kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Abdurrahman Yildirim @ SABAH
 

Kredi kartı sorununda madalyonun öteki yüzü

Kredi kartları sorununun popülist bir yaklaşımla çözümüne ilgili Bakan Abdüllatif Şener'den sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da karşı çıktı. Başbakan önceki gün Bütçe görüşmeleri sırasında şöyle dedi: "Kredi kartını alan niçin limiti içinde kullanmıyor? Limiti içerisinde kullansın. Kalkıp da 'nasıl olsa kredi kartı elimde, onu istediğim gibi kullanırım' diye bir şey yok. Bunu hiçbir gelişmiş ülkede böyle kullanamazsınız."
Dün "Af, kredi kartı sorununu çözmez, daha fazla büyütür" başlığı ile borçların piyasa faizinin veya maliyetlerinin altında yeniden yapılandırılmasının sistemi tıkayacağını savunmuştuk. Ancak ille de aşırı faizlere sınırlama getirilmek isteniyorsa , "borcunu ödememeyi teşvik etmeyecek düzeyde faize bir tavan belirlenebileceğini" kaydetmiştim.

Kart geçim kaynağı değil
Bu faiz oranı da, enflasyon düzeyi filan değil, doğrudan bankaların kullandırdıkları kredi faiz oranı veya mevduatın vergileriyle birlikte maliyeti düzeyinde olabilir. Aksi taktirde kredi kartıyla banka kaynakları alınır, başka alanlarda bile değerlendirilebilir.
Ancak faize böyle bir sınırlama konularak mevcut borç stokunun yeniden yapılandırılması ve yani taksitlere bağlanması da, istenen sonucu yaratmayabilir.
Çünkü 2003 yılında böyle bir olanak tanındı. Yaklaşık 100 bin kişiden 40 bin kişisi başvurmuş. Borcunu yeni ve uygun koşullarda ödemeye başlamış.
Demek ki, kredi kartları birileri tarafından geçimini sağlama yolu olarak kullanılıyor. Bunlar için yeni kolaylıklar tanınsa bile, sonuç alınamayabilir.

Üç katlık faiz farkı
Kredi kartlarının sözleşmeleri açık. Kartı kullanmanın koşulları ve maliyeti de önceden belli. Ödemelerde gecikilmesi halinde uygulanacak faiz oranları herkes için aynı. Bu koşullara razı olmayanların normalde bu kredi kartlarını kullanmaması gerekir. Faiz yüksekse, pekala düşük faiz veren bankaya gidilebilir. Hakikaten bankaların kredi kartında aylık faizleri arasında üç katlık farklar oluşmuş durumda.

Bankaların sorumluluğu
Ama madalyonun öteki yüzünde de bankaların sorumluluğu yok değil.
Bir kere, pazar payı rekabetinde kredi kartlarına bir çeki düzen veremediler. Vermek istemediler. Hemen her banka herkese riskini hesaplamadan, ödeme gücüne bakmadan, ölçüsüzce kart verdi. Kendisini satışa hazırlayan bankalar sokaklarda başvurusu toplayarak kredi kartı dağıttı. Aşırı bir pazarlamaya girişildi. Bu bir hataydı.

Faizi çok yüksek
Yine geçmiş döneme bakıldığında bankaların çoğu kredi kartı faizlerini yüksek tuttu. Faizler hâlâ da yüksek. Hele bir de ödemede gecikildiğinde veya kredilendirme kullanıldığında, uygulanan faiz tefeci faizini andırır düzeylere dahi çıktı. Borcunu ödemek isteyip de yüksek faizin altında ezilenlerin öne sürdükleri temel gerekçe "tefeci faizi" gibi bir oranının uygulanması. Bu da zaten kendilerine kamuoyunda belirli bir sempati kazandırıyor. Fahiş faiz, borcu geri ödenemez duruma da getiriyor. İşi büsbütün zorlaştırıyor.

Nasıl bir sınırlama
Eğer Meclis bir düzenleme yapmak istiyorsa, bankaların kimlere kredi kartı verileceğini iyi belirleyemediğinden ve kart faizlerini yüksek tuttuğudan dolayı, faize üst sınır getirebilir. Ama bu faiz normal piyasa faizinin veya maliyetlerin altında olamaz. Fiyata getirilen bu sınırlama, bankaları kredi kartında miktar sınırlamasına doğru zorlayabilir. Bu durumda da her önüne gelene kredi kartı dağıtmaktan belki de vazgeçerler.

Sonuç
"Kurbağa içinde yaşadığı gölü içip bitirmez"
Kızılderili Atasözü

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Af, kredi kartı sorununu çözmez, daha fazla büyütür   / 28-12-2005
 Tek haneli enflasyon sonrası artık reel faiz de tek haneli   / 27-12-2005
 20 yılın sonunda, kapitalizmin kalesi artık bir devlet dairesi   / 26-12-2005
 Enflasyon hedefinden istisnai sapmalar faizi artırmayacak   / 23-12-2005
 Sosyal güvenlik reformu işgücü piyasasıyla uyumlu olmalı   / 22-12-2005
 Tasarrufu bırak tüketmeye bak!   / 21-12-2005
 Tasarrufların dörtte üçü YTL 'Dövizden liraya geçişler sürer'   / 20-12-2005
 Sermaye piyasasında son şans ve sıkıntılı süreç   / 19-12-2005
 Borçları ödemenin cezasını mı çekiyoruz?   / 16-12-2005
 Olumlu haber azlığında hükümetin adımları belirleyici   / 15-12-2005
ŞELALE KADAK
Bütün odalar derneğe üye olsun, denizler kurtulsun!
Önce...
Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN
Bütçe görüşmeleri beni tatmin etmedi
2006...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Kredi kartı sorununda madalyonun öteki yüzü
Kredi...
MELİHA OKUR
TÜSİAD Başbakan'la mı yoksa TOBB'la mı kapışıyor?
Şeytan...
Uçak aynı, koku aynı, burun farklı
Geçtiğimiz cumartesi günü bir yolcunun fark ettiği koku sonucu acil...
'Osman Aga' SABAH'a dayanamadı
Ciner Medya Grubu'nun gecesinde ünlü isimler vardı. Yağmurdereli de...
Gönül yaraları
Gönül yaraları
İstanbul'da 15 ekip halinde 24 saat çalışan Çocuk Koruma Ekipleri...
Gül: Geceyarısı Ekspresi gibi
Gül: Geceyarısı Ekspresi gibi
Pamuk davası ve Lagendijk soruşturmasını eleştiren Bakan Gül, "Bu...
IMKB
E: 39.220 D:% 0,52
DOLAR
S: 1,347 D:% -0,407
EURO
S: 1,604 D:% 0,156
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu