kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Atina 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

Çanakkale ve Milliyet'sizlik özlemi

Milliyet, zorunlu 'irtica-savma hizmetleri' çerçevesinde dünümüzü ihya etti: -Gelibolu turlarında, Çanakkale Zaferi'ni Atatürk'ü anmadan, hurafelere dayandırarak anlatan 'rehberler'e karşı denetim geliyor.
Dindarlara milli zaferlerle övünmeyi bile yasaklıyor muyuz? Yoksa, pek çok dindarın milli duygularını zayıflatan 28 Şubat'ın yeni bir uyarlaması mı geliyor?
Harika değil mi?. Düşmanın 90 yıl önce başaramadığını yaparak Laik Çanakkaleciler ve dinci Çanakkaleciler diye bölünüp boğazlaşmaya, uyanık gazeteci nöbetiyle de çanak tutuyoruz!
Bir kere haber bol çürüklü bir metin.. Fakat nasılsa dinsel magazin en azından cinsel magazin kadar ilgi çekiyor; manşeti çek, gerisini düşünme! Hele işin içinde 'Atatürk karşıtlığı' varsa, malzemenin tadına doyum olur mu?
Haberin elbette doğru yanları var.. Dinci gericiliğin ne hurafeler uydurulabileceği sır değil. Ayrıca bazı dincilere göre Atatürk'le uğraşmak adeta bir numaralı ibadet olduğu için ne palavralar sıkıldığını kestirebilirim.. Laikçi gericiliğin de nasıl bir meslek olduğunu bildiğim için tepkilerini tahmin edebilirim.
Ancak bu gerçeklikler Milliyet'in haberini özürlü olmaktan çıkartamıyor.
Onbeş yıl önce TRT'de yayınlanan dört bölümlük belgesel dramayı yazarken araştırdığım için ortalama gazeteciden fazla bildiğim Çanakkale savaşları etrafında hurafe ile gerçeği sadece dinciler karıştırmakla kalmıyor, karşı dinci Milliyet de aynı tuzağa düşüyor.
Verdiği hurafe örneklerinden birine bakalım: -İngiliz askerlerini bir bulut içine alıp götürdü..
İlk bakışta tam bir 'dinci palavra' değil mi? Oysa Gelibolu savaşları sırasında nasıl olduğu açıklanamaz şekilde bir İngiliz taburunun ortadan kaybolduğu tarihi gerçektir.
Henüz bilimsel bir izahı yapılamayan bu olayı, ilahi bir tecelli saymak için Atatürk düşmanı, laikliğin başbelası aşırı dinci kimlik şart değil; sıradan bir Müslüman olmak da yetebilir..
Laik gericilerin hurafe sayacağı ayniyle yaşanmış Seyit Çavuş gibi başka gerçekler de var:
Yaklaşık ikiyüzelli kiloluk gülleyi tek başına kaldırıp namlu ağzına süren bu yiğit Anadolu delikanlısının hikayesi de aynı mantığa göre su katılmamış bir 'dinci martavalı'dır. Oysa bu çavuş savaş sonrasında bırakın o gülleyi bir yerden bir yere taşımayı, kımıldatmakta zorlanmıştır. Kaldı ki sağlıklı bir laik kişi olmak için, bu tür vakaları ille de mucize veya keramet gibi fevkaladelik saymak şart değil. İnsanoğlunun yoğunlaştığı zaman akıl almaz biçimde kendini aşabileceğine hükmederek de maddeciliğinizi koruyabilir, maneviyatı inkar edebilirsiniz.
Oysa şimdi yaptığımız, 'Geçilmez Çanakkale'yi iç düşmanlığa geçit kılmaktır!
Dün müthiş bir dirençle püskürtülen düşman şimdi kıs kıs gülüyordur
-Bundan sonra Türklerden bir şeyler almak için savaşmamıza gerek yok; onlar laikçi-dinci diye birbirlerini yerken istediğimizi koparırız!
Öz destanı üzerinde kutuplaşarak boğazlaşan başka bir toplum tarihte var mıdır?

***

Milliyet acaba bu dindarların Çanakkale'ye rağbetinin altında hayati bir 'milliyet meyli' yattığını görebiliyor mu?.. Yoksa 28 Şubat'la birlikte devletin dışladığı nice dindarın 'milliyet' yoksunu hale gelmesinden mutlu bir Milliyet'imiz mi var? Hatta bu insanların Arap dünyasında değil de Türkiye'de destansı dayanak aramasından rahatsızlık duyan bir Milliyet?!
-Efendim dinciler burayı Anıtkabir'e alternatif yapmak istiyor..
Bu laf, Anıtkabir'i Çanakkale'ye seçenek yapmak demek değil midir?.
Siz Anıtkabir'i laiklik dininin kıblesi olarak mı görüyorsunuz da, sivri akıllı bir kısım dincinin bunu bozmasından yakınıyorsunuz?

***

Yıllar önce çoluk-çocuğu Çanakkale destanını yerinde görüp tanımaya götürürken oğlum ve yeğenim sıkı bir metalci kaseti teybe koymamı istemişlerdi.
Biraz kızmıştım tabii.. Çanakkale savaşlarının yapıldığı alana, saldırganların torunlarının metalik ezgileriyle mi gidecektik?
Savaş alanlarında çocuklara rehberlik ederken de bu kaset konusunu fena istismar ettim; öz oğluma ve yeğenime ikide bir 'sizinkiler oradan saldırdı, bizimkiler buradan püskürttü' deyip durdum. O zaman benim yaptığım her şeye rağmen şakaydı ama şimdi Çanakkale'de yaşanan çok çok acı bir gerçek:
Dincisi ve laikçisi ile sefil bir savaş bu.. Türkiye'nin hiçbir gerçek düşmanına diş geçiremeyen zavallılarımız orada cephe tutmuşlar..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Varlıkları yokluklarından beter   / 16-08-2004
 PKK ne yapacağını biliyor, ya siz?   / 13-08-2004
 Taziyenin püskülleri   / 12-08-2004
 AB'den sonsuz keşişleme   / 10-08-2004
 Çanakkale ve Milliyet'sizlik özlemi   / 09-08-2004
 El bombası ile atom   / 06-08-2004
 Vicdan güvenliği   / 05-08-2004
 Erciyes'ten iri yalan Hürriyet'i   / 03-08-2004
 'Oldum bağırsak veremi'   / 02-08-2004
 Bir demet cilve   / 30-07-2004
ERDAL ŞAFAK
Türkiye fotoğrafı
İstanbul Büyükşehir Belediyesi de,...
AHMET HAKAN COŞKUN
Hariçten gazel
Ey hükümet yetkilileri!
Biliyorum...
HINCAL ULUÇ
İlkler olimpiyatı.. Zaferler.. Fiyaskolar..
Atina...
Açlık grevine karşı barbekü partisi
İsrail'de tutuklu Filistinli mahkumlar, açlık grevi başlattı.
Dokuz canlı Chavez
4 yılda bir darbe, bir de referandum atlatan Venezüela Devlet Başkanı...
Sergen Aslan'a
Sergen Aslan'a
"Sağ gözümü kapatsam, sol ayağımı kullanmasam bile oynarım" diyen...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.