Başarı şart
Avrupa'nın en önemli spor pazarlama ve araştırma şirketi" Sport- Markt'ın 2004'te yaptığı araştırmaya göre G.Saray, Avrupa'da en çok tanınan Türk takımıydı. Tanınma oranı da % 60.9. İngiltere, Almanya, İspanya, İtalya ve Fransa'da 170 milyon Avrupalı'yı kapsayan araştırmada G.Saray'a sempati duyanların sayısı % 10'u buluyor. Bunun anlamı 17 milyon Avrupalı G.Saray'ı biliyor. Bu tablo, G.Saray'ın ne kadar büyük bir marka olduğunu ve Türkiye'ye nasıl bir gurur kazandırdığını gösteriyor. Schalke ile oynanan karşılaşma hazırlık özelliği taşıyordu. Ama Aufschalke Stadı'nın dörtte üçünü Almanya'da yaşayan Türkler doldurdu. Avrupa'daki bu potansiyeli G.Saray yurtdışında kazandığı başarılarla yaratmamış mıydı? Ancak G.Saray bunu ne yazık ki ekonomik güce dönüştürmeyi başaramadı. UEFA ve Süper Kupa kazanılmasına rağmen G.Saray başarılarını paraya çeviremedi. Oysa G.Saray bu gücün meşalesini Monaco ile Köln'de oynanan Şampiyon Kulüpler Kupası çeyrek final maçında yakmıştı. Başkan Canaydın'ın büyük hayalleri arasında yer alan Avrupa'da ve özellikle Almanya'da yaşayan 4.5 milyon Türk'ü G.Saray çatısı altında toplama projesinin ilk adımı Eurocard adında Düsseldorf'ta start aldı. Temel atmak güzel ama önemli olan binayı yapmak. Avrupa'daki bu gücü ayakta tutmanın ve ekonomik güce dönüştürmenin bir tek formülü var: Güçlü bir G.Saray yaratmak ve Avrupa'da yeniden başarılı olmak.
Avrupalı ruhu kabarınca
Schalke 04 maçı lig öncesinde G.Saray adına önemli bir provaydı. Hagi Antalya'da herkesi denemiş, kafasında takımı Almanya'ya saklamıştı. İlk 10 dakikada Schalke 04 göbekten ve kanatlardan düzenlediği ataklarda etkiliydi. Ancak birden G.Saray'ın Avrupalı ruhu kabardı ve saat gibi tıkır tıkır çalışmaya başladı. Galibiyete imza atan golün mimarı Necati idi. Hakan Şükür'ün pasında topu göğsüyle yumuşatıp rövaşatayla ağlara yollaması alkışlandı. G.Saray ayağa oynuyor, hücuma çabuk çıkıyor, pozisyon üretiyor ama son vuruşlardaki tercih yanlışları yüzünden gol gelmiyordu. Bu G.Saray, böyle oynarsa ligde zirve yarışından asla kopmaz. Ama orta alanda sıkıntılar sürüyor. Ergün tek kalıyor, Conceiçao sadece savunma yönüyle ön plana çıkıyor. G.Saray'daki ayağa pas oynama felsefesinin yaratıcısı Hagi. İdmanlarda yarım sahada üç ayrı takım halinde yaptırdığı çift kale maçları futbolcuların pas alışverişlerinde birbirlerini % 70 oranında tanımalarını sağlamış. Ancak G.Saray'ın en büyük eksiği saha içinde bir kumanda merkezinin olmayışı. Yani Hagi'nin agresifliğinin dışında yaratıcılığını da üstlenecek bir oyuncuya ihtiyaç var. Bunu Volkan yapabilir ama yanına top becerisi üst düzeyde olan birisi alınırsa sorun tam olarak çözülür. Çünkü Tomas ve Song bu takımın yarısı. Kaleciler de mükemmel. Geride sorun yok.
|