kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Altan @ SABAH
 

Kemik ağrısı...

Babası Sivas'ta sürgünde ölüyor... İstanbul'da annesinin yanında büyüyor... Ağır bir parasızlık yaşamını belirliyor... Daha da korkuncu dokuz yaşında kemik veremine tutuluyor...

***

Alkım Yayınları'nın yeniden hatırladığı ve 250 bin baskı ile piyasaya sürdüğü Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Hariciye Koğuşu" nu okurken, her cümlenin altına yukarıdaki bilgileri yerleştiriyorum. Örneğin beşinci bölümdeki şu başlangıç paragrafına: "İçinde hafif bir kemik ağrısının duman gibi gezindiği yarım karanlık, yarım şuurlu, birbirlerini gayet ehemmiyetsiz bir münasebetle takip eden, hepsi gerçek ve hepsi abes birtakım hayaller; uyku ile uyanıklık arasındaki ayırıcı perdeyi aralıksız dalgalandıran ve ruhun bir yarımını rüyada eritirken öteki yarımını hakikatle temas ettiren üçüncü bir durum." Peyami Safa, yazarlık serüveninin doruğuna ulaştığı "Dokuzuncu Hariciye Koğuşu"nu Nazım Hikmet'e ithaf etmiş. Nazım Hikmet de, Resimli Ay Dergisi'nde kitabı övmüş: "Ben, Peyami'nin bu son romanını üç defa okudum, otuz defa daha okuyabilirim ve okuyacağım. Bu kitabın karşısında ben, yıldızlı göklerin sonsuzluğuna bakan ve o sonsuz alemde yeni parıltılar, o zamana kadar hiçbir gözün görmediği acaip fakat hakiki alemler keşfeden bir müneccimin hayranlığını duymaktayım..."

***

"Dokuzuncu Hariciye Koğuşu" önce Cumhuriyet Gazetesi'nde tefrika edilmiş. Resimli Ay Dergisi tarafından kitap haline getirilmiş. Peyami Safa o zamanlar otuz yaşında... Nazım Hikmet ile yakın dost ve ikisi de solcu... Türk romanına psikolojik derinliği hediye eden yazarlardan Peyami Safa ile Nazım Hikmet'in yolları zamanla ayrılmış... Safa soldan çark etmiş, Hitler hayranlığına doğru yelken açmış... Nazım Hikmet ile Peyami Safa arasında ağır polemikler başlamış...

***

Peyami Safa'nın yeniden hatırlanması, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu'nun makul bir fiyatla yığınlara, özellikle gençlere ulaştırılması, "edebi" değerlerden ziyade "siyasi" kıstaslar nedeniyle sessiz karşılanmış gibi gözükmekte... Kültür yaşamı kültürel değerler ile harelenen ülkelerde, böyle bir girişimin, ansiklopedilerde yer almış, psikolojik romanın yetkin örneklerini vermiş yazarların hatırlanması önemli olay olur... Anlaşılan bizler, hepimiz biraz fazlaca siyasiyiz... Dokuz yaşında kemik veremine tutulan bir ölümlünün iç dalgalanmalarını anlatması, daha sonraki siyasal polemiklere feda edilebiliyor.

***

Ben gene de "insanın ruhuyla bedeni arasındaki" ilişkiyi kendi varlığı üzerinden anlatan Peyami Safa'nın hatırlanmasına gereken önemin verilmesinden yanayım... "Kemik ağırsının duman gibi gezindiği yarım karanlık, yarım şuurlu" bir durumu hala yaşamaya devam etmenin anlamı yok... Edebi değer başka, siyasal yargı başka... Biz edebiyatı edebi değerlerle tartacak, edebiyatın başka hiçbir şeyde bulunmayan o lezzetinin tadına varacak düzeye gelemedik mi hala? Eğer gelemediysek, edebi değerlerimize hala siyasi gözlüklerle bakacak bir ilkellikte kaldıysak, bize yazık. İnsanlar da toplumlar da siyasetten çok edebiyatla gelişip derinleşiyor çünkü.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Kimsenin görmediği ressam...   / 20-02-2005
 Bingöl'den Ahmet...   / 13-02-2005
 Kumkuvat dondurması...   / 06-02-2005
 Bir başparmak yere diğeri gökyüzüne...   / 30-01-2005
 Bursa'da zaman...   / 23-01-2005
 Kafe in   / 16-01-2005
 Pipolu Kaplumbağa   / 02-01-2005
 Kör bir ozan...   / 26-12-2004
 Kemik ağrısı...   / 19-12-2004
 "Yoksuluz gecelerimiz çok kısa"   / 12-12-2004
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Reha Muhtar manşet olmalıydı
Ciddiyet lobisi bizi de ele...
MEHMET ALTAN
Küçüksu Mezarlığı'nda... Bugün... Saat...
KAZIM KANAT
Başbakan arkadaşlarına "balık" derdi
Başbakanımız Sayın...
Tekne bizim evimiz
Tekne bizim evimiz
İngiliz eşiyle teknede yaşayan Hülya Leigh "Okyanusta Bir Türk Kızı"...
Nazi karargahı otel oldu
Nazi karargahı otel oldu
İkinci Dünya Savaşı'nı çıkana Almanya'nın eski Başbakanı Adolf...
İhmal edilirse kansere yol açar
Reflüye dünyada olduğu gibi Türkiye'de de çok sık rastlanıyor. Kelime...
Kazanova günde 40 istiridye yiyordu
Yaşlanmayı geciktirmek için doğru beslenme, gülme ve uyku şart.
Mutfakta 'Devrim'in izi var
Sıradan bir Fransız için öğle yemeği süresi kutsaldır. Akşam yemeği ise...
Şarap üreten Anadolu kaplanları
Üreticilerin ağzını bu yılki vergi zamları yüzünden bıçak açmıyor. Yükselişin...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.