SABAH - Hasta yatağında bile en iyisi o

Şu an 25 Nisan 2004 - Pazar tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	Yazarlar

	Günün İçinden

	Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	Dünya

	Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

Dosyalar

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	Cumartesi

	» Aktüel Pazar

	Bilgi ve Yaşam

	Otomobil

	Sinema

	Hobi

	Çizerler

Google Arama

	Hasta yatağında bile en iyisi o
	Maradona için ne diyorlar?

Milyonların duaları Maradona'ya

Arjantin'in dünyaya hediye ettiği unutulmaz futbolcu Diego Armando Maradona kalp hastalığıyla boğuşuyor. Efsane futbolcunun yüzlerce hayranı hastane çevresinde onun için dua ediyor. Bu efsanenin ardında ikiyüzlülüğe meydan okuyan sivri dilli ve cesur bir halk çocuğunun hayat hikayesi var. Hem oynadığı kulüpleri hem de Arjantin Milli Takımı'nı ateşleyen Maradona, saha dışında yaptıklarıyla da çok konuşuldu.

***

Hasta yatağında bile en iyisi o

Tanrının sol ayağı, Armando Diego Maradona çok hasta ama efsane hiç bir şey kaybetmeden sürüyor
Armando Diego Maradona, Arjantin'in Eva Peron'dan sonra tüm dünyaya armağan ettiği bir efsane. Adına kiliseler kurulan futbol ilahı şimdi hasta ve binlerce hayranı hastanenin çevresinde iyileşmesini bekliyor. Maradona başarıları, skandalları ve açıklamalarıyla hep ilgiyi üzerinde topladı. Buenos Aires'te 7 çocuklu bir ailenin 3. çocuğu olarak 1960 yılında doğan Arjantinli daha 10 yaşında okulunu bırakıp futbola başladı. 16 yaşında birinci ligle tanışan aynı zamanda Arjantin Milli Takımı'na da çağrılan yetenekli yıldız, 1977 yılından 1994 yılına kadar milli forma altında 91 maçta 34 gol attı. Astronomik ücretler alan Maradona ilk büyük transferini Boca Juniors takımıyla anlaşarak gerçekleştirdi. Ama daha önemlisi Avrupa'ya gelmeye cesaret etti.
Barcelona'ya gelen Maradona Arjantinlilerden sonra Avrupalıları da kendisine bağladı. Ama asıl mucize İtalya'nın Napoli takımına geldiğini yaşandı. Hiç şampiyonluk görmemiş Napoli hem lig hem de UEFA şampiyonu oldu. Milli Takım'da da ilahtı. 1986 Dünya Kupası'nda Arjantin'in neredeyse tek başına şampiyon olmasını sağladı. 1990 yılındaki Dünya Kupası'nda İngiltere'ye attığı golü eliyle attığı anlaşıldığında "O tanrı'nın eliydi" diyecek kadar zeki ve cesurdu. Düşüş de bu günlerde başladı. Kokain kullandığı anlaşılınca polis kelepçeleriyle tanıştı. Sahalardan uzun süre ayrı kaldı. Yeniden başlamak için Arjantin'e Boca Juniors takımına geri döndü. Cesurdu ve iki yüzlülüğe meydan okudu: "Evet, uyuşturucu dünyanın en kötü şeyi. Ancak kimse benim kafama silah dayayıp bunu kullandırmadı. Kokain içmek benim seçimimdi" dedi ve yine uyuşturucu yüzünden iki yıl sonra 37 yaşında futboldan kopmak zorunda kaldı. 2000 yılında FİFA tarafından Pele ile birlikte yüzyılın futbolcusu seçilen Maradona ödülü alırken "Kendi bedenime karşı saygısız olsam da işime her zaman saygılıydım. Bu yüzden de dünyanın en iyisi benim." diyordu. Şimdi bedeni hasta ama hala dünyanın en iyisi o.

Dilek Sancılı