|
 |
 |
 |
Güneş sermayenizi boş yere harcamayın
Dünyanın önde gelen dermakozmetik markası Vichy, 2000 yılından bu yana Güneşten Korunma Merkezleri ile toplumu güneşin zararları etkilerine karşı bilinçlendiriyor, güneş sermayesinin iyi kullanılması yönünde uyarıyor.
Güzellik, kadınlar için vazgeçilmez bir kavram... Öyle ki bu uğurda bıçak altına yatıyor ve hiçbir harcamadan da kaçınmıyorlar. Eskiye göre değişen bir şey var ki, artık kadınlar satın aldıkları ürünlerin kendilerini güzelleştirmesinden çok, sağlık açısından ciltlerine zararlı olup olmadığına dikkat ediyor. Kısacası kadınlar makyajdan önce cilt bakımına önem veriyor. Ve tabii güneşin zararlı ışınlarından korunmaya... İçinde bulunan sağlık aktifleri nedeniyle dermakozmetik bir marka olarak sınıflandırılan Vichy, güneşte kalma davranışlarını değiştirmek ve riskleri azaltmak için Güneşten Korunma Merkezleri faaliyetleri çerçevesinde toplumu güneşin zararlarına karşı bilinçlendirme çalışmaları gerçekleştiriyor. 2000 yılından bu yana çeşitli illerde hizmet veren ve ürün satış amacı taşımayan bu merkezlerde, eczacılar ve dermatologların etkin işbirliği ile yapılıyor. Çalışmalar eczanelerde olabildiği gibi, kimi zaman büyük meydanlarda kurulan halka açık çadırlarda da yapılabiliyor. Ziyaretçilerin ciltlerine, özel aletlerle analiz yapılarak cilt fototipleri belirleniyor, buna göre güneşin ciltlerinde oluşturabileceği zararlar hakkında bilgi veriliyor ve tavsiyelerde bulunuluyor.
Önce Çocuklar Ve Gençler
Vichy, güneşten en çok zarar gören çocuklara yönelik olarak çeşitli projeler gerçekleştiriyor. Vichy Ürün Müdürü Neslihan Üner, güneşin zararlı etkilerinden korunma yollarını çocuklara anlatmak için beş ilkokula gidip, öğrencilere, oyunlarla dermatolog eşliğinde güneşten korunma yöntemlerini anlattıklarını belirtiyor. Üner, çeşitli sahil şehirlerinde ve İstanbul'da çadırda hizmet veren Vichy Güneşten Korunma Merkezleri'nin, bu yıl tıra dönüştürüldüğünü söylüyor ve şöyle devam ediyor: "Yeni tırımızla, öncelikle güneşin zararlı etkileri karşısında vurdum duymaz olan üniversite öğrencilerine gittik. Onları bilinçlendirelim ki yeni nesiller de  bu konuda bilinçli yetişsin istedik. Yüzlerce kişiye cilt analizi yaptık ve korunma yöntemlerini anlattık. Avrupa'da yüksek faktörlü güneş ürünlerinin tercih edildiğini, düşük faktörlü ürünlerin neredeyse hiç satılmadığını açıklayan Üner şunları söylüyor: "Türkiye'de güneşten yeteri kadar koruma sağlamayan düşük faktörlü ürünler çok satıyor. 26 ilde insanlara bir anket yaptırdık ve sonucunda güneş lekesi problemlerinin çok yüksek olduğunu gördük. Biz de şu zihniyet var: "Zaten 1 hafta tatile gidiyorum, niye korunayım ki!" oysa bu çok yanlış. Güneş cilde inanılmaz zarar veren bir faktör, hatta cilt kırışıklıklarının oluşma nedeninin yüzde 80'ini güneş oluşturuyor. Güneş aynı zamanda cilt kanserine de neden oluyor." Canlılık kazanmak için güneşe ihtiyacımız var. Ancak, güneş ışınları enerji bakımından öyle zengin ki çok az bir miktarı bile yeterli oluyor.
Zararın Telafisi Yok
Güneşte aşırı kalınması durumunda, güneş ışınları deri için tehlike oluşturmaya başlıyor. Üstelik bu zararların telafisi yok. Güneşin zararlı etkilerine karşı koymak için, cildimiz, güneşte fazla kalmanın yol açtığı bozulmalara karşı bir dizi doğal savunma ve kendini onarım mekanizmasına sahip. Bu savunma sistemlerinin tümüne Güneş Sermayesi deniyor. Bu sermayenin bir eşi bulunmuyor ve herkesin kendine özgü bir güneş sermayesi var. Güneş sermayesi ergenlikten önce olgunlaşmıyor. Bir daha da yenilenmiyor. Güneş yanığı 3 günde geçiyor. Ama deri bunu hayatı boyunca unutmuyor. Ayrıca Güneş Sermayesi'nin yarısı 18 yaşında kaybediliyor. Bu nedenle özellikle çocukların güneşten çok iyi korunması gerekiyor.
AYSUN ÖZ Fotoğraf: Korkut Kalaycı
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
