| |
|
|
Tüzmen'in vefa borcu
Bir kaç gündür "Vekaleten" atamaları ve "Sabıkalı" danışmanıyla köşeme konuk olan Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen aradı. "Fatih Bey, sonunda biz de köşenize konuk olduk" diye sitem etti, ben de "Bu gidişle daha olacaksınız Kürşat Bey" diye yanıtladım. "Bunca yıllık hukukumuz var. Keşke bir arayıp sorsaydınız" dedi. "Sayın Bakan arayıp da ne soracağım. İsimler belli, yaptıkları belli. Biri Bufalo Operasyonu nedeniyle aranan, diğeri ise bağış paralarını evrakta tahrifat yaparak zimmetine geçiren, hem Disiplin Kurulu kararıyla devlet memuriyetinden çıkarılan, hem de mahkeme tarafından suçlu bulunan iki kişiyi önemli görevlere getiriyorsunuz. Bunun nesini sorayım. Elimde belgeler var" dedim. "Şükrü Öztürk'ü danışman olarak atarken kendisi bana engel teşkil edici bir durumu olmadığını söyledi. Ben de personelden sordurdum. Bir sıkıntı yoktu. Zaten kendisi de size bir yanıt göndermiş" dedi. "Evet bir yanıt göndermiş ama benim elimde onun yanıtını çürüten belgeler var. Mahkeme kararı var, müfettiş raporları var, disiplin kurulu kararı var. İstersiniz bunların kopyalarını size de göndereyim" diye yanıtladım. Bakan Tüzmen, Serbest Bölgeler Genel Müdür Yardımcısı yaptığı ve daha sonra Standardizasyon Genel Müdürlüğü'ne aldığı Erol Taşyürek'le ilgili olarak da konuştu. "Erol Taşyürek benim yakın çalışma arkadaşımdır. Mersin Serbest Bölgesi'ni bugünkü haline getiren kişidir. Buraları yoktan var ederken bu arkadaşlarla çalıştık. İnsanları karalamak çok kolay" dedi. Ben kimseyi karalamamıştım. Taşyürek hakkında Mersin'de pek çok dedikodu vardı ama ben bunları değil, bu kişinin Bufalo Operasyonu çerçevesinde tutuklandığını ve halen yargılanmakta olduğunu yazmıştım. Bunu Bakan Tüzmen'e hatırlattım. "Evet doğru, yargılaması sürüyor. Ama büyük ihtimalle o işten bir şey çıkmayacak. Biz bu arkadaşın hizmetlerinden yararlanmak istedik" deyince sözünü kestim. "Kürşat Bey, yargılanması bitip aklanınca isterseniz müsteşar yapın. Ama halen yargılanıyor. Koca bakanlıkta başka adam mı kalmadı" dedim. Tüzmen ise "Ben vefalı bir adamım. Bu arkadaşa vefa borcum var. Ayrıca Ankara'ya almamın sebebi hastalığıdır. Karaciğer nakli gerektiren bir durumu var" dedi ve ekledi: "Bu arkadaşım bana seçim dönemimde yaptığım çalışmalarda da yardımcı oldu. Sizle eskiden görüşürdük, gelin size bu arkadaşların yaptığı çalışmaları anlatayım. Siz karar verin." Yurt dışında olduğumu, gelince görüşebileceğimizi ama yine de yapılan işlemlerin yanlışlığı konusunda ikna olmayacağımı söyledim..
|