|
 |
 |
 |
 |
|
Kimliği Selim Bey'in gerçek kâbusu oldu
Muhtarlık soygununda kimlik bilgileri çalınan tekstilci Selim Eroğlu dolandırıcılıktan tam 25 kere hapse girdi 115 dosya da yolda.
KIZI UTANÇTAN OKULA GİTMİYOR
İstanbul'da 2000 yılından bu yana yaşanan muhtarlık soygunu kurbanlarının en acılı örneği Selim Eroğlu. Eroğlu'nun kimlik bilgileriyle şirket kuruldu, adını taşıyan çek yapraklarıyla 140 ayrı dolandırıcılık yapıldı. Eroğlu şimdi içeri girip çıkıyor, üniversiteli kızı ise utancından okula gidemiyor.
Kimliği kâbusu oldu
Kimlik bilgileri muhtarlıktaki soygunda çalınan tekstilcinin hayatı kâbusa döndü. Adına düzenlenen sahte kimlikler yüzünden 25 kez tutuklandı, 115 tutuklama kararı da sırada.
İstanbul Kadıköy'de iki yıl önce ilginç bir soygun gerçekleştirildi. Kozyatağı'nda 19 Mayıs Mahallesi Muhtarlığı'nı soyan hırsızlar bilgisayar ve televizyon gibi birkaç elektronik aletle birlikte koca bir mahallenin kimlik kayıtlarını da yanlarında götürdüler. O zaman kimsenin anlam veremediği bu "kimlik" merakının nedeni mahalle sakinlerinden Selim Sancer Eroğlu'nun 2003 Temmuz'unda kapısının polis tarafından çalınmasıyla ortaya çıktı. Muhtarlıktan alınan kimlik bilgilerini kullanan hırsızlar hiç vakit geçirmeden gerekli evrakları hazırlamış ve Eroğlu Gümrük Müşavirliği şirketini kurmuşlardı. Şirket ismini kullanarak da, sekiz bankadan çek koçanları alıp piyasayı milyarlarca lira dolandırmışlardı. Dolandırdıkları kişiler soluğu karakolda alınca da tüm yollar Selim Sancer Eroğlu'na çıkmıştı. Son bir yılda hakkında verilen 25 gıyabi tutuklama kararı nedeni ile karakol, adliye ve cezaevi üçgeninde yaşamaya başlayan Eroğlu şimdi geriye kalan 115 tutuklama kararından kurtulabilmek için müthiş bir mücadele veriyor. Artık suçsuzluğunu kanıtlayan bir çanta dolusu resmi belge olmadan sokağa çıkamadığını anlatan Eroğlu; "Sahte adres verildiği için çağrılardan haberim olmuyor. Birçok ilden arka arkaya çıkan tutuklama kararlarına yetişemiyorum" diyor.
DAVALARA YETİŞEMİYOR
Trabzon, Kayseri, Bursa, Adana ve İstanbul'un her semtinde hakkında davalar açıldığına dikkat çeken Eroğlu, "Ayda 2 tutuklama kararı geliyor. Ağır para cezaları ile birlikte hapis cezaları veriliyor. Örneğin Bursa'dan 7 milyarlık çek için 4.5 milyar ağır para cezası gelmiş. Ödemezsem 222 gün hapis yatacağım. Bu tür şeyleri öğrenince, mahkemeye dilekçe veriyorum, hemen hakim huzuruna çıkıyorum. İşlemler o güne yetişmezse o gece karakolda kalıyorum" diye anlatıyor yaşadıklarını.
"KARANTİNADA KALDIM"
Son olarak 19 Ekim'de tutuklanarak cezaevine konulduğunu belirten Eroğlu o günü de şöyle anlatıyor; "Akşam vakti hakim olmadığı için cezaevine gönderildim. Beş gün karantinada kaldım. Işık bile yok. Cezaevinden tam çıkacakken Trabzon ve Bursa'dan iki tane daha tutuklama kararı geldi. Üç gün daha kaldım orada. Psikolojim bozuldu. Artık polis görünce kaçıyorum. En basit trafik kontrolünde bile tutuklanıyorum. Tatile bile çıkamıyorum."
YILDIZ ATEŞ
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
