kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

Bir tanık aranıyor

Barış, iyi eğitimli, geleceğe güvenle bakan bir gençti. Tek suçu vatan hizmeti öncesi arkadaşlarıyla bir veda gecesi düzenlemekti. Bunun bedeli canı olmamalıydı...

Geçen cuma gecesi İstanbul'un göbeğinde bir genç hunharca öldürüldü. Yaşamının baharında olan Barış Dönmez, asker üniforması giymeye hazırlandığı gecenin sabahından kefene sarılı çıktı.
Barış, iyi eğitimli, geleceğe güvenle bakan bir gençti. Onun tek suçu vatan hizmeti öncesi arkadaşlarıyla bir veda gecesi düzenlemekti. Bir süre göremeyeceği arkadaşlarıyla felekten bir gece çalmak istemişti. Bunun bedeli canı olmamalıydı.
Yıllar önce bir Ankara gecesinde benzer bir cinayet daha işlenmişti. Umut Dedeman bugün failini herkesin bildiği ama yine de herkesin susarak katıldığı, özenle örtbas edilmiş bir cinayete kurban gitmişti.
Ünlü yazar Marquez'in Kırmızı Pazartesi adlı romanı da herkesin susarak, kenarda durarak katkıda bulunduğu bir cinayeti anlatır.
Türkiye, giderek insanların pasif katkılarıyla suça ortak olduğu bir ülke haline geldi. Banka hortumlamalarından gay bar cinayetlerine kadar olay yerinde olan herkesin bir bildiği oluyor. Ancak "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın", "Benim başım derde girmesin" anlayışı insanları suskunluğa itiyor.
Ekmeğinden olma korkusundan susan insanların sessizliği, Türkiye'nin milyarlarca dolarının uçmasına neden oldu.
Umut Dedeman'ın ölümüne tanık olanların suskunluğu, genç bir insanın katilinin hiçbir ceza görmeden hayatını devam ettirmesini sağladı.
Bu kez yine vahşi bir cinayetle karşı karşıyayız. Yine kimse bir şey görmedi, kimse bir şey duymadı.
Korku nedeniyle suskunluk olayı çözmekle görevli polisin de işini güçleştiriyor.
Aslında bu olayın çözülmesi için gerekli tek şey, genç bir cesur insanın ortaya çıkması. Bir tek tanık, "Ben gördüm" diyebilecek yürekliliğini gösterecek bir tek kişi Barış'ın katilinin elini kolunu sallayarak dolaşmasını önleyeceği gibi, Türkiye'de bir şeylerin gerçekten de değiştiğinin en açık göstergesi olacak.
Türkiye artık sessiz tanıkların ortaklıklarıyla cinayetlerin işlendiği, bankaların soyulduğu, devlet ihalelerinde kamunun zarara uğratıldığı bir ülke olmaktan çıkmalı. Bunun için "görgü tanıkları"nın ortaya çıkmasına ihtiyaç var.
Yolsuzlukla, uğursuzlukla, cinayetle mücadeleyi bir avuç aydının, birkaç köşe yazarının ve polisin üzerine yıkarak bu ülkeyi düze çıkaramayız.
Barış'ın boynu kesilerek öldürülmesine sessiz kalmayalım.
Genç bir insanın İstanbul'un göbeğinde boğazlanarak öldürülmesinin "faili meçhul" kalmasına izin vermeyelim.
Yaşam zaman zaman bizi kararlara zorlar. Tanıklık böylesi bir olaydır. Bir cinayete tanık olup sessiz kalmak, insanın vicdanının kaldıramayacağı kadar ağır bir yüktür.
Umut Dedeman cinayetini görüp susanların nasıl bir vicdan hesaplaşması içinde olduklarını bilmiyorum. Ama onlar, bir cinayete sessiz kalarak iştirak ettiklerini biliyorlar. Bu gerçeği son nefeslerini verene kadar da bilecekler.
Dilerim, Barış Dönmez olayı böyle olmaz.
Dilerim, bir görgü tanığı çıkar ve gerçeği tüm çıplaklığıyla anlatır. Adaletin yerini bulması sadece polise, yargıçlara düşen bir görev değildir çünkü. Bizler sesimizi yükselterek, hakkımızı arayarak, gerektiğinde tüm tehditlere rağmen tanık olarak ortaya çıkarak adaletin gerçekleşmesine katkıda bulunmakla yükümlüyüz.
Aksi halde Barış'ın boğazını kesen katilin suç ortağı oluruz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Gazeteci ve yolsuzluk   / 23-04-2004
 Biz Türkiye'yiz..   / 22-04-2004
 DGM'lere veda.   / 21-04-2004
 Otomobil uçar gider   / 20-04-2004
 Yeni çağın köleleri   / 19-04-2004
 İstanbul'a acil eylem planı   / 16-04-2004
 Bir tanık aranıyor   / 15-04-2004
 Orgeneral Özkök'ün verdiği ders   / 14-04-2004
 Denktaş'ın tehlikeli oyunu   / 13-04-2004
 Salih Memecan'la çalışma şansı   / 12-04-2004
ERGUN BABAHAN
Turizm sezonu açılırken
23Nisan tatilinden de...
ERDAL ŞAFAK
Anayasa'ya debi takviyesi
1982 Anayasası'nda 9'uncu...
AHMET HAKAN COŞKUN
Kıbrıs dersleri
BİR: Bir millete karşı kırk yıl...
MEHMET BARLAS
Fazla yemek yersen ANAP gibi mi olursun?
Adam yoksul,...
ALİ KIRCA
ikilem!
Bekir Atyani Ürdün'ün El Arabiye...
SAVAŞ AY
Vali Bey konusunda mutabık mıyız?..
Sevgili...
ÖMER LÜTFİ METE
Töre ve kavram cinayetleri
Bir kere daha o vahşi infaz...
REFİK DURBAŞ
Demiryollarında beton yığınları...
Yirmi iki senedir...
HINCAL ULUÇ
O gece neredeydiniz, iyi Beşiktaşlılar?..
Real Madrid-...
En güzel hediye:3-2
En güzel hediye:3-2
Brüksel'deki maçta perdeyi Sonck açtı. Devre biterken Yıldıray...
Yıldıray golle döndü, Volkan siftah yaptı
Yıldıray golle döndü, Volkan siftah yaptı
Rüştü'nün boşluğunu Fenerbahçe'de başarıyla dolduran kaleci Volkan,...
'Şike haram teşvik helal'
'Şike haram teşvik helal'
Diyanet İşleri Başkanlığı yeşil sahalardaki şike ve teşvik...
Eski Vali Şarman: Meşru birlik kurduk
Eski Vali Şarman: Meşru birlik kurduk
ESKİ Batman Valisi Salih Şarman'ın, 1993-97 yılları arasında...
CHP, komisyona havale etti
CHP, komisyona havale etti
CHP, hapis cezaları bir kez daha onanan DEP'lilerin hapisten...
AB'ye Zana sözü verdik
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ne Anayasa paketi kapsamında...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.