kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Yasemin Taskin @ SABAH
 

Tatilin İlk Günü

Uçak yolculuklarında uçmak değil, havaalanı yıpratıcı... Ama yolun sonunda İzmir olunca yorgunluk unutuluyor

Yıllık izin Roma'dan THY'nin uzunca bir rötarıyla başlıyor. Roma havaalanında bilet satışta yazıcı bozulmuş, cumartesi tek başına çalışan bayan görevli bütün biletleri tek tek eliyle yazıyor. Tuhaf bir durum. Eski bir makine olduğunu söyleyerek 'İnşallah değiştirirler' iç çekişleriyle yolcularla dertleşiyor. Benim de rezervasyonumu silmişler, neyse imdadıma THY'nin olmazsa olmaz görevlisi Sinyor De Martini yetişiyor. Valizleri check-in'e verirken bu kez de sistemde bir arıza oluşuyor ve görevliler 'uçuşu kapayamıyoruz' diyor. Check-in banko'sunun önünde bir saat bekliyoruz. Görevli aynı verileri sürekli bilgisayara giriyor, bilgisayar da almıyor, tuşlara sinirli sinirli basıyor, biz de öyle çoluk çombalak bekliyoruz. Ben kendi kendime 'gene bir İtalyan durumu, Roma'da olur böyle şeyler telaşlanma' diyorum.

EDALI HOSTESLERİN HALİ
Batıl inançlı olsam "Yok sen bugün hareket etme, tüm işaretler gitmemen yolunda" diyeceğim. Allahtan Simona var. Genovalı, eşimin liseden arkadaşı. Artık benim takıma geçti. Eşim olmadığı için bize havaalanına kadar eşlik etti ve çocukları o idare etti. Yoksa iki çocuğun koşturması ve saatler süren bekleyişler, pürüzler adamı epey daha gerebilir. Uçak yolculuklarında uçmak değil, havaalanında geçen süre çok daha yıpratıcı. Çocuklarla uzun koridorlar, kontroller, yürüyen bantlar, koşturmalardan sonra uçağa biniyoruz. Ufaklıkların dilleri bir karış dışarda su istiyorlar. Düğmeye basın ve hostesi bekleyin. Epey zaman sonra çocukların yorulmadan tekrarladıkları 'su, su' yakınmaları arasında, genç bir hostes edalı bir biçimde geliyor. İki bardak su istiyorum. Zahmet verdiğim çok belli. Kendimi, Donatella Versace'- den 2 bardak su istemiş gibi hissediyorum. Ayrıca istenebilir de... Zaten su gelmiyor. Kendime "Sen de Versace'den su istemeseydin" diyorum. Donatella, pardon, hostes yanımızdan geçerken "Affedersiniz çocuklara su istemiştim" diyorum. Aslında çekiniyorum da, "Sana ben mi, çocuk yap dedim" diye düşünebilir. Hostes, "Ha, onu ben içeriye söyledim, getirmediler mi" diyor. Anlaşılan içerde Armani'ye aktarmış su getirmeyi. Neyse su geliyor. Uçak içinde su eğlencesiyle yaklaşık bir saat vakit geçiriyoruz. İçerdeki yolcular homur homur homurdanıyorlar. Biraz sonra kaptan pilotumuz uçuş güzergahımızı veriyor ve kalkıyoruz. Neyse kendilerini affettirmek için olacak ya da belki çocuklar var diye, ilk yemek servisini bize yaptılar. Diğer yolcular da bize bakıyor, bunlar torpilli diye. Çocuklar yine illa da önce "su" diye başladılar. Yemekler soğuyunca servis arabası geri geldi. Meğer içecekleri yerleştirmeyi unutmuşlar. Gecikme, servisin kötülüğü... Elbette sinirleniyorum. Çünkü tüm İtalyan dostlarıma "THY ile uçun, şöyle rahat, böyle iyi" demekten Pinokyo olacağım. Türk pilotlarını her zaman överim. Bir o konuda fikrim değişmedi. Ama İstanbul-İzmir uçuşundaki hava hosteslerinin nezaketi ve güleryüzlülüğü yorgunluğumu hafifletiyor. Neyse nihayet Karşıyaka... Roma'dan gelen biri için de Karşıyaka müthiş bir yer. Kim ne derse desin dünyanın en güzel 'şehirlerinden' biri... Boşuna 35.5 demiyorlar. Bir kere rahat, insani boyutta bir şehir. Sıcak sıcak, diyorlar ama bana Roma'nın sıcağından sonra bazen serin bile geliyor. Bilmiyorum başka hangi şehirde sahil bu kadar medeni bir biçimde; spor, oyun alanları, çocuk bahçeleri ile donatılmıştır. Uzun sahil yürüyüşlerini de özlemişim. Ve artık kokmuyor da. Çocukluğumun burun kemiğini sızlatan kokuları yok. Çamlık'dan ver elini Bostanlı...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Hayatımın Tatili   / 31-07-2005
 Kedi Gezisi   / 17-07-2005
 Tatilin İlk Günü   / 10-07-2005
 Bir Acı Sergi   / 03-07-2005
 Veli Toplantısı   / 26-06-2005
 Tasso Gençliği   / 12-06-2005
 Bir Tuhaf Şehir   / 05-06-2005
 Türkiye Ve Avrupa   / 29-05-2005
 Dedikodu Mevsimi   / 15-05-2005
 Kadının Modernize Edilmiş Köleliği   / 08-05-2005
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
MEHMET ALTAN
Hep böyle kal...
Sararmış fotoğrafların yerini cep...
ÖNCEL ÖZİÇER
Sığ sularda eğlence
Futbol maçlarını istisnalar hariç...
REFİK DURBAŞ
Köşe yazısı ve yazarı...
Lisede okurken mesleki düşlerim...
Göz kamaştıran sonbahar
Göz kamaştıran sonbahar
Cezbedici şıklığın göz kamaştırdığı, asil ruhun öne çıktığı bir sokak...
Yeni sezonda iddialı olun
Yeni sezonda iddialı olun
Yeni mevsim, yeni temalar. Stefanel'in 2005 sonbahar kış koleksiyonu,...
Köylü peynirini pazarda satamayacak
Köylümüz evinde yaptığı reçelini peynirini satamayacak. Çünkü yerel artizan...
Türk mutfağının misyonerleri Anadolu'da
Bir an önce mutfak misyonerlerimizin Anadolu'nun dört bir köşesinden kağıda...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.