kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Abdurrahman Yildirim @ SABAH
 

Ekonominin havası 17 Aralık'ı beklemeden dönüyor mu?

Geçen hafta açıklanan ekim ayı sanayi üretimi yüzde 1.5 düzeyine indi. Yılın üçüncü çeyreğine ilişkin istihdam verileri işsizliğin azalmadığını gösterdi. Büyüme verileri de yılın üçüncü çeyreğinde GSMH artışının yüzde 4.7'ye indiğini ortaya koydu.

Sanayinin
durumu
Yılın ilk çeyreğinde yüzde 12.4, ikinci çeyreğinde yüzde 14.4'lük büyümenin sert bir fren yaparak üçüncü çeyrekte yüzde 4.7'ye düşmesi, dördüncü çeyrekten umutlu olmayı güçleştiriyor. Sanayi üretimindeki düşüş, büyümedeki inişin sürdüğüne işaret. Kaldı ki, geçen hafta açıklanan Merkez Bankası İktisadi Yönelim Anketi, Reel Kesim Güven Endeksi'nin son bir yılın en düşük düzeyine indiğini gösteriyor. 500 civarında sanayi kuruluşundan alınan bilgiye göre, Endeks'i kasım ayında 4 puan gibi sert bir düşüşle 104 seviyesine indiren, iç pazarın daralması ve genel gidişatta olumsuz beklentilerin ortaya çıkmasıydı.

2.5
yıl süren büyüme
Büyüme düşüşünü sürdürecekse, ekonominin 2001 krizi sonrası toparlanması, 1994 sonrasını yakalayamayacak. Yukarıdaki tablodan görülebildiği gibi, çeyrekler itibariyle GSMH artışları, 1994 sonrasında tam 3.5 yıl devam etmiş. Buna karşılık 2004'ün son çeyreğini yüksek büyümenin sonu olarak kabul edersek, 2001 sonrası toparlanma 10 çeyrekle sonlanacak. Bu da, 2.5 yıllık bir dönemi işaret ediyor.
Daha küçük 1994 krizi daha büyük ekonomik toparlanmaya yol açarken, daha derin ve büyük olan 2001 krizinin toparlanması güdük kalacak.

Düşük
enflasyon etkisi
Bunda şüphesiz enflasyonla mücadelenin büyük payı var. Çünkü ekonominin 1990'lı yıllardan en önemli farkı burada. O zaman yüksek kronik enflasyon devam etmiş, IMF ile yapılan program 1995'in üçüncü çeyreğinde yarıda bırakılmıştı. 2001 sonrasında ise enflasyonu da tek haneli rakamlara indirdik. Ama yüksek reel faizler karşısında reel ücretlerin artmaması, yeni istihdam yaratılamaması, iç tüketim artışını sınırladı. Yani özel sektör tüketimini enflasyonla mücadele çerçevesinde kontrol altına aldık. Gecikmiş talep doyunca büyüme hızı ivme kaybetti.
Yine ekonominin ana sektörlerinden biri olan inşaat sektörünün büyümeye katkısı aradan geçen zaman içinde eksiye döndü.

Kamu
kemer sıkıyor
Aradan geçen zamanda Türkiye ekonomisi daha da borçlu hale geldi. Net kamu borcunun milli gelire oranı 1994-998 döneminde yüzde 41-45 ile makul düzeylerde iken, 2001 sonrasında yüzde 92'den yüzde 68'e indi. Yani borçlanan bir ekonomiden borç ödeyen bir ekonomiye geçtik. Kamu borcunu düşürmek için yüzde 6.5 faiz dışı fazla verme zorunluluğu kamu harcamalarını kıstı. Kamunun büyümeye katkısı eksiye dönüştü. Bunda da IMF ile uygulanan programın etkisi büyük. Özel tüketim sınırlı, kamu tüketimi de eksi olunca, 2001 krizi sonrası ekonominin toparlanması 1994 sonrasının gerisinde kalabiliyor. Son veriler de, kriz sırasında geciktirilmiş talebin doygunluğa ulaştığını gösteriyor.

Pembe
bulutlar karardı
Sanayi üretimindeki keskin düşüş, reel kesiminin güveninin azalması ve genel gidişi olumsuz görmeye başlaması, büyümenin frene basmasıyla birleşince ekonomideki pembe bulutlar kararır gibi oldu. Reel kesimdeki hava 17 Aralık'taki AB'nin tarihi kararını beklemeden birden bire dönüverdi. İşte böyle bir hava değişiminin ardından AB'nin Türkiye hakkında vereceği müzakere kararı, kısa vadede daha da etkili olmaya aday.

Sonuç
"Hayat
daima düzde gitmez; ara sıra çıkılır, çoğu kez de inilir"
Chateubriand

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Gri senaryo fiyatlandı, Başbakan ve piyasalar için diğer senaryolar kırılma noktası   / 13-12-2004
 Büyüme ve üretimde madalyonun öteki yüzü   / 10-12-2004
 Yüksek büyüme döneminin sonu   / 09-12-2004
 İşler iyi gittiği sürece kur düşer   / 08-12-2004
 Program, döviz yükselecek diyor   / 07-12-2004
 AB finalinde çalkalanmanın anahtarı yabancıların elinde   / 06-12-2004
 Enflasyon artacaksa faizi artırırım mesajı   / 03-12-2004
 Artık bu hükümetin de kendi programı var   / 02-12-2004
 2005'te bir başka şeytan üçgeni de petrol, enflasyon ve bankalar arasında   / 01-12-2004
 2005'in şeytan üçgeni dolar, ABD faizi, büyüme !   / 30-11-2004
YAVUZ SEMERCİ
BNP Paribas ve Çolakoğlu neye karar verdi?
Çolakoğlu...
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Ekonominin havası 17 Aralık'ı beklemeden dönüyor...
ŞELALE KADAK
Başbakan'ı alkışlayan Fransız işadamları
Etrafta...
'Sinem'e çok acıyorum'
Fotoğrafları 'Gelinim Olur musun?' yarışmasındaki Sinem sanılarak...
Olıver Stone barışmaya geldi
Geceyarısı Ekspresi filmiyle Türkiye'nin batıdaki imajını zedeleyen...
Dünyanın gündemi Türkiye
Dünyanın gündemi Türkiye
Türkiye AB'yi, dünya basını Türkiye'nin AB yolunu konuşuyor. İki...
Komando albay müdür olunca İETT'den ayrıldım
Komando albay müdür olunca İETT'den ayrıldım
Başbakan Erdoğan, 1974'te geçici işçi ve futbolcu olarak girdiği...
IMKB
E: 23,635 D:% 3.01
DOLAR
S: 1,430,000 D:% -0.63
EURO
S: 1,898,000 D:% -0.11
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu