kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Çelmenin adresi

AB'nin Türkiye için kader zirvesine 6 ay var ama "tarih" konusu şimdiden papatya falına döndü. Koparılan her taç yaprakla bir senaryo üretiliyor.
Elbette herkesin umudu, zirveden "Kriterler tamam, müzakereler başlasın" kararı çıkması..
İkinci tahmin -Ankara'da ağırlık kazanmaya başladı- "evet" denilmesi, ancak müzakerelerin 15 Mart 2005'te başlamasına dayalı.
"Evet" denilip, refomların uygulamadaki eksikliklerinin tamamlanması için en az 6 ay bekleme sürecine girileceğini iddia eden de az değil.
Daha karamsarlar ise "İyi yoldasınız ama tarih vermek için şunları şunları da yerine getirmelisiniz" diyerek yeni bahanelerle kararın bir kez daha ertelenmesini bekliyor.
Eski Başbakan Mesut Yılmaz'ın da bir senaryosu var.
Yılmaz, biliyorsunuz, siyasete veda ettiği 2003 Aralık'ından bu yana zamanını Türkiye'nin AB davasına harcıyor. Tek kişilik sivil toplum örgütü gibi. Avrupa'da 1.5 yılda 50'yi aşkın toplantıya katıldı. Almanya'da Ruhr ve Bochum üniversitelerinde ders verdi. Son olarak geçen hafta "Türkiye ve AB" adlı Almanca kitabı yayınlandı. Yaz boyunca 3 toplantıya daha katılacak, sonra Aralık zirvesine kadar Avrupa'da kamp kuracak Yılmaz'la, Beykoz Konakları'ndaki ofisinde biraraya geldik.
"AB aslında Türkiye'yi değil, Avrupa'nın kimliğini tartışıyor" diyen Yılmaz'a göre, zirvede müzakerelerin 2005 sonu ya da 2006 başında açılması kararı çıkması mümkün.
İtiraz ettik: "2002'deki zirvede, 2004 sonuna kadar kriterler yerine getirilirse müzakerelerin geciktirilmeden başlatılması kararı çıkmıştı. Ve özellikle vurgulanmıştı: Yeni erteleme olmayacak."
Hak verdi; "Sanmıyorum ama inşallah 2005 başında müzakerelerin başlatılması kararı çıkar" dedi, ekledi: "Ancak hangi tarih verilirse verilsin, bizi süründürecekler. Çünkü kafalarındaki takvim Türkiye'yi 2010'ların ortasında almak. O takvimi tutturmak için, müzakerelerin herhangi bir sürecini uzattıkça uzatacaklar.."

Chirac niye değişti?
Türkiye'ye çelmenin, Avusturya'dan, Alman Hıristiyan Demokratlar'dan, Rumlar'dan veya AB fonlarından pay kaptırmak istemeyen yeni üyelerden geleceği kanısı yaygın.
Yılmaz ise Fransa'dan çekiniyor. Onu iktidardaki sağ parti ve ortaklarının söylemlerinden çok Cumhurbaşkanı Jacques Chirac kaygılandırıyor: "Üç yıl öncesine kadar AB'de en sağlam sözcümüz olan Chirac şimdi sıcak değil. Demeçleri kaçamak, cevapları baştan savma..."
Perde arkası bilgi: "Chirac'ın tutumu Ecevit'in helikopter ihalesinde Fransa'yı safdışı bırakmasıyla değişmeye başladı..."
Yılmaz'ı düşündüren bir nokta da, kendi ifadesiyle "Sağlam duran" Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in Avrupa Parlamentosu seçimlerindeki ağır yenilgiden sonra baskılara dayanıp dayanamayacağı...
Umudu Hıristiyan Demokratlar'ın liderleri Angela Merkel ile Edmund Stoiber'in sözlerini tutmaları: "Bana, Türkiye'ye özel statü formülünde sonuna kadar direneceklerini, ancak zirveden tam üyelik görüşmelerinin başlatılması kararı çıkarsa bunun kendilerini de bağlayacağını söylediler.."
Yılmaz, geçenlerde bir TV'de siyasetle ilgisi sorulunca, "Mutlaka geri dönmek, hesaplaşmak gibi hırsım yok. Ama yarın şartların neyi getireceği belli olmaz" demişti. Tabii bu da "Siyasete dönüş sinyali" olarak algılanmıştı.
Sohbetin bir yerine bunu da sıkıştırıp sorduk, güldü: "Ben o sözleri kulağıma gelen '20 yıllık birikimini bir kalemde silip, bencil, tüketici, toplumdan soyutlanmış bir hayata geçti. Gününü gün edip, hayatın tadını çıkarıyor' eleştirilerine cevap olarak söyledim. Yoksa siyasete dönmeye asla niyetim yok..."
Sevenlerine ve de sevmeyenlerine duyurulur.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 DEHAP'ın hesabı ne?   / 18-06-2004
 Çelmenin adresi   / 17-06-2004
 Bir canın ardından   / 16-06-2004
 Temelsiz kaygılar   / 15-06-2004
 Zana'dan Karayalçın'a   / 14-06-2004
 İslam'ın İstanbul randevusu   / 13-06-2004
 Diyarbakır sınavı   / 12-06-2004
 Mafya dışı fidyeciler   / 11-06-2004
 Mayın kalmadı   / 10-06-2004
 İçeriden mi, dışarıdan mı?   / 09-06-2004
ERDAL ŞAFAK
Tarihi sınav
CHP'yi, özellikle de Genel Başkan Deniz...
MANSUR FORUTAN
Ver gitsin, ne fark eder!
Yirmi yıl önceki Avrupa...
MEHMET BARLAS
Fonksiyonel gazeteciliği eklerden içeriye...
ALİ KIRCA
Ey dedemin oğlu, oğlumun dedesi...
Hayat, akıp giden bir...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Hayatı ciddiye almak!
GEÇEN hafta sonu Paris'te "çok...
REFİK DURBAŞ
Hayvanları koruma sorunu
Bir hayvansever olarak, Hayvan...
SAVAŞ AY
Cumbadan rumbaya bilahare Reyna'ya
KANIMA muhabirlik...
HINCAL ULUÇ
Bir daha alkış, Hüsnü!..
Cumhurbaşkanlığı Senfoni...
Memo kalmalı
Memo kalmalı
NBA şampiyonu Detroit Pistons, şehirde taraftarlarıyla bütünleşti.
Çizme buz kesti
Çizme buz kesti
İlk yarı Cassano ile öne geçen İtalya, bitime 5 dakika kala...
'AB yapılanları bilmiyor'
'AB yapılanları bilmiyor'
AB'nin Türkiye'de yapılan reformlardan haberdar olmadığını söyleyen...
Şehit babası: DEP'lilerin taziyelerine sevindik
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesinde PKK/Kongra Gel'in...
NATO'ya tankerle saldıracaklardı
NATO'ya tankerle saldıracaklardı
Benzin tankeriyle NATO Vadisi'ne dalıp eylem yapma hazırlığında olan...
NATO'ya karşı büyük buluşma
NATO'ya karşı büyük buluşma
KAMU Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türkiye...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.