'Evet'çiler ileriyi gördü

Çok merak ediyorum.. KKTC'deki 'hayırcılar' hâlâ hayırcı mı? AB Komisyonu'nun, Kuzey Kıbrıs'a tecridi kaldırma kararını okurken bu sorunun yanıtını düşündüm..
Hâlâ direniyorlar mıdır?
Şöyle bir düşünün.. Türkiye, Kıbrıs konusundaki korkularını yenmese KKTC şimdi ne halde olurdu?
Yüzüne dönüp bakan olur muydu? KKTC Başbakanı Talat Avrupa'ya, ABD'ye gidip derdini anlatabilir miydi?
Demek ki evet diyenler hain değilmiş.. Demek ki evet diyenler vatanlarını daha çok seviyormuş..
Sonuç ortada.. İsteyen AB ülkesi, KKTC ile doğrudan ticaret yapabilecek..
Peki KKTC'nin satacak malı var mı? Şimdilik yok.. Ama bu karar KKTC'ye yatırımların başlamasına neden olacaktır.. Yeni iş kapıları açılacak, Kıbrıslı gençler artık Ada'yı terk etmek zorunda kalmayacaklar..
AB Konseyi pazartesi günü de 259 milyon Euro'luk yardımı onaylayacak..
Yardım Rumlar üzerinden değil, doğrudan Kuzey'de açılacak temsil bürolarıyla sağlanacak..
Belki ilk bakışta 'Bunların fazla önemi yok, sembolik değeri var' denilebilir.. Ama şunu unutmayalım.. AB, bu kararıyla KKTC'yi yatırım yapılabilir ülke ilan etti..
Ticaret yapabilirsiniz demek, yatırım da yapabilirsiniz demektir..
AB, Kuzey'de yaşayanlarla Güney'de yaşayanlar arasındaki uçurum kalkmadan, kalıcı barış olmayacağını kabul etti..
Bizim de istediğimiz bu değil miydi?
Bir süre sonra uçak seferleri de başlarsa KKTC de turist çeken ülkeler arasına girmez mi?
Hep söylenen şuydu: "Türkler'le Rumlar birleşirse, zengin fakiri ezer. Türkler bir süre sonra Rumlar'ın yanında çalışır konuma düşer. Çünkü 30 yıldır onlar dünyaya açıktı, Türkler'e ambargo uygulandı. Ambargo uygulanmasaydı Kuzey de Güney gibi olurdu. Arada bugünkü uçurum olmazdı. Önce bu eşitsizlik giderilsin."
Hayırcılar bunu savunmadılar mı?
İşte tecrit kalkıyor.. 250 bin nüfuslu Ada sırtüstü yatmazsa, kısa sürede önemli mesafe kat edebilir..
KKTC hükümetinin kolları hemen sıvaması gerekir.. Yatırımcılara her türlü kolaylığı sunmalı ki, o topraklar cazip hale gelsin..
KKTC artık sadece yardımla ayakta kalmamalı.. Gerekli reformları yaparak, kurumlarını işlevsel hale getirerek AB'ye uyum sağlamaya başlamalı..
İnanıyorum ki, Kuzey'de bir referandum daha yapılsa, daha büyük oranda 'evet' oyu çıkar..
Çünkü hayırcıların büyük bölümünün de korkularını yendiğini düşünüyorum.. Hele Rumlar da psikolojik baskıyı aşarlarsa, bilinçaltındaki düşmanlığı bir kenara bırakıp Türkler'le ticarete başlarlarsa, Kuzey imrenilecek konuma gelir..
Şimdi birileri çıkıp şunu söyleyebilir: Rumlar 'hayır' oyu vermeseydi, bu gelişmeler yaşanmazdı.. Onlar da 'evet' deseydi Güney, Kuzey'i yutardı..
O zaman teşekkürler Papadopulos.. KKTC'yi AB'ye açtığın için..