kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
  » Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Altan @ SABAH
 

Kör bir ozan...

Önce destanlar için neler söylendiğini araştırıyorum. Karşıma çıkan ilk cümleler şunlar: "İlyada ve Odysseia, Egeli bir ozan olan Homeros'un yarattığı iki büyük destandır. Homeros, sözlü edebiyat geleneğini sürdüren bir ozandı. Bu destanları İsa'dan önce 9. yüzyılda yarattığı sanılıyor. Yazılışı, kaleme alınışı daha sonradır. Bu İzmirli büyük ozan, İlyada'da Troya kentinin destanını anlatır. Troya kenti, Çanakkale Boğazı'nın beri yakasında bugünkü adıyla Hisarlık Tepesi'ne kurulu zengin bir kentti. Yunanistan'dan gelen Akhalar'ın saldırısına uğrar. Bu savaşta iki toplum karşı karşıya gelir..."

***


Daha sonra aynı destanın farklı bir özetine rastlıyorum: "Her şey, Paris'in sihirli elmayı Afrodite'e vermesiyle başlar. Afrodite elma karşılığında Paris'e dünyanın en güzel kadınının sevgisini vaat etmiştir. Paris'in güzeller güzeli Helene ile karşılaşması ve elmayı alamayan Hera ile Athena'nın yüreklerindeki öfkenin kine dönüşmesi, Troya'yı alevler içinde bırakacak bir savaşı başlatır. Homeros'un 2 bin 700 yıllık ölümsüz destanı İlyada..." Can Yayınları İlyada Destanı'nı bir de çocuklar için özetlemiş: "İlyada, bundan üç bin yıl önce yaşamış Egeli bir ozanın kaleminden çıkmış, dünyanın en büyük destanlarından biri. Bu kitapta, Troya adlı bir kenti ele geçirmek için yapılmış yıllar süren bir amansız savaş anlatılıyor. Troya kenti, Çanakkale yakınlarında bir kentmiş. Bu büyük destanın yazarı olarak bilinen Homeros da Egeli, İzmirli bir ozan. Yani İlyada, bu toprakların yetiştirdiği bir ozanın kaleminden, yine bu topraklar üzerinde verilmiş bir amansız savaşın öyküsü oluyor."

***


Peki ya Odysseia? "Egeli büyük ozan Homeros'un destanlarından İlyada bir olayın, Odysseia ise bir kişinin destanıdır. Çağdaş okurlar, İlyada'dan daha sonra yaratıldığı anlaşılan Odysseia'yı, bir destandan çok çağdaş bir romana, bir filme benzetirler. Gerçekten de konusuyla romanı, kurgusuyla filmi andırır bu destan. Her iki destan, anlatım tekniği açısından da değişiktirler..." Bunların yazarı Homeros kim? Fazla bir bilgi yok. Bir iki satır: "Bu güzel destanı, tüm insanlığa armağan eden Homeros, günümüzden üç bin yıl kadar önce yaşamış Egeli, bizden bir ozan." Sonra laf gene hemen destanlarına geliyor: "Destanın ilk bölümü olan İlyada'da amansız bir savaşı anlatırken, insanoğlunun yüce barışçıllığını dile getiren Homeros, Odysseia'da, tek bir kişinin destanını söylüyor: Troya Savaşı bittikten sonra yurduna dönmek isteyen İthaka Kralı Odisseus'un destanını. Karısı Penelope'nin oğlu Telemakos'un özlemiyle yanıp tutuşan Odisseus'un, karşısına dikilen binbir güçlüğe karşın yurduna ulaşmak için verdiği akıllıca ve yiğitçe çaba, insanoğlunun dünya kuruldu kurulalı doğaya ve her türlü zorluğa karşı verdiği savaşımın bir simgesidir belki de. Düş ile gerçeğin birbirinden ayrılmadığı, yüzyıllar öncesinin bu masalsı dünyasında Odisseus'un başından geçen soluk kesici serüvenler iyiliğe, güzelliğe erişme çabamızda hepimizin başından geçen serüvenler değil mi biraz da?"

***


Homeros'la ilgili söylenenler ne kadar doğru? Colette Estin ve Helene Laporte, 1987 yılında yazdıkları "Yunan ve Roma Mitolojisi" adlı kitapta farklı iddialarda bulunuyorlar... Onların iddiasına göre Homeros'a atfedilen destanlar, dönemin Atina Valisi Peisistratos'un bir çabasının sonucudur. Kitabın tercümesinden okuyalım: "Eski çağa uzanan bir rivayete bakılırsa şu iki büyük destanın yazarı Homeros kör bir ozandır. Küçük Asya'nın birçok şehirleri ile yakınındaki adalar onun doğum ya da ölümüne sahip çıkarlar ama yaklaşık üç yüzyıldan beridir kendisinin varlığı bile tartışma konusudur. Yüzyıllar boyu belki de İ.Ö. 16. yüzyıldan itibaren bir takım ozanlar (Aedler) bayramlarda ve zengin evlerinde mitolojik öyküleri dile getiren şarkılarını söylemek için siteden siteye giderler. İ.Ö. 550'lere doğru Atina'da Tiran (Vali) Peisistratos Homeros türü şiirlerin yazı ile tespit edilmesini emreder. Böylece şiirler artık Rapsotlar tarafından okunacak ve bütün genç Yunanlıların eğitimine bunlar temel oluşturacaktır. Günümüzdeki tarihçiler İ.Ö. 9. yüzyıl ile 8. yüzyıl sonları arasında deha sahibi bir (ya da iki) ozanın Troya savaşının öykülerini şahane bir eser halinde toplamış olduğunu düşünmekten yanadır."

***


O muhteşem destanları ve onları anlatan İzmirli bir ozanla ilgili söylenenleri okuyunca insan, üç bin yıl önce yaşamış bu adamla ilgili bir destan okumak istiyor. Homeros destanı. O destan da herhalde insanın zamanı nasıl yendiğini anlatan bir destan olurdu.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Kimsenin görmediği ressam...   / 20-02-2005
 Bingöl'den Ahmet...   / 13-02-2005
 Kumkuvat dondurması...   / 06-02-2005
 Bir başparmak yere diğeri gökyüzüne...   / 30-01-2005
 Bursa'da zaman...   / 23-01-2005
 Kafe in   / 16-01-2005
 Pipolu Kaplumbağa   / 02-01-2005
 Kör bir ozan...   / 26-12-2004
 Kemik ağrısı...   / 19-12-2004
 "Yoksuluz gecelerimiz çok kısa"   / 12-12-2004
    Aktüel Pazar Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Tamam elime düştün işte
Son bir haftadır bütün Türkiye...
MEHMET ALTAN
Kimsenin görmediği ressam...
Gece eve döndüğümde posta...
KAZIM KANAT
Antep yemeklerinin adı var ama Maraş yemekleri bir...
REFİK DURBAŞ
Ne diyorsun şair?
Diyorsun ki: "Büyük çaresizlikle...
Paslanmayan kadın
Paslanmayan kadın
İlk kez rahmetli Fikret Kızılok'un bir röportajında duymuştum bu...
Atasay'ın tasarım danışmanı Süer
Atasay'ın tasarım danışmanı Süer
2005'in takı modası hakkında bilgi veren Atasay'ın danışmanı Özlem...
Erken yaşlanmanın önüne vitaminle geçin
Yaşlanmada kalıtımın yüzde 30, çevre faktörleri ve yaşam biçiminin...
Akciğer kanserinde yeni umut
Gelişmiş ülkelerde akciğer kanseri tedavisinde sıkça kullanılan...
Dünya lezzet ustaları İstanbul'da buluşuyor
Çeşitli ülkelerden 200 ünlü aşçı, Uluslararası Mutfak Şefleri Yarışması için...
Dünyanın merkezinde bir yemek
New York'taki etkili ve yetkili herkesin favori adresi The Four Seasons...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.