kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Yuksel Aytug @ SABAH
 
Yeter, çocukları sömürmeyin artık!
Banka soymadı ki!
Televizyonda haber imecesi
Gerçek mucize hangisi?
GAF oloji
Alt Yazı

Yeter, çocukları sömürmeyin artık!

DÜN Kanal D'deki "Sabah Sabah Seda Sayan" programını izlerken bir kez daha tüylerim diken diken oldu. Peşinen söyleyeyim, benim Seda Sayan'ın iyi niyetinden zerre kadar kuşkum yok. Seda Bacı her zaman olduğu gibi en saf duygularıyla, sevap işlemek uğruna parçalanmış bir aileyi birleştirmek için stüdyodaydı. Ama bazı konular vardır ki, "uzmanlık" ister... Aksi halde ruhlarda onarılmaz yaralar açar. Yani kaş yapayım derken, göz çıkartırsınız.

ÇOCUKLAR AĞLIYOR
Programa katılan baba Ahmet Bey ile çocukları İsa ve Musa evi terk eden anneleri yüzünden nasıl zor durumda olduklarını anlattılar. Hele Musa'nın yaklaşık 10 dakika boyunca ekranda döktüğü gözyaşı anlatılır gibi değildi. Sonra stüdyoya evi terk eden anne Kezban, 7 yaşındaki kızı Meryem ile beraber geldi. Çocuklar birbirlerine sarılıp, ağlaştılar... Kadın, kocasına söylemediğini bırakmadı... "Kocama geri dönmek için gelmedim, Seda Hanım'ı çok sevdiğim için buradayım" dedi. O anda günlerdir onu özleyip, gözyaşı döken İsa ile Musa ne hissetti bilinmez... Kadın, ilerleyen dakikalarda iyice kendini kaybetti. Çocuklarının önünde, "Bu adam benden canımı mı istiyor? Alsın o zaman. Yaşamak istemiyorum artık.." dedi. Küçük kız Meryem, annesine sarıldı. "Babam, annemi dövüyor. Neden dövüyor? Dövmesin artık" diyebildi...

SÖYLENECEK SÖZ MÜ?
Bu sırada araya stüdyodaki bir kadın izleyici girdi. Kezban Hanım'a "Madem kocandan memnun değildin, neden yaptın bu kadar çocuğu? Bir tane yapsaydın. Hiç olmazsa ayrılınca yanına alıp götürürdün. Diğerleri bu eziyeti görmezdi" deyiverdi. O anda kendinizi stüdyodaki çocukların yerine koyun. Ne düşünürsünüz? "Annemle babam bizim yüzümüzden şimdi bu durumdalar. Keşke hiç dünyaya gelmeseydik..." Seda Sayan çaresiz... "Keşke dost kalsaydınız" filan demeye uğraşıyor ama ne çare... Çocukların uğradığı duygusal travma belki ömür boyu ruhlarını kanatacak, kim farkında ki? Stüdyoda ne bir uzman psikolog ne de pedagog var... Öncelikler farklı: Ne kadar gözyaşı, o kadar reyting...

OKULDA NE OLACAK?
Bir ara Seda Sayan ayılır gibi oluyor. "Şimdi bu çocukların önünde bunlar konuşulur mu diyecekler ama zaten her şey evde bu çocukların önünde cereyan etmiyor mu?" diyor. İyi de sevgili Seda, aile tartışmalarının evde yaşanması başka, televizyon stüdyosunda milyonların önünde yaşanması bambaşka... Yarın o çocuk okuluna gittiğinde sıra arkadaşı, "Dün sizi televizyonda izledik. Gerçekten baban anneni çok mu dövüyor? Baban gece yarısı sizi uyandırıp, ayakkabı boyamaya mı gönderiyor? Hakikaten annen intihar etmeyi düşünüyor mu?" diye sorduğunda, o çocuk ne hale gelecek, bileniniz var mı?

VE "KATULA KATULA"
Programda konuk sanatçılar da var. Davut Güloğlu ve Defne Joy Foster birdenbire kendilerini tam ortasında buldukları bu acıklı Türk filmi sahnesine uyum göstermeye çalışıyorlar. Dramın en koyu anında Seda Sayan "Şimdi de günün yemek tarifleri" diyor... Reklam dönüşü Davut Güloğlu en oynak şarkılarından "Katula Katula"yı seslendiriyor. Defne Joy şaşkın bakışlarla el çırpıyor. Stüdyodaki kadınlar simli mendillerini çıkartıyorlar. Vur patlasın, çal oynasın... Az önce "katıla katıla" ağlayanlar şimdi "Katula Katula" göbek atıyor... Bir sabah programı daha "salimen" nihayete eriyor. Yarın yeni bir dram ve aynı simli mendillerde buluşmak dileğiyle...
NOT: Sözüm yalnızca Kanal D'ye ve "Sabah Sabah Seda Sayan"ın yapımcılarına değil. Bilerek ya da bilmeyerek çocuk gözyaşından reyting damıtmaya çalışan tüm televizyonculara...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 İncir çekirdeğini doldurmak isteyenlere   / 01-12-2004
 'Taş yerinde ağırdır' demişler...   / 30-11-2004
 Televizyona kalite böyle gelecek   / 29-11-2004
 Acı soslu bir kadın programı   / 28-11-2004
 Sizin havalarınız iyi olsun!   / 27-11-2004
 Şiddete bayılıyoruz vesselam!   / 26-11-2004
 Birleşin ey ülkemin anneleri   / 25-11-2004
 İzninizle biraz bencillik yapacağım   / 24-11-2004
 O cinayet çoktan işlenmişti...   / 23-11-2004
 atv'den müthiş bir üçlük!   / 22-11-2004
ATİLLA DORSAY
TV8 20.30 Ölüm Tarlaları
Bir savaş karşıtı...
YÜKSEL AYTUĞ
Yeter, çocukları sömürmeyin artık!
DÜN Kanal D'deki...
Sekstroloji ile kadınların gizli fantezi dünyasını keşfedin
Sekstroloji ile kadınların gizli fantezi dünyasını keşfedin
"Kadınların ne istediğini bir türlü keşfedemedim?" diyen erkeklere...
Bir oyuncak, küçük bir kalp ve kocaman bir gülümseme
Bir oyuncak, küçük bir kalp ve kocaman bir gülümseme
Dünyaca ünlü Starbucks, geçtiğimiz sene başlattığı Kardeş Okullar...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.