kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

ABD ile AB arasında beynamaz

Kıbrıs'taki referandumun sonuçlandığı andan itibaren bazı aydınlarımızla siyasetçilerimizin neredeyse çocuksu denebilecek iyimser beklentilere kapılmışlıklarını ve 'öteki Batı'nın sonsuz keremi'nden hatırı sayılır hediyeler umuşlarını gözlemek insana ağır bir acı yaşatıyor. Adeta arife günü bayramlıklarını gözleyip duran sabisübyanın heyecanı içinde KKTC'deki engin cömertlik ve rastgeleciliğimizin ürünü yüzde altmış beşlik 'evet'in ödüllendirileceğine iman etmiş ne kadar önemli ve ne kadar çok zevat var?
-AB şöyle yapacak, ABD böyle edecek..
İnşallah bu 'arife coşkusu', binlerce hayal kırıklığı örneğine rağmen karşılıksız kalmaz da ben yanılırım. Kaldı ki, KKTC lehine sözü edilen açılımların onda biri gerçekleşse dahi büyük gelişme olur.
Sahiden AB şöyle, ABD böyle mi yapacak? Mesela AB, bütün o ihsan (!) ve ikram (!) kalemlerini 1 Mayıs'a kadar mı yetiştirecek? Yoksa 1 Mayıs'tan sonra Güney Kıbrıs'ın ve Yunanistan'ın alicenaplığı (!) sayesinde toplu bir Avrupai Türk muhabbeti (!) ile mi gerçekleştirecek?
ABD cephesine bakalım:
Ortalıkta uçuşan göz kamaştırıcı vaatler sırf Washington Rumlar'a kızdığı için, karşılığında bizden herhangi bir diyet istenmeden mi tahakkuk edecek?

***

Referandum sonuçlarının kesinleştiği anki iyimserliğin daha dün sabah bile yarı yarıya söndüğünü gözledik. Ancak şahsen ABD şahinliğinin KKTC için iyi şeyler (!) düşündüğünden kuşkum yok.. Derdi başından aşkın, hırsı da dünyalardan büyük bu azgın şahinliğin Kıbrıs'ın neresinde ve nasıl konuşlanacağı hususunda umut ederim ki Ankara'nın da bir miktar söz hakkı olsun.
ABD'de öğrenim gören iki değerli okurdan gelen iletilerin bazı satırlarında dünyanın ve Türkiye'nin nereye doğru yol alabileceğine ilişkin ipuçları var.
Güvenlik sebebiyle isimlerini veremeyeceğim bu okurlardan ilki feryatla başlıyor:
"Bu herifler iyice sapıttılar.. CNN de seyrettim.. Bir senatör zorunlu askerlik için konuştu, meseleyi ciddi ciddi tartıştılar.
CNN sunucusu ise bir ara 'Bu siyasi bir intihar değil mi?' diye sorunca bir kadın politikacı atıldı:
-Unutmamak lazım ki terörle savaşta görünen yakın bir son yok. Bu çok uzun yıllar alacak. Ayrıca ülkemizde çok sayıda işsiz var. Onlar için de gelir kaynağı olabilir böyle bir proje"
Herhangi bir yoruma gerek var mı? Öteki okurum da şöyle diyor: "Richard Perle (Washington'daki Şaron) açık açık bize 'AB sizin neyinize, İsrail var, gelin canlar bir olalım' diyor. Ama kısa hatta orta vadede, Türkiye'nin ne AB'den, ne de ABD'den vazgeçmesinin uygulanabilirliği yok. Eğer büyük devletle ortak olmaya çabalamak fille yatağa girmekse, birkaç ezik, çürük, kırık vermeden AB, Kıbrıs, Ortadoğu konusunda tutarlı yol izlemek, mümkün mudur? Bu bakımdan, Kıbrıs'ın kuzeyinde İsrail ve ABD'nin de çıkarına bir durum oluşması, mutlaka Türkiye'nin zararına mıdır? KKTC olmaz ya bütün dünya tarafından tanınan, bağımsız ve fakat büyük bir Amerikan-İsrail üssü barındıran bir ülke haline gelse, o durumda dahi Türkiye kaybetmiş mi olur?"
İkinci okurumun herhalde samimi olarak fikrimi öğrenmek için sorduğu soru, esasen Türkiye'yi yöneten siyaset ve bürokrasi kadrolarının nasıl ikna edilebileceğini gösteren bir anahtar.
Sahi KKTC'de bu fil ile yatağı girmemenin bir yolu var mı?
Eğer yok ise bu ilişki bizim için dünyanın sonu mu?
Acaba, Kıbrıs'ı Girit gibi büsbütün kaybetmektense, ileride bizimle kaçınılmaz bir nihai hesaplaşmaya girecek küresel çete ile işbirliği yaparak adada bir 'hukuk' sahibi olarak kalmayı ehven-i şer mi saymalı?
Hayrını-şerrini kesin biçimde tartamıyorum ama herhalde olacağı da budur..
Ne var ki buradan, KKTC'nin tanınabileceği ihtimalini çıkartmam mümkün değil.
Kıbrıs'ı bir gün tamamen yutmaktan asla vazgeçmeyecek olan irade, nihai hesaplaşma günü yaklaşırken maraza çıkarabilmek için bu tanınmamışlığı ve ada üzerindeki çok taraflı karmaşık ihtilaf durumunu özenle korumaya çalışacaktır.
Bu da Ankara'yı daha uzun bir zaman ABD ile AB arasında şaşkın gel-gitlere mahkum kılabilir, iki cami arasında beynamaz bırakabilir.
Böyle bir dem, Kıbrıs bayramının arifesi değil, olsa olsa bir felaketten kurtarılan can parçası için teselli gecesi olur.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Töre ve kavram cinayetleri   / 29-04-2004
 ABD ile AB arasında beynamaz   / 27-04-2004
 Yeniden devlet olma sınavı   / 26-04-2004
 Annan'a doğru Gazi'yi göreceksin, sakın şaşırma!   / 23-04-2004
 Vanunu günü   / 22-04-2004
 Time'ı takbih, Tayyip'i tenzih   / 20-04-2004
 Şaron'a Manavgat abdesti!   / 19-04-2004
 Hamaset ile hamakat   / 16-04-2004
 Kıbrıs üstüne öz ve kök   / 15-04-2004
 Ölüm ve ihtişam   / 13-04-2004
ERGUN BABAHAN
Unutmayın hukuk herkese lazım
Bugüne kadar otoriter kamu...
ERDAL ŞAFAK
Cesur, tutarlı ve dost
Fransız gazeteleri dün 60-70...
AHMET HAKAN COŞKUN
Tez ve antitezlerle Sabetaycılık olayı!
İttihat ve...
MEHMET BARLAS
Tarihi alaya alırsanız "Tarih Mühendisleri"...
ÖMER ÇELİK
Beraber yaşama ve laik değerler...
Küreselleşme çağında...
SAVAŞ AY
Vali Bey konusunda mutabık mıyız?
Kentin güvenliği ve...
ÖMER LÜTFİ METE
Evlat katlinde suç ortaklığı
Kızını sözde namus...
HINCAL ULUÇ
Peki ya baba?.. O kurban değil mi?..
14 yaşında bir...
İlaç gibi gelir
İlaç gibi gelir
Brezilya'nın Macaristan'ı 4-1 yendiği maçta 30 dakika oynayan Alex'i...
Kanarya gülüyor
Kanarya gülüyor
Liderlik sonrası milli maçlar da iyi geçince F.Bahçe'nin dünkü...
CHP'nin kritik kararı
CHP'nin kritik kararı
Anayasa değişiklik paketinin referanduma kalması durumunda, AB...
Ağar'dan anayasa değişikliğine destek
Ağar'dan anayasa değişikliğine destek
TÜRKİYE'NİN AB'ye uyum sürecinde çıkarması gereken 11 maddelik...
Aile meclisinde töre kararlarını kadınlar veriyor
Aile meclisinde töre kararlarını kadınlar veriyor
Aile Araştırma Kurumu'nun Güldünya T.'nin öldürülmesinin ardından...
AB Komisyonu: Liderlerin açıklamaları raporu etkilemez
Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın "Türkiye'nin AB üyeliği...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.