|
 |
 |
 |
 |
|
Çantayı tutma refleksten...
Saldırıda yüzünden, elinden yaralanan ve bacaklarında morluklar oluşan mimar Nispet Şahin, saldırıyı şöyle anlattı: "Otomobil Ataköy Köprüsü'nde kilitlendi. Dilek, 'gidip bir taksi getireyim' dedi. Onun gitmesinden birkaç dakika sonra bir ses duydum. Saldırganlarla yüz yüze geldim. Cama vurmak için ellerindeki demir makası kaldırınca yüzümü kapattım. Cam gürültüyle patladı. Biri çantamı sapından tuttu. Elim çantanın demirine sıkıştı. Diğeri de kırık camdan içeri girmeye çalışıyordu. Kesin öldürülecekler diye düşündüm. Gözlerinin içi kıpkırmızıydı. En ufak bir ifade yoktu. Bu sırada silah sesi olmuş, ben duymadım. Kaçtılar."
ARTIK KORKUYORUM
Bu sırada gelen bir sivil polisi de saldırganlardan zannettiğini ifade eden Nispet Şahin, "Otomobilden inip, koşmaya başladım. korkmayın' diye bağırdı. Ölümden döndüm. Polisler gelmeseydi belki de öldürüceklerdi. Daha önce kapkaç haberlerini okurken insanlar neden canları pahasına çantalarına yapışır bırakmaz diye düşürdüm. Olay anında, birden, aynı şeyi kendimin de yaptığını gördüm" dedi. Bir bayan olarak yıllardır trafikle iç içe olduğunu kaydeden genç kadın, "Artık korkuyorum. Gecesi gündüzü kalmadı. Can güvenliğimiz yok. Gerçekten önlem alınmalı" diye konuştu.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
