kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Balcicek Pamir @ SABAH
 

Sen sigaraya tekrar başla

Bir anda inanılmaz bir şey oldu kendimi gördüm. "Tamam aklını kaybetti" diyenler fazla heveslenmesin daha kaybetmedim

Gece yarısını biraz geçe bir taksideyiz. İki kadın nasıl dedikoduya dalmışız sormayın. Kim ne giymiş, kim kiminleymiş, kim estetik yaptırmış. Bir ara sustuk. Susar susmaz da ön taraftan gelen hışır hışır sesleri fark ettik. Birbirimize baktık. Nedir bu? Merakla şoföre doğru eğildim. Ses çoğaldı. Sadece hışırtı da değil, bir başka ses daha var, çıt çıt çıt... Eee bu çekirdek sesi. Çekirdek bildiğiniz çekirdek ama sesi başka. Ses sanki makineli tüfek. "Ben dayanamayacağım" dedi arkadaşım. "Soruyorum." Koluna hafifçe dokundum. Ne gerek var şimdi? Dinlemedi. "Pardon acaba siz sigarayı falan mı bıraktınız?" Size yemin ediyorum adam bu soruyu bekliyormuş. Bir de bana gazeteci diyorlar. Anla adamın derdini, sor doğru soruyu. Sonra bırak anlatsın. (Tabii laf aramızda arkadaşımın yakın zamanda sigarayı bırakmış olmasının bu soruda büyük katkısı var.) Anlattı mı peki? Anlattı anlattı. Daha doğrusu çekirdek gürültüsünün arasına bir iki cümle yerleştirdi. Efendim, özetle, o aslında bir bağımlı değilmiş. Günde bir buçuk paket sigara içiyormuş ama bir günde bırakabilmiş. Peki bu ne demekmiş? Büyük irade, büyük irade... Çekirdek mi nereden çıkmış? Sabaha kadar çalıştığı için kendini uyanık tutacak bir formül aramış. Ve çekirdek yemeye başlamış. Ama ne yemek... "Geçenlerde doktora gittim" diye devam etti adam. Bir süre susup çekirdeklerinin tadını çıkardı. Neden sonra "Doktor bana 'Sen sigaraya tekrar başla' dedi" diye ekledi. Yoook canım. Niye ki? Kırmızı ışıkta durduk. Adam asık bir yüzle bize doğru döndü. "Bu yediğim çok yağlıymış. Kalbime büyük zararmış." "Peki" dedik, "Hani nikotin bantları var, yapıştırıyorsunuz sigarayı bırakmanızı sağlıyor ya da bunun ilacı var biliyor musunuz?" Kızdı bize. "Bağımlı değilim ben" dedi "Bir günde bıraktım."

***


Ertesi gün çekirdek hikayesini anlatıyordum telefonda bir başka arkadaşa. Akşam sekiz buçuk, dokuz sularıydı. "Dallas nedir biliyor musun?" dedim. "Dizi mi?" diye sordu arkadaşım. "Yok canım" dedim. "Küçük bira demekmiş, argoda. Dünkü adam anlattı. O sadece Dallas içiyormuş, bağımlılık da yapmıyormuş." Bir anda inanılmaz bir şey oldu. Kendimi gördüm. ("Tamam aklını kaybetti" diye düşünüp sevinenler için fazla heveslenmeyin derim, daha kaybetmedim.) Şaka bir yana. Gazetedeki odamdayım. Bir taraftan telefonla konuşup taksicinin bağımlılığını anlatıyorum, bir taraftan da masamı topluyorum. Ama ne toplama. Sanırsınız bahar temizliği. Uzun uzun baktım kendime... Ne yapıyorsun büroda hala? Niye masanı temizliyorsun? Niye hala bilgisayarın açık? Niye çıkmıyorsun gazeteden? Sürekli kendime zaman bulamamaktan yakınıyorum. Yakın arkadaşlarımla ancak telefonda konuşuyorum. Annemle alışveriş etmeyeli, kız kardeşimle içmeyeli epey oldu... Kocamı felaket kıskanıyorum. Onun Fenerbahçe'si var. Kalbini ağrıtıyor sıkça kabul ediyorum ama müthiş bir aşk bu. Zaten aşk acıtmaz mı? İnişleri çıkışları olan bir tutku onlarınki. Ya sonsuz mutlu ya da mutsuz oluyor, ortası yok. Ya ben ne yapıyorum? Bilmem. Sadece çalışıyorum. Taksici mi bağımlı acaba ben mi? Hayatı ıskalıyor muyuz yoksa?

***


Durup dinlenmek gerek. Durup şöyle bir bakmak gerek. Geçenlerde "Nerdesin Firuze?" isimli filmi seyrettim. Hani başrollerinde Demet Akbağ, Haluk Bilginer, Özcan Deniz'in oynadığı. Utanıyorum yazarken ama sinemadayken seyretmeye vaktim olmamıştı. Herhalde masamı temizliyordum ya da çekmecelerimi boşaltıyordum. Eğer siz de benim gibi kaçırdıysanız, DVD'si çıkmış haberiniz olsun. Iskalamayın o filmi. Az gürültü yapılmış inanın. Çok güzel çok. Müzikleri ayrıca güzel. "Ya Evde Yoksan" şarkısından bahsetmiyorum bile. Onu ıskalamadığınıza eminim.

***


Gece yarısını biraz geçe bir taksideyiz. Adam çekirdek çıtlıyor. Boş sokaklardan geçiyoruz hızla. Ben bir camda, arkadaşım diğerinde. Dedikodular mı bitti yani? Nedir? Adam radyoyu açıyor. İbrahim Tatlıses "Aramam sormam bir daha" diyor, çekirdek sesi hızlanıyor. Bütün taksi çekirdek kokuyor. Nasıl canımız çekti sormayın. Niye istemedik ki? Onu da mı ıskaladık yani?

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Dün gece hiç tanımadığım bir erkeğe...   / 01-05-2005
 Herkesin diyeti kendine   / 24-04-2005
 Ecevit kuru pasta değil kestaneli yaş pasta yiyor   / 17-04-2005
 Gözler asla yalan söylemiyor hatta fazla açık veriyor   / 10-04-2005
 Bir pazar sabahı Yıldız Parkı   / 27-03-2005
 Sen sigaraya tekrar başla   / 20-03-2005
 Sana mı kalmış yani bu dünyayı değiştirmek?   / 13-03-2005
 Türk halkı kan istiyor kan   / 06-03-2005
 Reha Muhtar manşet olmalıydı   / 27-02-2005
 Tamam elime düştün işte   / 20-02-2005
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Gece yarısı halı saha maçına giden...
MEHMET ALTAN
R. G.
Tecavüzcüsü 26 yaşındaydı. İmam nikahıyla...
REFİK DURBAŞ
Güneydoğu'nun geleceği
Nihayet gördüm... Birkaç ay önce...
FİKRET AYDEMİR
Bir Sapık Kronoloji
Başörtüsü taktığı için tehdit...
STELYO BERBERAKİS
Ayvalık Ve Midilli Arasında
Giritli Yunanlar ile Giritli...
YASEMİN TAŞKIN
Kadının Modernize Edilmiş Köleliği
Çalışan anneler, ev,...
KAZIM KANAT
Liseli deli kızın hikayesi
Bir gece yarısı!... Arabanın...
Ünlü sesler en güzel şarkılarını seslendirdi
Ünlü sesler en güzel şarkılarını seslendirdi
Türk popunun altı güzel sesi, eski orjinal kayıtlı CD'leriyle yeniden...
Bu oteller özel tasarım
Bu oteller özel tasarım
İyi tasarım artık sadece belli bir kesimin değil, hemen herkesin...
Kulağa alkol yerine sirke damlatmak daha yararlı
Çocuk yaşlarda çok dikkate alınması gereken orta kulakta sıvı...
Bitki ve meyveler 'poşet'e girdi
Yeşili, meyvelisi ve bitkiseliyle yeni poşet çaylar bir trend yarattı.
Beyaz Saray'a Bağdatlı aşçı
İtalyanlar'la özdeşleşen makarnanın aslında Araplar'ın keşfi olduğunu biliyor...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.