kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Bilmem kaçıncı olağan kurultay izlenimleri
ŞAKA - Korku geni

Bilmem kaçıncı olağan kurultay izlenimleri

Rakipsiz Genel Başkan Deniz Baykal CHP'nin bilmem kaçıncı tarihi olağan kurultayında konuşuyordu dün sabah. Bu tarihi kurultayda CHP'nin tarihini yeniden yazıyor, yurdun dört köşesinden gelen delegelere, onların kimler olduğunu anlatıyordu.
- O zaman doğmamış olsanız bile önemi yok. Sizler Kurtuluş Savaşı'nı yapan Mustafa Kemal'siniz, Türkiye'ye demokrasiyi getiren İsmet İnönü'sünüz, diyordu.
Sonra "Siz Türkiye'ye sosyal demokrasiyi getirenlersiniz" doğrultusunda bir şeyler de söyledi. Ama bunu söylerken nedense "Siz Bülent Ecevit'siniz" demedi.
Bu da çok doğaldır. Çünkü siyaset böyle bir meslektir. Ayrıca çok insafsız bir meslektir siyaset. Birinin yükselmesi için, bir diğerinin yükselmemesi, birinin ayakta kalması için, diğerinin bazen yok olması gerekir siyasette.
Bu şekilde Baykal CHP delegelerine CHP'nin tarihini anlatırken, Bülent Ecevit'in adı yokluğa ışınlanıvermişti.
Bunun Bülent Ecevit'i fazlaca etkileyeceğini zannetmiyorum. Çünkü neticede Ecevit hem CHP genel başkanıyken Başbakan oldu, hem de kendi kurup sıfırdan başlattığı DSP'nin başında başbakan oldu.
Şöyle ya da böyle, hemen herkes Türkiye'de başbakan oldu aslında.
Suat Hayri Ürgüplü, Nihat Erim, Ferit Melen, Naim Talu, Sadi Irmak, Bülent Ulusu, partileri hiç seçim kazanmadan başbakan oldular. Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller, Özal ve Demirel Çankaya'ya çıkınca başbakan olabildiler. Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Recep Tayyip Erdoğan seçim sandığından partilerini birinci çıkartarak başbakanlık koltuğuna oturdular.
Deniz Baykal ise zaman zaman "Ana Muhalefet Partisi Lideri" olmayı başarı sayan bir politikacı olarak CHP'nin tartışılmaz lideri konumunda bulunmakta.
Aslında bu da bir başarı. Deniz Baykal'ın siyasi başarısını küçümsemenin anlamı yok açıkçası. 1960'lı yıllardan beri hep "İstikbal vaad eden genç ve hırslı politikacı" görünümünde CHP'nin 21'inci yüzyılını da sürükleyip götürmek, küçümsenecek bir başarı mıdır? Ama kabul edin ki sistemde de bir yanlışlık var.
Bir partinin seçmen katındaki tutulma oranı düştükçe, o partinin delegeleri katında genel başkanının tutulma oranının artmasında bir gariplik yok mu? Seçimlerde hep kaybeden, kamu oyu yoklamalarında gerileyen bir siyasi partinin genel başkanı "Rakipsiz" olarak koltuğunu koruyorsa ve kurultayda bir başka genel başkan adayı çıkamıyorsa, o parti delegelerine onların henüz doğmadıkları zamanlardaki zaferlerden başka ne anlatılabilir? Ya bir delege çıkıp, "Bizim doğumumuzdan sonra genel seçime giderken, sizin sağınızda Yaşar Nuri Öztürk, solunuzda Kemal Derviş oturuyordu. Şimdi onlar nerede" diye sorarsa...
Ama böyle bir şey olamaz. Çünkü CHP'de parti içi demokrasi var. Böyle soruları soranlar, kendilerini partiden ihraç edilme istemi ile yetkili kurulların önünde bulurlar.
Bizim demokraside siyasi partiler demokratik olmasa da ziyanı yok. Futbol kulüpleri demokratik ya bu bize yeter. Baksanıza sezonun başından beri kaç tane teknik direktör takımları maç kaybedince görevlerini bıraktılar.
CHP'nin bilmem kaçıncı tarihi olağan kurultayındaki olağanüstü performansından ötürü Baykal'ı kutluyorum. İsmet İnönü bile rakipsiz olamadı hiç. Baykal bunu başardı.
Parti içinde bu kadar muhalifi olup da kurultayda hiç rakibi olmayan Baykal'ı gerçekten kutluyorum.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 "Serbest pazar" artık ekonomik hayat tarzımızdır..   / 19-11-2005
 Elinde çekiç olan, her şeyi çivi olarak görür..   / 18-11-2005
 Hangi ulema, hangi İslam, hangi mantık?   / 17-11-2005
 Kafa karışıklığı akıl sağlığının göstergesidir   / 16-11-2005
 Tahrikçi ajan olmak giderek zorlaşıyor..   / 15-11-2005
 Değişimin kuramcısı Peter Drucker'i kaybettik   / 14-11-2005
 Erdoğan herhalde bundan sonra da Erbakanlaşmaz   / 13-11-2005
 Mahkeme kadıya değil de AİHM'ye mi mülktür?   / 12-11-2005
 Ailede bile despotluk ne kadar yapılabilir ki?   / 11-11-2005
 Hitler'in casusu ve kutsal balıklar..   / 10-11-2005
REHA MUHTAR
Fatih Terim, Sezen Aksu!.. Bir erkek bir...
MEHMET BARLAS
Bilmem kaçıncı olağan kurultay izlenimleri
Rakipsiz...
İLKER SARIER
Paranın şımarıklığı!
FIFA Başkanı Sepp...
SAVAŞ AY
Sonradan görmeler ve hiç görmemişler
Metin...
GÜLSE BİRSEL
Kadın dövmek mi? Ne cesaret?!
İki hafta önceydi sanırım.
Şanlı.. Şen.. Türk!
Şanlı.. Şen.. Türk!
F.Bahçe, Tuncay Şanlı ile öne geçti. Vestel, Johanna ile eşitledi.
Tuncay golü çok istedi
Tuncay golü çok istedi
F.Bahçe'nin golünde Tuncay 30 metre depar attı, Mehmet Yozgatlı'nın...
CHP'de 'tek adam'
Muhalefetsiz 31'inci Olağan Kurultay'da bin 158 oyla yeniden genel...
Lügatlı savunma
Başbakan Erdoğan, Denizli'de yaptığı konuşmada ulema tartışmasına...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu