kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Nebil Ozgenturk @ SABAH
 
Aziz Nesin daha erken ölecekti!
'Nesin'in katli vaciptir' diyen adam!

Aziz Nesin daha erken ölecekti!

Şunu sonunda anladım ki bizim meslek, birbirinden renkli ve çeşitli kişilerle dolup taşıyor artık! Aramızda yedi düvele rahmet okutan da var, canımıza okuyan da..
Kendi ipini çeken de var, canına kıyan da.. Püriten ahlaka sahip olan da var, ahlaken sorgulanması gereken de..
Kendi öyküsünü dokuya dokuya geçip giden de var, öykülere konu olan da..
Halim selim davranan da var, "tilki selim" liğe soyunan da..
Araştırmacı gazeteci de var, araştırmadan yazıcı da..
Haberle yatıp kalkan, yani, "haber değil" diye selam vermeyen de var, habersiz, sorgusuz sualsiz gül gibi geçinen de..
Kendini hayata karşı sorumlu hisseden de var, sorumsuzca gelip geçen de..
İzliyoruz, görüyoruz, her gün yeni bir duruma şaşıyor, her gün bir meslektaşımızın ipliği pazara çıkıyor, ya da her saat, alkışladığımız ya da saygı duyacağımız biri çıkıyor...
Kişi kendini bilir! Burada "kim, nasıl" diye liste yapacak değilim..
Ama şunu da biliyorum ki kendini merak edenler, üstteki tanımlamalardan birinde muhakkak ki görecektir nasıl biri olduğunu..
Neyse... Bu "önsöz"e neden gerek duydum? Geçen gün dinlediğim bir radyo programından çok etkilendim, şaşırdım, düşündüm ve bugünlerde çokça tartışılan gazetecilik ilke ve kurallarına ilişkin bir dal bırakmaya karar verdim..
İsteyen, tartışır, ya haklı görür ya da yanlış! Bilenler biliyordur, Mithat Bereket, ntv'deki programlarının yanı sıra, her sabah Best FM'de Sesli Gazete adıyla günün haberlerini yorumluyor; günün gelişmelerini aktarıyor..
Gayet de hoş yapıyor, ilgi görüyor.. Bir mesele gündeme getirdiğinde, yaşadıklarından, tanıklıklarından örnekler de veriyor..
Önceki sabah programında da, Lübnan'da yaşanan olayları, gelişmeleri bir bir sıralarken çok önemli, şaşırtıcı bir anısını anlattı...
Hikâye şu.. Bereket, bundan sekizdokuz yıl önce, televizyon programı için Lübnan'a gider...
Beyrut'ta Hizbullah'ın dini lideri Fadallah'la bir görüşme yapar...
Fadallah ki, bir işaretiyle, "şehit tugayları" oluşturan, bir sözüyle genç insanları canlı bomba haline getiren, zaten "kan ve ateş"ten hiç sıyrılamayan Lübnan'da ve dahi Doğu topraklarında her sözü kanuna dönüşen bir din adamı! Fadallah'la yüz yüze röportaj, oradan buradan, Lübnan'dan, Amerika'dan gelip geçerken, Türkiye'ye de sıra gelir konu ve Aziz Nesin'e kadar dayanır.. Aziz Nesin, o sıralarda yaşamakta ve Aydınlık gazetesinde, Salman Rüşdi'nin Şeytan Ayetleri'ni tefrika etmektedir..
Fadallah, özetle der ki..
"Sizin orada bir münafık varmış.. Aziz Nesin... Salman Rüşdi'nin kitabını yayınlıyor.. Katli vaciptir onun..."
Evet, ortada, Aziz Nesin'i işaret eden ve şakası olmayan bir ölüm fetvası vardır kısacası! Durum son derece korkutucu ve ürkütücüdür.. Mithat Bereket, bu sözler üzerine hayretler içinde kalır.. Döner Türkiye'ye ve röportajın bu bölümünü Aziz Nesin'in güvenliğini düşünerek yayınlanamaz..
Öte yandan Aziz Nesin'e ölüm fermanı'nın verildiği gün öyle bir döneme tekabül ediyor ki, Fadallah'ın hâkim olduğu örgütün adaşı bir başka örgüt de hemen her gün bir cinayete imza atmaktadır..


Evet, Bereket, bu "özel anı"sını paylaşma gerekçesini de Best FM'de şöyle izah eder..
"Artık rahatlıkla söyleyebilirim.. Çünkü Aziz Nesin yaşamıyor artık.."
Şimdi, geçmiş zaman olur ki niyetiyle kaleme aldığım bu hikâyeden belli ki "her kalemden bir ses çıkabilir" her kafadan bir fikir gelebilir?
Ama ben rahatlıkla şunu söyleyebilirim ki...
Mithat Bereket, "bereket ki röportajı yayınlamamış".. İyi yapmış, yüreğine sağlık..
Gerisini "haber değil diye selam vermeyenler" düşünsün!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Saygısızlar!   / 13-03-2005
 Haftalık televizyon maceram   / 12-03-2005
 Acele iş midir yaşamak?   / 06-03-2005
 Rezaletin özgürlüğü!   / 05-03-2005
 Devlet'in Pardon'ları...   / 27-02-2005
 Gölge Adam! Ve adam gibi adam..   / 26-02-2005
 Altemur Kılıç hadisesi!   / 20-02-2005
 Metin Akpınar ve Eğreti Gelin   / 19-02-2005
 Küfür değil yazı yazın!   / 13-02-2005
 Kim durdurur Selçuk Kaymakamı'nı   / 12-02-2005
MANSUR FORUTAN
"Çöküş"ün yaygarası daha büyük olur!
Kavgam'ı sıkılarak...
MEHMET BARLAS
Türkiye'de "Mobber" nüfusu herhalde çok fazla?
Nihayet...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Aziz Nesin daha erken ölecekti!
Şunu sonunda anladım ki...
SAVAŞ AY
Basketbol Federasyonu'ndan müjdeli haber geldi!..
Meğer...
REFİK DURBAŞ
Her gün ölmek
Ölüm olgusunu belli aralıklarla...
HINCAL ULUÇ
Gelibolu'da boşuna mı öldük?.. Öldüler?..
İkinci defa...
EMRE AKÖZ
Kaç şehit verdik?
Bizim basının önemli bir bölümü tarihi...
REHA MUHTAR
Sigara içmeyen kadınlardan özür dilerim...
Bugün,...
Fin Hamamı: 2-0
Fin Hamamı: 2-0
Horoz, Finli yıldızı Miikka ile 2 kere öttü. Kanarya, soğuk terler...
Cuma Sürprizi
Cuma Sürprizi
Müslümanlığı seçen Nicolas Anelka ilk kez basın tarafından camide...
Gül özeleştiri yaptı: Bizim de hatamız var
SABAH yazarlarıyla Dışişleri Konutu'nda bir araya gelen Dışişleri...
Sağlık Şurası yanlış teşhisi 'olabilir' buldu
Yargıtay'ın yanlış teşhis koyan doktora ceza kararı tartışma yarattı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu