kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Refik Durbas @ SABAH
Fax:
0212 354 34 72
 
'Türklük' ve 'Türkiyelilik'
Felsefecilerden düzeltme

'Türklük' ve 'Türkiyelilik'

"...Zana grubu, hazırlanacak 'demokratik ve evrensel anayasada' 'Türklük' yerine 'Türkiyelilik' üst kimliğinin benimsenmesini istiyor. Kürt alt kimliğinin siyasal, toplumsal ve kültürel yönleriyle tanınmasını da bu talebin ayrılmaz parçası olarak vurguluyor".
(Erdal Şafak, "Diyarbakır seferleri", SABAH Gazetesi, 25 Aralık 2004)

"Türklük", anlamında ırk ya da soy ögesi bulunan kültürel bir kimliktir; Kürtlük, Çerkezlik, Boşnaklık, Arnavutluk gibi... "Türkiyelilik" ise bir ülkeye; adı Türkiye olan bir toprağa bağlılıktır. Türkler, Kürtler, Çerkezler, Boşnaklar, Arnavutlar, "Türkiye'nin" genel kültürü içinde farklı alt kültürleri yaşayan gruplardır. Bu farklılıkların siyasal kimliği tektir; o da Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşlığıdır. Bu husus, 1924 Anayasası'nın 88. maddesinde "Türkiye ahalisine din ve ırk farkı olmaksızın vatandaşlık itibariyle (Türk) ıtlak olunur (adı verilir)" denerek belgelenmiştir. Görüldüğü gibi Atatürk zamanında bile, Türk ırkını öne çıkaran bazı çalışmalara rağmen, etnik köken ve din ikinci planda tutulmuş ve vatandaşlık kavramı ön plana çıkarılmıştır. Aynı anlayış, 1961 ve 1982 anayasalarında da sürdürülmüştür.
"Türk" sözcüğünü de "Türk ırkı"nı öne çıkaran bir ifade değil, tüm ülke halkının -istenirse "Türkiye halkı" densin- ayrım gözetmeden Türkiye Cumhuriyeti ülkesine bağlılığın bir simgesi olarak görmek gerekir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına dayanan tek bir siyasal kimliğin benimsenmesi, etnik kökene dayanan kültürel kimliğin reddi anlamına gelmez. İsteyen her kişi, etnik kökenini öne çıkararak; örneğin "Ben, Kürt asıllı Türk'üm" diyebilir.
Avrupa Birliği'nin kapısını araladığımız şu günlerde, demokratik açılımları fırsat bilip "üst ve alt kimlik" kavramlarını gündeme getirerek ortalığı bulandırmanın faydadan çok zarar getireceği bilinmelidir.
Dr. Şerafettin YAMANER - İSTANBUL

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Adalet, toplumun temelidir   / 01-01-2005
 Onur değil, akıl sorunu   / 31-12-2004
 Yalaka olmamak kolay   / 30-12-2004
 Çocuklar ölmesin   / 29-12-2004
 Öğrencilere gülümseyin   / 28-12-2004
 Cevap ve düzeltme metni   / 27-12-2004
 Kapanan kütüphaneler   / 26-12-2004
 Gelecek, güzel olacak...   / 25-12-2004
 Öğrenilmiş güçsüzlük   / 24-12-2004
 Adalet Bakanı, haklı ama   / 23-12-2004
REHA MUHTAR
Mina'ya...
Şu an yeni yılın ilk gününün öğleden...
MAHMUT ÖVÜR
Kentte yetki kaosu
Kent yaşamını zorlaştıran...
SAVAŞ AY
Bravo Sakarya Jandarma bravo İstanbul Asayiş...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Çöplükten çıkan fotoğraf...
Yıllardır emek vermeye...
REFİK DURBAŞ
'Türklük' ve 'Türkiyelilik'
"...Zana grubu, hazırlanacak...
HINCAL ULUÇ
Yeni yılda sizlerle..
Yeni yılın ilk yazısında sizleri...
Bonservis freni
Bonservis freni
Yüksek maliyetler G.Saray'a geri adım attırdı. 2. başkan Kıran...
Nobre şoku
Nobre şoku
Kiralık geldiği F.Bahçe'de parlayan Nobre'den ekstra para kazanmak...
Cumhur başkanı'na AKP'den 'acil' yanıt
Sezer seçim sistemini eleştirdi. AKP ise "Başkanlık sistemine...
Kadın sanatçılar İran'a gitmiyor
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO), Şah döneminden...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu