Ceza kararnamesiyle karar verilebilecek
Anayasa Mahkemesi, ceza kararnamesi ile sonuçlandırılan işlerde duruşma açılmaksızın evrak üzerinden karar verilmesini Anayasa'ya aykırı bulmadı. Mersin 1. Sulh Ceza Mahkemesi, yürürlükten kaldırılan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun değiştirilen 386. maddesinin, Anayasa'ya aykırı olduğunu ileri sürerek, iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu.
Anayasa Mahkemesi'nin söz konusu hükmün iptal isteminin reddine ilişkin gerekçeli kararı, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Kararda, itiraz konusu kuralla, sulh
mahkemelerinin görevi içinde bulunan suçlarda, sulh hakiminin duruşma yapmaksızın bir ceza kararnamesi ile karar verebileceği belirtildikten sonra, ceza kararnamesiyle ancak, hafif veya ağır para cezasına veya nihayet 3 aya kadar hafif hapis veya bir meslek veya sanatın icrasının tatiline veya müsadereye yahut bunlardan birkaçına veya hepsine karar verilebileceğinin hükme bağlandığı anımsatıldı.
Ceza yargılamasının amacının, uyuşmazlıklarda uygulanacak yaptırımın yargısal bir kararla belirlenmesi olduğu kaydedilen kararda, ceza yargılamasında önemli olanın, yargılama merciileri yönünden gerçeği araştırma olanağının ortadan kaldırılmaması olduğuna işaret edildi.
Ayrıca, aynı Yasa'nın 388. maddesi gereğince yapılacak tebligatla sanığın sonradan da olsa suçlamadan haberdar edildiği, 390. madde ile de ceza kararnamesi ile hafif hapis cezasına hükmedilmesi halinde yapılacak itiraz üzerine duruşmalı olarak yargılanabildiği anlatılan kararda, bu gerekçelerle düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olmadığı belirtildi.
(AA)
|