-kâr sorular...
Mum, dibine...
ERGUN BABAHAN
Yılmaz Güney ve Kemal Yazıcıoğlu
Hürriyet gazetesinde...
UMUR TALU
Salkım ile talkın
Biliyoruz; bir, iki, üç milletvekili...
FATİH ALTAYLI
Zor olan hangisi Sayın Erdoğan?
Başbakan Erdoğan,...
ERDAL ŞAFAK
Türkiye'nin Irak misyonu
Irak'ın iç savaş uçurumuna...
Su Savaşları...
Dünyayı ne medeniyetler çatışması, ne de petrol kaygısı savaşa...
Zirveden 'geçmiş olsun' çıktı
Rum lider Papadopulos ile BM Genel Sekreteri Annan'ın Fransa'daki...
Kartı alan başkanı seçer
Kartı alan başkanı seçer
F.Bahçe'de taraftar kartı projesi, yakın gelecekte bir devrime...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu