  |
|
Dikiş ancak ligde tutar
 Sezon başı Fenerbahçe'nin hassas bir kadro yapısına sahip olduğunu, bilhassa Daum'un sistemi ve kafasındaki 11'le Şampiyonlar Ligi'nde başarının mümkün olamayacağını yazdım. Bu görüş için de işi çok bilmeye gerek yok. Günümüz futbolunun istediği temel ilkeler var: Kolektif uyumla topa mümkün olduğunca sahip olmak, rakip ataklarda ileride başlayıp ortada devam eden etkili takım presi uygulamak, sınırsız enerjiyle yüksek tempoda devamlılık sağlamak.
Bu önemli ilkelerden hiçbiri Fenerbahçe'de yok. Tempo düşük. Orta sahada Aurelio'dan başka kesici yok. Organizasyon yetersiz. Basit top kayıpları fazla.
Pazar günü müthiş bir maç izledim: Manchester United-Arsenal. Ondan sonra da Fenerbahçe-Sakarya. İşte Manchester'da yenen 6 golün çok açık göstergesi.
Şimdi soracak olanlar vardır, "Madem Avrupalı güçlü rakiplerle Fenerbahçe arasında bu kadar fark var, Daum'u neden bu kadar eleştiriyorsun?" diye.. Takımlar arası güç farklılığı vardır. Ama çareler de tükenmez. Ben Şampiyonlar Ligi'nin reçetesini maçlar start almadan önermiştim. 4-3-1-2 sisteminde orta sahada Deniz- Serkan-Aurelio... Bu üçlüyle orta alanda savaşacaksın. Hem ileriye destek vereceksin hem de defans bloğunla yakın bağlantı kuracaksın.
Üçlünün önünde bugünkü haliyle değil, fizik açıdan iyi hazırlanmış Alex serbest rolde olacak. İleride Nobre- Van Hooijdonk-Tuncay üçlüsünden ikisi tercih edilecek. Daum'un Tuncay ve Serhat'lı kendi sistemindeki klasik kadroda zaten kolektif uyum yok. Serkan-Deniz-Aurelio üçlüsünde organizasyon sıkıntısı çekilse de hiç olmazsa pres etkinliğiyle yüksek tempo sağlanırdı. En canlı örnek Lyon maçı... Daum, orta sahada Deniz'i Aurelio'nun yanında görevlendirdi. İlk yarı kora kor geçti. İkinci yarı Deniz çıkınca neler olduğunu herkes gördü.
Alex yürüyor
Daum ayrıca elindeki yetenekleri fizik açıdan hazır hale getiremiyor. Alex yürüyerek oynuyor. Bu genç yetenek örneğin Manchester United'a transfer olsaydı, çok çalışır, forma kapmak için her şeyini ortaya koyar, güçlenirdi. Zaten orada düzene uyma mecburiyeti var. Alex'i bugünkü haliyle Ferguson, bırakın kadroya, idmana bile almazdı. Fabiano da yetenekli. Futbol kumaşı iyi. Ama o da güçsüz. Bu yüzden randıman alınamıyor.
Daum, kalitesi, temposu düşük ligimizde bir dikiş tutturmuş gidiyor. Bireysel becerili oyuncuların sahneye çıkacak fırsatı bulmaları, duran toplar ve de şans faktörü zirveye oynamaya yetiyor. Gerisi de hayal olup gidiyor.
|
