kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

AB'nin imparatorluğa dönüşümü

Avrupa'nın ciddi düşünürleri büyüyen AB'nin geleceğini derinlemesine tartışıyorlar. Tabii bu büyüme tartışmanın tek sebebi değil, daha çok vesilesi..
Maksat tarihin bu en karmaşık ve en iddialı uluslar-üstü deneyinin nereye varacağını kestirmek.
Bizde böyle bir fikri ve ilmi tartışma iklimi yok, siyah ve beyaz var.
Bir tarafta, Türk insanına 'AB cennet kağıdı' pazarlayan 'halaskar-tüccar' zümresi, öbür tarafta Avrupa cehennemine karşı halka vaaz veren 'kuvva-i irşat' taifesi.. İlk kadronun biniti aşağılık duygusu, ikincisininki de satılmışlık kaygısı.. Birinci cephe ağzının suyunu akıtarak hasret ve hasetle büyümeyi izliyor, ikinci cephe de Türkiye'nin üyeliğinin hala tartışılmasından teselli bularak genişlemeye burun kıvırıyor.
Pek iltifata mahzar bir tavır olmamakla beraber, ya düşmanlık-ya hayranlık karşıtlığını aşarak konuyu özgürce tartışmayı zorlamak şart.
Sahi ne olacak AB'nin geleceği? Tahminimi kestirmeden belirteyim: Birlik kaçınılmaz biçimde kendi ordusunu kuracak, bu da onu tipik imparatorluk sürecine sokacak. Yeni yüzyılın imparatorluk modeline dönüşmek AB'nin ömrünü kısaltacak..
Bu tahmin iki gerekçeye dayanıyor:
1) Batı uygarlığının yarattığı resmi sistemlerin ahlaksızlığa sonuna kadar açık oluşu.. Batı, bu kültür yapısıyla milliyet ve din taassubunu tamamen aşabilir ama yaratıcı birey bencilliğinin sapkın yönelimlerini tasfiye edemez. Çünkü bu kültürde 'kendisi için tiksinti verici olanı başkaları için isteyebilmek' vardır.
Susturucu kanıtım ABD ve İngiliz askerlerinin Irak'taki işkenceciliğidir.
Bu kültürün ürettiği resmi kurumlar kendi insanlarına karşı asla yapamayacaklarını başkalarına karşı meşru sayabilmektedirler. Söz konusu işkence görüntüleri karşısında müthiş sert tepki gösteren aydınlar ile tiksintisini mırın-kırın yansıtan halk, Batı'yı temsil ve ibra etmez. Batı, Batı dışındaki uygulamaları ile insanlık terazisindedir.. Bu tartı, Asya'da Çin'de afyon savaşları ve Hindistan'da katliamlar ile, iki Amerika kıtasında Kızılderili ve Maya-Aztek bakiyelerine yönelik soykırımlar ile, Afrika kıtasında ise köleleştirme barbarlığı ile tescillidir ve şimdi de Irak'ta sürmektedir.
Batı, Batı dışındaki yüzüyle gerçektir. Kendi içindeki 'uygar görüntü' bencil bireyciliğin kurduğu ve koruduğu yapay sınırlayıcılığın ürünüdür. Batı'nın 'öteki' hakkında tek dürüst cephesini oluşturan sınırlı sayıda seçkin aydını, ne kendi resmi kurumlarını ne de bütün insanlığı evrensel esenliğe bir arpa boyu yaklaştırmaya yetmiştir.
ABD ve İngiliz askerlerinin Irak'taki icraatları, Batı'nın resmi kurumları ve sözde sivil toplum örgütleri ile bizden 'insan hakları' adına talep ettiklerinde ne kadar samimi olduğunun da kanıtıdır. Üstelik bu yansıyanlar henüz buzdağının sadece su üstünde kalan kısmı kadar bile değildir. Ayrıca, bu işlerle ilgili olarak Bush'un da, Blair'in de daha önceden haberdar edildiğine ilişkin ciddi kuşkular vardır. Muhtemeldir ki, ileride ABD ve İngiliz askerlerinin Irak'lı mağdurlara cinsel tecavüzlerinin ve uyguladıkları sapık işkencelerin film- leri de ortaya çıkacaktır. Belki bu filmlerden bazıları daha şimdiden bir kısım şahin yetkililerin kokain partilerinde 'sürpriz paket' olarak ortaya konup doyasıya seyredilmiştir bile!
'Hadi canım sen de' diyenler biraz sabretsinler.
2) AB'nin imparatorluklaşma süreci ile beraber birliğin ömrünü kısaltacak olan bir etken deşimdiki sorunlu ve sermaye güdümlü haliyle de dahi- demokrasidir. En yeni modeliyle dahi imparatorluk vizyonu, kaçınılmaz biçimde AB'yi ABD tipi vahşi çıkarcı yayılmaya yönlendirecektir ki, esasen bu tutku büyük Avrupa devletlerinin derin vadilerinde 'Yeni Roma' saplantısı şeklinde kök salmış bulunuyor.
Özetle, ne şimdiki ABD imparatorluğu, ne de daha ileri bir model sayabileceğimiz yarınki AB imparatorluğu uzun ömürlü olamayacak.. Çünkü bu sistemlerde lobiler, birimler, kurumlar ve demokratik kuvvetler arası stratejik görüş ayrılıklarına ve çıkar çekişmelerine nokta koyup kesin karar verecek 'imparator' hazretlerinin yeri boştur.
Şimdiki kalitesiyle dahi demokrasi, 'imparator' etkinliğinde başkan veya başbakan seçilmesine imkan bırakmaz.
21. yüzyıl model imparatorluğa dönüşümün miladı özel ordunun teşkilidir.
Bu da AB deneyinde sonun başlangıcı olacaktır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Zamane yiğitliğinin onda dokuzu içeride kükremek   / 13-05-2004
 Hürriyet türü örnek yasak   / 11-05-2004
 İmam hatipler, kızlar ve Atatürk   / 10-05-2004
 Eski takiyye yeni takiyye   / 07-05-2004
 Ermenistan için Ankara ile Bakü'yü kapıştırmak   / 06-05-2004
 Sömürgede ırzın dünü-bugünü   / 04-05-2004
 AB'nin imparatorluğa dönüşümü   / 03-05-2004
 Evlat katlinde suç ortaklığı   / 30-04-2004
 Töre ve kavram cinayetleri   / 29-04-2004
 ABD ile AB arasında beynamaz   / 27-04-2004
ERDAL ŞAFAK
Ecevit'in misyonu
Başlığa bakıp, "Memleketin onca derdi...
AHMET HAKAN COŞKUN
O mektupların yeri çöp sepetidir
Meclis Genel...
MEHMET BARLAS
Gerginliği dindirmek şimdi kurumlara düşüyor!
Amacımız...
ÖMER ÇELİK
Düşüş ve kopuş
Irak'ta ortaya çıkan işkence...
HINCAL ULUÇ
Çanakkale'yi yaşamamak eksikliktir!..
Turgut Özal...
ÖMER LÜTFİ METE
İşkencenin vazgeçilmezliği
Türkiye gibi işkence...
REFİK DURBAŞ
TCDD'nin "hat" açıklaması...
Sabah Posta Kutusu'nda 29...
SAVAŞ AY
Hiç kimse kendi dirseğini yalayamaz!..
Profesyonel...
Yarış kızışıyor
Yarış kızışıyor
Teknik direktör olarak Matthaeus ile anlaşan Demirören, Nihat...
Lucescu işini çöz başkan!
Lucescu işini çöz başkan!
Bilgili'nin dün buluştuğu 4 başkan adayı da Lucescu krizinin...
Dünyaya zeytin dalı uzatalım
Dünyaya zeytin dalı uzatalım
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'na bağlı Kültürlerarası Diyalog...
YÖK'te söz sırası Çankaya'ya geçti
YÖK'te söz sırası Çankaya'ya geçti
YÖK Tasarısı Meclis'ten, 19 saatlik maratonun sonunda AKP'nin 251...
Çalışsaydık bu kadar çok çocuk yapmazdık
Çalışsaydık bu kadar çok çocuk yapmazdık
Bismil'de mikrokredi ile iş kuran 245 kadından biri de 7 çocuk annesi...
Nostradamus'un kehaneti çıktı
Nostradamus'un kehaneti çıktı
Kehanet 2/54: Asya’da Bir Ülkenin Başına İtalyan Kadın Geçecek...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.