2006 Yılı Bütçesi'nin, TBMM Genel Kurulu'ndaki görüşmeleri vergi indirimi, yolsuzluk ve kimlik tartışmalarına sahne oldu.
MeclisGenel Kurulu'ndaki 2006 yılı bütçe görüşmeleri liderlerin siyasi hesaplaşmasına sahne oldu. Muhalefet liderleri, Başbakan Tayyip Erdoğan ve hükümete yüklenirken, tartışmalar vergi indirimi, yolsuzluk ve "alt-üst kimlik"te odaklandı. Bu konuda en sert tartışma ise Baykal ile Erdoğan arasında yaşandı.
ÇELİK ÇOMAK OYNUYOR Meclis'teCHP lideri Baykal, "Tek milletin adı nedir kardeşim, Türk milleti diyemiyorsun? 'Türk Milleti' Türkiye'nin kırmızı çizgisidir" diyerek Erdoğan'a yüklendi. Başbakan Erdoğan'ın yanıtı ise "Demek ki iyi çelik-çomak verdik. Oynamaya devam ediyor. Benim Türklüğüm ile oynamaya kimsenin hakkı yok. Şemdinli'de başka konuşuyorsun, Ankara'da başka" oldu.
Bütçe görüşmesinde Hariri tartışması
2006 Bütçesi'nin Meclis görüşmelerine, "vergi indiriminde yolsuzluk" iddiaları damga vurdu. Muhalefet "Kurumlar vergisinin, Hariri için indirildiğini" iddia etti.
Meclis Genel Kurulu'ndaki 2006 yılı bütçe görüşmeleri liderlerin siyasi hesaplaşmasına sahne oldu. Muhalefet liderleri, Başbakan Tayyip Erdoğan ve hükümete yüklenirken, tartışmalar 'vergi indiriminde yolsuzluk' ve 'alt-üst kimlik'te odaklandı. ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu, hükümetin iddialı kurumlar vergisi indirimi projesi ile Telekom'u satın alan Oger Grubu'nun patronu Hariri'ye avantaj sağlandığını iddia etti.
İYİ ÇELİK ÇOMAK VERDİK Kimlik tartışması Başbakan Tayyip Erdoğan ile CHP lideri Deniz Baykal'ı karşı karşıya getirdi. "Başbakan'ın kimlik problemi var" diyen Baykal'ın, "Tek milletin adı nedir kardeşim? Türk milleti diyemiyorsun. 'Türk Milleti' Türkiye'nin kırmızı çizgisidir" sözlerine Erdoğan'dan aynı sertlikte yanıt geldi: "Demek ki iyi çelik-çomak verdik. Oynamaya devam ediyor. Benim Türklüğüm ile oynamaya kimsenin hakkı yok. Bunu ağzınıza alamazsınız. Önce aynaya bakın kendinizi görün. Şemdinli'de başka konuşuyorsun Ankara'da başka." Baykal, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a da yüklendi. CHP lideri Unakıtan'ın kendisi için 4 kez af çıkarma girişiminde bulunduğunu öne sürdü. Kurumlar vergisinin yüzde 30'dan yüzde 20'ye Hariri için indirildiğini iddia eden ANAP lideri Mumcu ise şu ayrıcalıkların sağlandığını öne sürdü: "Kurumlar vergisinin yüzde 35'ini zaten kamu vermiyor mu? 9.5 katrilyonluk kurumlar vergisi tahsilatınızın içinde sadece Telekom'un payı 1.4 katrilyon. Bu 1.4 katrilyon liranın yüzde 33'ünü, üçte 1'lik indirimle affediyorsunuz. 400 trilyon liradan fazla bir vergi avantajı sağlıyorsunuz. Kime? Özelleştirdiğiniz Telekom'a. Kime? Yani, Hariri'ye. Adamın 1 yıl içinde ödeyeceği para yaklaşık 1.2 milyar dolar keş, peşinatının üçte 1'ini adamın cebine koyuyorsunuz. Ondan sonra diyorsunuz ki: 'Biz ülkeyi pazarlıyoruz." "Siz bozuk düzenin bekçisi oldunuz. Vatandaşın beklentisi bu değildi. Herkesin mal beyanında son 5 yılda ne kadar değişiklik olmuş gösterelim. Genel başkanlar dahil" diyerek sözlerini sürdüren Mumcu'ya Erdoğan'ın yanıtı sert oldu: "Bakanlar Kurulu'nda 2.5- 3 sene bulunacaksın, alınan kararların altına imza koyacaksın, ondan sonra 'muhalefet ettim' diyeceksin. Eğer muhalefet edeceksen niye durdun, 3 sene neyi bekledin? Sen bu partinin tüzüğünü de okudun, programını da okudun. Böyle girdin. Ondan sonra hemen eline tutuşturulan pusulayla gelip burada konuşursan olmaz."
KOMUTAN TALİMATIYLA İHALE Mumcu'nun hızlı tren ve Yarımca limanı ile ilgili iddialarına yanıt veren Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, "Mumcu kendini ihbar ediyor. Çünkü hızlı tren ihalesi onun bakan olduğu dönemde yapıldı" dedi. Mumcu ise ihaleye bakanlığı döneminde karşı çıktığını belirterek, "Bana, 'Doğru söylüyorsun, haklısın ama komutan kararlı' diyen kimdi acaba? İhaleyi, Sayın Bakan ve hükümeti yaptı, komutanın talimatıyla... Komutanın kim olduğunu kendileri izah ederler" dedi. DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ise hükümetin girdiği kimlik tartışmalarını eleştirerek, bu tartışmaları bitmesi gerektiğini söyledi. Bütçede sunuş konuşması yaparken hakkındaki iddiaları yalanlayan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ise ucuz politika döneminin sona erdiğini söyledi.
