Anlayan anlar!
Sezonun ikinci yarısına bakarsak, F.Bahçe'nin zirve yarışında 5 puan farkla önde olmayı hak etmediğini açıkça görüyoruz. Son dakikada kazanılan maçlar, rakiplerin hataları, yıldızların golleri derken F.Bahçe ilerlemeye devam ediyordu. Samsun'da G.Saray'ın beklenmedik yenilgisi de F.Bahçe'yi aşırı rahatlatmıştı. Ama özgüveni yüksek, hızlı adamlara sahip bir takım F.Bahçe'yi bu derin uykudan uyandıracaktı. Ligin ilk yarısındaki futboluyla da Denizlispor bu tanıma uygun ilk aday ekipti. Rooney, Wiltord, Necati ve dün de Ömer Rıza. F.Bahçe savunmasını allak bullak eden oyuncular. Hadi göbekte 2 ağır oyuncu kullanıyorsunuz. Ya kanatlar. Birisi stoper, diğeri eski libero. F.Bahçe'nin yediği ilk gole bakın. Sağ bekin bölgesine atılan uzun bir top, Ömer Rıza'nın koşusu ve ortası. Sol bek Ümit'in olması gereken yerde voleyi vuran Miikka. Kemal'in uzun süre sonra ilk 11'e konması riskliydi. Doğru olan tercih Mahmut Hanefi idi. Ya da Murat Hacıoğlu gibi bir ismi sola monte etmek ve Ümit'i ön liberoya koymak, en azından o bölgedeki top kayıplarını önlerdi. Ama Daum bunu yapmadı. Denizli ilk 20 dakika hızlı oynadı. Hatta o bölgeyi hiç kullanmadı. Ersen Martin'in bulduğu toplarda; Ömer Rıza ve Timuçin, F.Bahçe savunmasının arkasına sarkıp oyunu çözdüler. Teknik direktör farkı... İkinci yarıya Daum; Serhat ve Van Hooijdonk'u alarak başlamalıydı. Çünkü oyunun gidişi bunu emrediyordu. Ama Daum bunları yapmak için bile 15 dakika bekledi. Ardından sarılacivertli ekip, kanatlardan yaptığı akınlarla pozisyon bulmaya çalıştı. Fakat bunlarda da kaleci Hamidou'nun mükemmel futbolu ve savunmanın konsantrasyonu golün gelmesini engelledi. Denizli maça iyi hazırlanmış. Giray Bulak; hakemlere aşırı tepki göstermesi dışında iyi bir çalıştırıcı olduğunu lideri devirerek kanıtladı. Bulak, F.Bahçe'de, Daum ise Denizli'de olsaydı bu maçı yine Bulak kazanırdı. Çünkü futbol rakibi iyi analiz etme işi. UEFA Kupası kuraları çekildiğinde F.Bahçe, Zaragoza, A.Bilbao ve A.Wien arasında kim derdi ki Avusturya ekibi çeyrek finale çıksın. Ama teknik direktör rakipleri çözünce imkansız kalmıyor. Bundan sonra Daum'un çözmesi gereken 9 lig, 1 kupa maçı var. Dikkat edin 1 kupa diyorum. Çünkü Denizli'yi daha elemediler. Anlayan anlar.
|