'Kürtler'in devleti Türkiye Cumhuriyeti'dir'

Ağar, Türkiye'nin en sancılı dönemlerine tanıklık etmiş bir isim. Onun sesine herkesin kulak vermesinde yarar var.

Mehmet Ağar Türkiye'nin yakın tarihinin önemli isimlerinden biridir. PKK ile mücadelede önemli rol almış, emniyetin en üst düzeylerinde görev yaptıktan sonra siyasete atılmış bir şahsiyettir.
Kimse Mehmet Ağar'ın yurtseverliğinden kuşku duyamaz.
Mehmet Ağar, kimi eylem ve söylemleriyle aynı görüşte olmadığımız bir siyasetçidir de.
Ancak dün başta SABAH tüm basının Ağar'a büyük bir haksızlık yaptığını fark ettim. DYP Genel Başkanı bence Diyarbakır'da tarihi bir konuşma yaptı. Ağar, Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünü sağlayıcı, toplumun farklı kesimlerinin barış içinde bir arada yaşamasını hedefleyen bir söyleme oturttu konuşmasını.
Türkiye iki çocuğun bir eyleminin ardından tehlikeli bir yörüngeye girdi. Türk Bayrağı'na saygıya yönelik hareketler kimi odaklarca farklı mecralara yönlendirilme çabasıyla çarptırıldı.
İktidar bu gelişmelerin, bunun sonuçlarının ne kadar farkında bilmiyorum. Ama farkında olan bir siyasetçi var. DYP lideri Mehmet Ağar. Ağar, Diyarbakır'da gidişatın tehlikelerine, bu yoldaki tuzaklara çok doğru biçimde dikkat çekti.
Bakın, Ağar Diyarbakır'da neler dedi: "Türkiye'de olan insanlarımızı, herkesi olduğu gibi kabul ederiz. Doğru Yol Partisi'nin, Adalet Partisi'nin, Demokrat Parti'nin temel felsefesi budur. Tepeden bakıp, topluma istediği gibi şekiller verecek, toplumu istediği gibi yönlendirecek anlayışın sahibi olamayız.
Toplumda ne varsa bizim kabulümüzdür. Bizim görevimiz var olan o insanları hürriyet içerisinde, hukuk içerisinde, haklarının kaybolmayacağı bir biçimde, hukuk devleti içinde yaşatarak, zenginleşmesini, kalkınmayla büyümeyle sağlayarak adaletli bir şekilde paylaşmasının önünü açmaktır.
Toplumun içinde herkesin hakkını, hukukunu korumak devletin görevidir. Bu toplulukta, bu milletin içerisinde herkes var. Herkesi olduğu gibi kabul edecek. Herkes anasından doğduğu gibi, bizim gözümüzde eşittir. Kimsenin kimseden farkı yoktur.
Bayrak üzerinden veya başka mukaddes değerler üzerinden kimseye siyaset yaptırmayız. Bunlar müşterek değerlerdir. Hiç kimse bunu bahane ederek, iç çatışma ortamına doğru Türkiye'yi götürme hakkına sahip değildir. Türkiye bütündür. Millet bu tür oyunlara gelmez. Bunlar bizleri birleştiren büyüklüklerdir.
Ben her zaman söylüyorum. Kürtler'in devleti Türkiye Cumhuriyeti'dir. Allahımıza bin şükürler olsun, onların varlığı cumhuriyetimize güç katıyor.
Kendini bilmez insanların yaptığı olaylar, Aydın'da, Balıkesir'de tepki gördüyse, Diyarbakır'da, Bitlis'te, Muş'ta da aynı tepkiyi gördü. Hiç kimsenin bundan şüphesi olmasın. Çünkü millet iyi bilir, o bayrak göklerdeyse ezan kulağa rahat gelir, huzur olur."
Ağar, Türkiye'nin en sancılı dönemlerine tanıklık etmiş bir isim. Toplumun TürkKürt, SünniAlevi, Laikİslamcı gibi bölünmelerle karşı karşıya getirilmesinin ne gibi sonuçlara yol açacağını çok iyi biliyor.
Eğer Mehmet Ağar, Diyarbakır'daki konuşmasını 'Hatire Şımma' (Allahaısmarladık) diye bitiriyorsa, bu sese herkesin kulak vermesi gerekir.
Türkiye, kimseye hayır getirmeyecek, insanımızı birbirine düşürecek bir yola itilmek isteniyor. Bu yol, Türkiye'nin huzur ve barış içinde büyümesini, bölgesel güç haline gelmesini, Avrupa Birliği'ne girmesini önleyecek bir yoldur.
Ağar, Diyarbakır'da sorumlu bir devlet adamı, gerçek bir yurtsever tavrı göstermiş ve ülkenin izlemesi gereken siyasetin ana hatlarını gerçekçi biçimde çizmiştir.
Ona teşekkür borcumuz vardı.
Özür: SABAH'ta dün bir başka önemli hata yaptık. Taşra baskımızda Mason dizisinin içinde Yaşar Nuri Öztürk fotoğrafı vardı. Gece sorumlusu arkadaşları aradım ve o fotoğrafın çıkarılmasını istedim. Ne yazık ki, bir hatayı düzeltirken bir başka büyük hata yapmışlar ve Kemal Derviş'in resmini koymuşlar. Her iki siyasetçimizden de özür dilerim.