Araştırma Komisyonu, 648 milyon dolar zarar eden Demirbank'a el konulmasından sonra Cıngıllıoğlu'nun Ulusalbank'ın sahibi kalmasını, 'yasal olarak imkansız' buldu.
Halit Cıngıllıoğlu'nun Demirbank'a el konulduğu 6 Aralık 2000 tarihinden, Ulusalbank'ın Fon'a geçtiği 28 Şubat 2001'e kadar "bankacılık yapması" Meclis Yolsuzlukarı Araştırma Komisyonu üyelerini bile şaşırttı. Komisyonun 2003 yılı içinde Meclis'e sunduğu rapordaki ifadeler, Halit Cıngıllıoğlu'nun yaklaşık üç ay boyunca "bankacılık yapma izni olmadığı halde banka patronu olarak piyasada yer aldığını" ortaya koyuyor. Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'nun raporunda Cıngıllıoğlu'nun Ulusalbank'ına zamanında el konulmadığı da belirtildikten sonra şöyle deniyor: "6 Aralık 2000 tarihinde Halit Cıngıllıoğlu'nun hakim olduğu Demirbank'a el konulması sonucunda söz konusu şahsın sahibi olduğu diğer bir banka olan Ulusalbank'ın yönetimini elinde bulundurması yasal olarak imkansız hale gelmiştir." Komisyon bu tespitinin ardından da, yasa gereği banka kuruculuğu koşullarını yitiren Halit Cıngıllıoğlu'nun Ulusalbank'taki hisselerine el konulması gerekirken bunun zamanında yerine getirilmediğini belirterek, "Bu dönem sürecinde Ulusalbank'ta parası olan ve TMSF'ye kredi borcu bulanan Cıngıllıoğlu Ailesi'ne ait firmalar için işlem yapılmaması da Devlet Denetleme Kurulu raporunda tenkit edilmektedir. Bu işlemlere yönelik herhangi bir soruşturma yapılmadığı da anlaşılmaktadır... Bu bankaya zamanında el konulmaması hususunun araştırılması gerekmektedir" ifadesini kullanıyor. Yani Cıngıllıoğlu'nun, elinde bankacılık yapma yetkisi olmadığı halde banka işlettiği gibi bu bankadaki hesaplarını da istediği gibi yönetmesine göz yumulduğu görülüyor. Cıngıllıoğlu için bundan sonraki süreç de derin tartışmalara gebe. Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu, iki bankası Fon'a geçen ve bankacılık yapma izni olmayan Halit Cıngıllıoğlu'na Demir- Halkbank'ın nasıl satıldığını da sorguluyor.
DEMİR-HALKBANK'IN SATIŞI Raporda bu konu ile ilgili olarak ise, şu ifadeler kullanılıyor: "Halit Cıngıllıoğlu'nun 4389 sayılı Bankalar Yasası'nın 'hakkında 14. madde uyarınca işlem yapılmakta olan bir bankada doğrudan veya dolaylı olarak yüzde 10 ve daha fazla oranda veya bu oranın altında olsa dahi yönetim veya denetim kurullarına üye belirleme imtiyazı veren pay sahibi olmaması' hükmü gereğince Türkiye'de faaliyet gösteren bir bankada bankacılık lisansı alması mümkün değilken, adı geçen kişiye Demir- Halkbank'ın hisselerinin satışının etik olmadığı gibi yasa kapsamına da uygun olmadığı düşünülmektedir." Demir-Halkbank'ın satış sürecinde Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu Başkanı Vural Akışık ile Halk Bankası Genel Müdürü Emel Çabukoğlu'nun rolleri defalarca basına yansıdı. Komisyonun raporunda bu ilişki detaylı bir şekilde anlatılırken bankanın satış fiyatı konusundaki şüpheler de ortaya atılıyor. Anımsanacağı üzere bu bankayı Halit Cıngıllıoğlu ve Aydın Doğan 95 milyon dolara almıştı. Ancak DDK'nin 31 Aralık 2000 trahindeki incelemelerine göre bankanın yaklaşık değerinin 306 milyon dolar olması gerekiyor. Komisyon bu nedenle de Meclis'e verdiği raporda sorumlular hakkında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulması istiyor... SORU1 Hakkında 131 milyondolarlık 7 adet icra takibibulunan Cıngıllıoğlu'nunborcu nasıl 98 milyondolara indi?