AKP Grubu'ndan çıkan mesaj
İktidar partisinin Meclis ve Grup Başkanvekilliği seçim sonuçları, milletvekillerinin parti yönetimine önemli mesajlarını içeriyor. Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, dün saat 02.00'ye kadar süren seçim, milletvekillerinin de vurguladığı gibi demokratik bir şekilde gerçekleşti. Geçmiş seçimde olduğu gibi, Genel Merkez yönetiminin açıktan herhangi bir etkisi söz konusu olmadı. Oysa, daha önce yapılan açıklamalar, özellikle grup yönetimi oluşurken, bazı isimler konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da tercihlerinin bulunabileceği noktasındaydı. Hatta, Başbakan Yardımcıları Abdüllatif Şener ve Mehmet Ali Şahin ile Genel Başkan Vekili Dengir Mir Fırat'ın grup başkanvekilliklerine kaydırılacağı iddiaları yer alıyordu. Meclis grup yönetimi seçiminin, kabine değişikliğine endeksli olmadığı ortaya çıktı. Bir gün önce milletvekilleri arasında yapılan nabız yoklaması doğrultusunda, isteyen aday oldu ve yarış demokratik bir şekilde son buldu. Seçimlerden çıkan mesajlara gelince... AKP milletvekilleri, geçen iki yıllık süre içinde birçok kanunun çıkması için çaba gösteren grup başkanvekillerine teveccühü esirgemedi. Yarışa 13 milletvekili girerken, Haluk İpek dışında kalan diğer 4 grup başkanvekilini yeniden göreve getirdi. Onların iki yıl süresince, CHP ile de iyi bir diyalog içine girip AB uyumu başta olmak üzere bir çok zor yasanın TBMM'den süratle çıkması için gösterdikleri çabayı, kendilerini yeniden göreve getirerek alkışladı. Ayrıca, grup yönetiminde, AKP'nin koalisyon yapısındaki dengelerinin, milletvekilleri tarafından devamının istendiği de ortaya konuldu. Grup yönetimine Haluk İpek'in yerine Prof. Dr. İrfan Gündüz'ün seçilmesiyle başka bir mesaj daha verildi. İlahiyat profesörü olan ve laik görüşleri ile tanınan, milletvekilleri ile dostane ilişki kuran Prof. Gündüz, partinin Kızılcahamam kampında, hükümet ve parti yönetimine dönük eleştirileri açıkça ve cesaretle dile getirenlerden biri olmuştu. AKP Grubu, Prof. Gündüz'ü grup başkanvekilliğine getirirken, parti yönetiminin bazı yanlışlarına fren koyabilecek isimlerin de yönetimde olmasını tercih ettiğini gösteriyordu.
Muhalife destek Bunun en iyi yansıması da Meclis Başkanvekilliği seçiminde ortaya çıktı. AKP, Meclis Başkanvekilliği oylamasında da "mevcutları değiştirmeden yola devam" kararını sergiledi. Ancak, 7 milletvekilinin yarıştığı bu seçimde Sadık Yakut'u üç tur sonunda tekrar Meclis Başkanvekilliğine getirerek, şu mesajı veriyordu: "Aramızda farklı seslerin de olmasını istiyorum..." Nitekim Sadık Yakut, DEP milletvekillerini kabul edip görüştüğü için Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e karş yayınlanan sert bildiriye imza koyanların başnda geliyordu. Bu tavrından dolayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da tepkisini çekmişti. Erdoğan, grup toplantısında Yakut'un da arasında bulunduğu 10 milletvekiline yayınladıkları bildiriden çok daha sert bir şekilde yanıt vermiş ve "Siz kim oluyorsunuz?" demeye getirmişti. Bu durum milletvekilleri arasında Yakut için, "Erdoğan kendisini çizdi, bir daha Meclis Başkanvekili seçilmesi zor" yorumlarına neden olmuştu. Ancak dün saat 02.00'ye kadar devam eden yarış sonucunda milletvekilleri tercihlerini Atilla Koç yerine, muhalif ses olan Sadık Yakut'tan yana koydu. Şunun da altını çizmek gerekir ki, parti yönetimi de demokratik davranış gösterip, milletvekillerinin tercihine ket vurmadı.
Kabineye yansıması Bu seçimin kabineye dönük mesajlarına değinecek olursak... Parti yöneticilerinden birinin dün vurguladığı gibi, milletvekilleri, çalışanları ödüllendirirken, bu aşamada radikal de- ğişimden yana olmadığını da açıkça gösterdi. Dolayısıyla, 17 Aralık'taki AB zirvesi sonrası gerçekleşmesi beklenen kabine değişiminde de fazla sayıda bakanın yerinden olacağı söylenemez. Sonuç olarak, dünkü seçimlerle merkeze yerleştirme kararlılığının sergileyen AKP'de vefa galip gelirken, parti içi muhalefete de muvafakat verildi.
|