 |
| Çağrım diyetzedelere! Artık sessiz kalmayın
|
|
Bir başlığın ettiğine bakın! 'Diyetisyenler para için sağlığımızla mı oynuyorlar acaba?' dedim ortalık ayağa kalktı. 'Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü' öğretmenleri ve öğrencileri başta olmak üzere, Türkiye Diyetisyenler Derneği, çeşitli beslenme ve diyet uzmanları beni yaylım ateşine tuttular... O başlık da neymiş, gerçek diyetisyenlere hakaretmiş, Ender Saraç ve Osman Müftüoğlu gibi yazımda geçen isimler, diyetisyen değillermiş... Benim tüm diyetisyenlerden özür dilemem gerekirmiş. Peki eyvallah! O zaman ben de bir diyetzede olarak şunu sormaz mıyım: Yıllar yılı haftada bilmem kaç kilo verdiren, kuşun bile doymayacağı diyet listeleri ortada dolanırken, sizin diyetisyenden saymadığınız ünlü isimler ortalıkta cirit atarken, neredeydiniz?
İNSAN SAĞLIĞIYLA OYNANIYOR
Soru cümlesi kıvamında attığım başlık sizi bana karşı örgütlenmeye yetiyor da, senelerce, insan sağlığıyla oynanmasına nasıl sessiz kalınıyor? Çok merak ediyorum vallahi... Hadi olayın nasıl pırtladığını kaçıranlara özetleyelim de, okuyucu yabancı kalmasın. Geçen hafta Dr. Ozan Tunçer'in 'Diyetsiz Zayıflıyorum' kitabı ilgimi çekince, kendisiyle konuşmuştum. Ozan Tunçer demişti ki; tüm zayıflama diyetleri önünde sonunda fıslar, önemli olan insanın açlık ve tokluk hislerini, kendi ağırlık dengeleme sistemini kullanmayı bilmesidir. Yaniii gerçekten acıkınca yemek ve her çeşit besinden yemeyi bilmek, doyunca da çatalı bırakmak. Tüm hadise bu! Vallahi de az çekmedim diyetlerden, birçoğunuzun da çektiğini biliyorum. Kiloları önce ver, sonra tez elden fazlasıyla geri al! Hadi beni bırakın, bakın televizyondaki ünlülerimize; bir gaz' diyete başlarlar, beş-on kilo verilir, doktorlarıyla resimler çektirilir, üç ay sonra "Ayy iskendere dayanamadım kilo aldım" demeçleri verir. Ne o kiloları verdiren doktorlar, alan biz miyiz yani?
SEDA SAYAN'A HELAL OLSUN
Şu Seda Sayan'ın mertliğine bayılıyorum. İki sene 'açım aç' diye ağladı en sonunda geçen gece açıklamayı patlattı: "Senelerdir yaptığım abuk sabuk diyetler sağlığımı bozmuş, kansız kalmışım, artık diyet miyet yok." Helal olsun! İki gündür e-mailler, telefonlar kıyamet... Misal 'Türkiye Diyetisyenler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Selma Önelge Gür, e-mail atmış. Buyurun size alıntılar... "Diyetisyen toplum sağlığını koruyucu ve hastalıklarda tıbbi beslenme tedavisinde rol alan sağlık çalışanıdır... Dört yıllık üniversitelerde gerçek diyetisyen unvanını kazanan, beslenme konusunun uzmanı olan meslektaşlarım 'diyet' sözcüğünü çoktan terk ettiler... Eğitimi beslenme olmayan birçok kişinin medyatik olmanın bir yolu olarak yazdığı çok satan kitaplar da beslenme bilincinden yoksun kitleleri olumsuz etkilemektedir..." Ve Selma Gür'ü arayıp, "Selma Hanım, bu yeni bir olay değil, yıllardır bu kişiler piyasadalar, madem bir derneksiniz neden çıkıp gerçekleri açıklamadınız? Neden susup oturdunuz? Bu halkın sağlığıyla oynamak değil mi?" sorusunu sordum tabii.
KİMSE DESTEK VERMİYORMUŞ
Selma Hanım; yalnız bırakıldıklarını, kimsenin onlara destek vermediğini, ulusal beslenme projemizin bile bulunmadığını söyledi. Haydaa yine dön dolaş aynı yerdeyiz. Biz kendimize, inandıklarımıza sahip çıkmayacaksak, göz göre göre bilgilerimizi kullanmayacaksak, başkalarından bunu nasıl bekleriz ki? Neyse... "Peki Selma Hanım, bir insan haftada maksimum kaç kilo verebilir?" "Beş yüz gramla, bir kilo arasındaki kayıp normaldir. Üç kilo beş kilo denilen saçmalıktır. Kimse bunlara inanmasın". Ve başkanın mesajı, "Sağlıklı beslenme her türlü besinden beslenmektir. Karbonhidratlar kilo yapar, protein çok yenmelidir gibi sözler, aç bırakan diyetler asılsızdır."
ONLAR MEDYATİK, DİYETİSYEN DEĞİL
O sırada diğer telefonum çaldı, hattaki Uzman diyetisyen Selahattin Dönmez... Yazım tüm Türkiye Diyetisyenler Derneği'ne ulaşmış anlaşılan... Selahattin Dönmez de Selma Gür ve Ozan Tunçer'in destekçisi, açıklamalarını aynen aktarıyorum, yorum sizin... "Haluk Saçaklı beden eğitimi öğretmenidir, Ender Saraç aile hekimidir, Muzaffer Kuşhan travmatoloji uzmanıdır, Osman Müftüoğlu dahili uzmandır, diyetisyen değildir. Bugün gelinen durum diyetisyenleri rencide edici bir durumdur. Beslenmeyi öğrendim diyen beslenme uzmanı olamaz." Son vaziyetler budur! Eyy başlık sen nelere kadirsin. Sonunda birileri çıkıp da zayıflama uğruna insanların sağlıklarıyla oynanmasına dur diyebilecek mi? Hadi lütfen tüm diyetzedeler... Sizleri sessiz kalmamaya davet ediyorum!!! Bana başınızdan geçenleri aktarın. Ben de Türkiye Diyetisyenler Derneği ile işbirliği içine girip yazılarımın devamını getireyim. Hadi hodri meydan yaniiii!!!
|
