kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
  » Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Platonik aşklar
Platonik aşklar
Seks Fısıltıları

Platonik aşklar

Geçen cumartesi doğum günümdü. Daha doğrusu pazar olan doğum günümü "Kimse pazar pazar parti kaldıramaz" iye cumartesiye aldım. Ve evimde dostlarıma büyük bir parti verdim. Aşağı yukarı bütün sevdiklerim bir aradaydı. Gece bir ara annem ve babam da uğrayıp beni iyice mutlu ettiler. Tabii ki babam müziğe tahammül edemeyip "Çocuklar beni bağışlayın" deyip annemi de yanına alıp erkenden gitti. Her neyse, biz zıvanadan çıkana kadar eğlendik. Bu arada sese gık demeyen komşularıma da binlerce öpücük buradan. Çok eski bir arkadaşım yanıma gelip, "Kızım yaşlanıyoruz ama hala ruhlar çocuk" dedi. Bu da ne büyük keyif değil mi? Hakikaten de öyle, bedenin yer çekimine ayak uydurup yaşlanıyor tabii ki. Kadınlar nerelerine silikon taktırırlarsa taktırsınlar, nerelerini gerdirirlerse gerdirsinler, gözler, ifade yaşınızı kesinlikle gösteriyor. Her yaşın keyfini yaşayabilmek ne güzel oysa. Şöyle eskiye bir dönün ve düşünün yaptığımız hatalara, komikliklere nasıl gülümsüyoruz yılların verdiği olgunluklarla değil mi... Şimdi oğlumda da görünce lise, üniversite yıllarım, platonik aşklarım, aşk anılarım aklıma geliyor da inanılmaz gülüyorum.

BEBEK YOKUŞU
Boğaziçi Üniversitesi'nde ilk yılımdı galiba. Ben Bebek'ten okula gidiyorum. Boğaziçi'nin alt kapısı Bebek'ten; yokuşu yürüyüp okula varıyorum. Bu arada müthiş bir oğlan da benimle her gün aynı yolu yürüyor. Onunla yürüyebilmek için bazen sahilde, bazen de soğuk havada titriyerek bankta bekliyorum. Ama yanına gidip bir türlü tanışamıyorum. Türk filmlerindeki numaracı sarışınlar gibi ayağımı burkup düşecek halim de yok, işte öyle çaresizce yürüyoruz o yolu. Sonra bir gün okulun spor bayramında fark ettim ki çocuk sporcu. Hemen kısa bir araştırma yapıp basketçi olduğunu kaptım etraftan. Eeee artık elimiz mahkum Boğaziçi'nin bütün maçlarının sıkı takipçisi oldum. Bu arada tenis oynadığım bir arkadaşım var, -kulakları çınlasın şimdi çok mühim bir bankanın genel müdürü Cüneytcim-, onun da kafasına ediyorum. Tabiri caizse beynini şey ediyorum sürekli, "İşte şöyle çocuk, böyle çocuk. Ne yapsam da tanışsam" diye. Her neyse bir gün yine Bebek'ten okula yürürken, bu benim yanıma geldi ve "Sen galiba cesaret edemeyeceksin. En iyisi ben kendimi tanıtayım. Ben bilmem kim" dedi, "Ayrıca gösterdiğin sabrı ve benimle tanışma azmini de takdir ederim. Ama ben de senin hakkında kısa bir araştırma yaptım; mühendislik okuyorsun, Cüneyt'le hafta sonları tenis oynuyorsun, Bebekte oturuyorsun" gibi detayları sıraladı. O anda yüreğimin ağzımın dışında attığını hissettim. "Yaşasın o da benim farkındaymış, yaşasın platonik değilmiş!" diye sevinçten neredeyse havalandım. Sonra ne mi oldu... Ne olacaktı canım daha 18 yaşındayız (Şimdiki 18'likler gibi değil tabii). Arkadaşlık etmeye başladık, el tutuşmalar falan. Ufak öpücükler, ötesi bizim devirde olmazdı pek zaten. Her neyse benim o ilk aşkım pek iyi neticelenmedi çünkü o dünya yakışıklısını bir trafik kazasında kaybettik, ruhu şad olsun. Ama şöyle bir düşünün, hepinizin hayatında böyle gülerek hatırladığınız ilk aşklar vardır. Şimdi gülüyoruz da o zaman ne kadar acı çekmişsinizdir kim bilir. Kızın kapısının önünde saatlerce turlamaları mı istersiniz, erkeği bir kere görmek için gittiği yerin önünden geçenleri mi? Ama yine de ne güzel günlerdi değil mi?

İlişki Cadısı AYŞE

DİĞER YAŞAMA DAİR HABERLERİ
 Belçika bu adamı konuşuyor
 Dünyayı dolaşan seyyahın gözünden
 Bu ailede herkes figüranlık yapıyor
 Ünlü olmak için 30 bin kişi sırada
 Erkeklere pembe gömlek
 İpekyol mayoda da iddialı
 Ikea artık Türkiye'de
 Dışarı Çıkmadan Önce
 Haftanın Kitapları
 İlkbaharda Bodrum keyfi
 MTV'nin ilk dans partisi
 İç dekorasyonda yeni trendler
 İstanbul Modern'de 'Buluşma'
 'Arka bahçe'sini anlatıyor
 Kadın bedeni "nar"la buluştu
 Kişiye özel diyetle sağlıklı yaşam
 Banyoda 'Hamam' zamanı
 Türkiye'nin en genç arpçıları
 Saygısızlık kapısını aralamayın
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
KENAN ONUK
Belisario Operası'nın Öyküsü
Donizetti'nin Belisario...
Doğanın içinden görkemli bir aşk hikayesi
Doğanın içinden görkemli bir aşk hikayesi
"İmparatorun Yolculuğu" tek kelimeyle muhteşem bir film. Yaşama,...
Bir dövüş balesi, bir estetik şölen
Bir dövüş balesi, bir estetik şölen
Çin filmleri bizi şaşırtıyor. Yalnız bizi mi, elbette tüm dünyayı...
Şarap karafta sunulur
Şarap karaftan, rakı karafakiden servis edilir. Özellikle genç ve...
Bağcılara üzümü öğretecek
Üzümün yetiştiği yerde üretim yaparak kaliteli şaraplara imza atan...
Nazilerle başlayan film gibi yaşam
Soykırımdan kaçarak Türkiye'ye sığınan Musevi bilimadamıyla Türk kadın...
Karbonhidrat yiyerek de formda kalabilirsiniz
Fazla kiloları vermenin zamanı geldi... Tüm dünyayı etkisi altına alan ve...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.