Türkiye önemli bir ev sahipliği yaparak dünyanın gündemine oturacak. Ancak basit hesap mantığıyla turizm açısından tanınacağız, çok turist gelecek yollu düşünmek bu aşamada doğru değil. Zira NATO zirvesinden sonra Türkiye'yi bölgede çok çetin pazarlıklar, etkileşimler bekliyor olacak. Yani Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) bu toplantıdan sonra kıpırda- maya başlayacak. Irak'taki gelişmelerin Kuzey Irak-İsrail bağlamındaki gelişmeler, Arz- Mevud'ta Yahudi yatırımları ve ABD'nin sessizliği, Filistin'deki karışıklıkların Arap alemi ile birlikte harekete geçmesi, Rusya'nın bölgede etkin hale gelmek için Kafkasya adımları ve Boğazlar sorununun yeniden gündeme gelecek. İç sorunları ve sıkıntıları gittikçe azalan Türkiye'yi daha stratejik ve daha büyük dış problemler karşılayacak. Avrupa Birliği süreci ve Doğu- Batı Enerji Koridoru olma teşebbüsü gelişmiş ülkeler nezdinde Türkiye'yi sürekli gündemde tutacakken, G-8 zirvesine demokratik ortak olarak katılarak BOP ve Afrika coğrafyasında adımlar atmak isteyen Türkiye ABD, İsrail ve Arap dünyası üçgeninin içine düşecek. ABD Sea Island'da, 'demokratik ortak' sıfatı alan Türkiye, bir nevi bölgede jandarma statüsüyle cephenin önüne sürülmek istenecektir. Bu durum Araplar'ı rahatsız edecek ve İsrail-Filistin'de, Kuzey Irak'ta hedefine daha da yakınlaşacaktır. Özetle; NATO sonrası Türkiye'yi bölgede ciddi sorumluluklar bekleyecek. ABD'nin dağıttığı Irak ve dağıtacağı diğer ülkeler Demokratik Ortak Türkiye'nin kucağına itilecek. Belki de AB'den gün almamıza rağmen, bölgede B planı böylece kendiliğinden devreye girecektir.
