|
|
|
|
|
|
Prof. Dr. Badur: "Grip aşısının kuş gribine etkisi yok"
İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve İmmünoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Badur, ''İnsan grip aşısının kuş gribine bir etkisi yok'' dedi.
İstanbul Tabip Odası'nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Prof. Dr. Badur, Manyas'ta görülen virüsün tanısının Türkiye'deki laboratuvarlarda konduğuna işaret ederek, veterinerlik alanındaki viroloji laboratuvarlarının çok iyi çalıştığını bildirdi.
Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) konuyla ilgili geçen hafta gerçekleştirdiği toplantıya da
katıldığını belirten Prof. Dr. Badur, WHO'nun da katkılarıyla insanda çıkabilecek olası bir kuş gribi etkenin saptanması için gerekli reaktiflerin Türkiye'de bulunduğunu, böyle bir durum olması halinde yurtdışından teyide gerek kalmayacağını söyledi.
Prof. Dr. Badur, şunları kaydetti: ''İnsan grip aşısının kuş gribine bir etkisi yok. Ancak kuş gribi virüsü etkeni H5N1 için 5-6 ay önce Fransa'daki bir merkezde aşı hazırlıkları başladı. O aşı elde edildi. Hazırlanan kuş gribi aşısının ne nedenli etkili olduğu, hangi koşullarda etkili olduğu ortaya kondu. Ama bu aşının klasik grip aşısından farklı olarak daha yüksek dozda, 2 kez ve birtakım katkı maddeleriyle verilmesi gerekiyor.
Şu anda klasik grip aşısını hazırlayan bütün merkezler kuş gribi aşısını hazırlamaya yönelirlerse, dünyada yaklaşık 1 yıl içinde 450-500 milyon kişinin aşılanabileceği kadar aşı üretilebilir. Daha fazlası üretilemez. Aşı üretilen ülkeler de Fransa ve ABD. Siz aşı üretmeyen bir ülke olarak 'parasını veririm alırım' diye düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Böyle bir salgın sırasında aşısını kendisi üretmeyen ülkeler, çok ciddi bir aşıya erişememe sorunu yaşayacaklardır. Bu durum bize kendi ulusal aşı politikamızın oluşturulması gerektiğini gösterdi.''
PROF. DR. YEŞİLDERE'NİN AÇIKLAMASI
İstanbul Veteriner Hekimler Odası Başkanı Prof. Dr. Tahsin Yeşildere de, Manyas'ta kuş gribi konusunda bugüne kadar Türkiye'de görülmemiş şekilde önlem alındığını vurgulayarak, bakanlığın bu konuda bir süre önce olası senaryo üzerinde hazırlığını yaptığını dile getirdi.
Prof. Dr. Yeşildere, şunları söyledi: ''Sevindirici bir olay da, bugüne kadar başka bir alanda kuş gribinin hayvanlarda görülmemiş olmasıdır. Amacımız bunun başka yerlere sıçramaması. Şu anda entegre tesislere, tavukçuluk işletmelerine sıçramamış olması da önemli.
Duyuyoruz ki, evlerindeki kuşları bile serbest bırakmaya başlamış insanlar. Hastalık hayvanın hasta hayvanla kontak halinde olmasıyla bulaşır. Bir bölgede sınırlı kalmış bir hastalığın başka tarafa sıçraması, ancak o hastalık etkenini taşımasıyla olur.
H5N1 bulunan virüs, hayvanlara girdiğinde 2-4 gün içinde son derece öldürücü bir hastalık. İnsanlara girdiği zaman öldürücü olarak nitelendirilen bir virüs değil. Alınan güvenlik önlemleri, başka yere sıçramaması için önemli. Artık bu virüs Türkiye'ye girmiştir. Sürekli önlem alınması gerekli.''
SORULAR YANITLANDI
''İnsanlardaki ölüm riski'' konusundaki soru üzerine Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Haluk Eraksoy, hastalanan insanlarda ölüm hızının yüksek, ancak virüsün hastalandırabildiği insan sayısının çok düşük olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Eraksoy, ''İnsanlığı tehdit eden, kitlesel olarak öldürecek virüslerin listesini yapsak bu virüs ilk 100'e bile giremez. Ama hastalandırdığı takdirde ölüm olasılığı fazladır. Ölümcül sıfatı yanlış bir sıfat. Ölümcüllük kümes hayvanlarıyla sınırlı bir durum'' dedi.
AB'den konuyla ilgili bir yetkilinin ''herkesin aşı olması'' konusundaki önerisinin hatırlatılması üzerine de Prof. Dr. Eraksoy, böyle bir açıklamanın yanlış olduğunu söyledi.
''Kanatlı hayvanlar konusunda av yasağının getirildiğinin hatırlatılması üzerine de Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, göçmen kuşların geçtiği başka alanlarda da Kızıksa'daki önlemlerin alınması gerektiğini, avcılığın yasaklanmasının yerinde bir önlem olduğunu bildirdi.
''Kuş gribi hastalığına iyi geldiği söylenen bir ilacın Sağlık Bakanlığı'nca üretici firmadan istendiği'' yönündeki haberler olduğunun söylenmesi üzerine Prof. Dr. Haluk Eraksoy, ilacın hastalık olduğu zaman gerekli olacağını kaydederek, ''Bir ilaç olsa da kullansak diye bir sorunumuz yok'' dedi.
Prof. Dr. Selim Badur da, söz konusu ilacın insandaki virüse etki oranının yüzde 90-95 olduğunu anlatarak, H5N1 virüsüne karşı ise normal grip virüsüne oranla etkili olmadığını dile getirdi.
''Manyas'ta hastalığı getirdiği sanılan ölü göçmen kuşlara rastlanıp rastlanmadığının'' sorulması üzerine de Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, böyle ölü bir yaban hayvanına rastlanmadığını, Türkiye dışına ölmüş de olabileceğini bildirdi.
İLAÇ ALINMASI
Bir gazetecinin ''Tamiflu denen ilacın stokları bitmiş durumda. Halkta da ayrıca grip aşısına bir yönelme var'' diye konuşması üzerine Prof. Dr. Haluk Eraksoy, şunları kaydetti:
''Kuş gribiyle ilgili insanların alması gereken özel önlem yoktur. Önlem, sadece kuş gribi görülen hayvanlarla temas eden kişilerle ilgili. İlaç alınması, ilaç depolanması yanlış. Biz böyle bir şey söylemedik.''
Prof. Dr. Yeşildere de, ''AB 'tavuk alımını durdurduk' diyor, ama zaten almıyordu. Şu anda tavukların tüketilmemesi de yanlış. Çünkü hepsi sağlıklı. Bir hafta önce tavuklar nasıl sağlıklıysa, bugün de sağlıklı. İnsanlarda bir tedirginlik var. Bunu aşmak istiyoruz. Bu hastalık çıkarsa da ilk söyleyen biz oluruz'' dedi.
(AA)
|
|
|
|
|
|
|
|
|