kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Teknoloji
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Omer Lutfi Mete @ SABAH
 

Annan baba raconu

BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs üstüne sürdürdüğü yüksek insancıl mesaiyi şekillendiren senaryo takımında bendeniz dahi var idim..
Geleceğin diplomatik dalavere filmlerini yazacak gençler için sahneleri nasıl tasarlayıp gerçekleştirdiğimizi hikayeleştirmeye karar verdim.
Filmlerin 'kamera arkası' gibi bir çalışma bu.. Malum oralarda türlü tuhaflıklar yaşanır.. Sözgelimi en acıklı sahne çekilirken saçma sapan bir sebeple gülme bunalımı çıkar, ağlanacak sahnede oyuncular kahkahalarını bastıramaz..
Bizim senaryo mesaimizde de sık sık böyle şamatalar oluyordu!!! Özellikle Annan'ın çok beceriksiz bir oyuncu olması, yazdığımız dünya çapında ciddi sahneleri komik hale getiriyordu.
Bu 'Tıkandı Baba'nın önünü açabilmek için geçmişini anlamaya çalıştık..
BM'ye nasıl gelmiş, niye kütük gibi olduğu yerde kalmıştı?
Gördük ki elimizde esasen iyi 'tıraş' edilerek hazırlanmış biri var:
Gana'nın en köklü ailesinden geliyor.. Yine köklü bir ailenin kızıyla evleniyor.. Dünya devi bir şirketin ülkedeki baş temsilciliğini yürüten babası sayesinde küresel cemiyet, loca ve lobilerle doğal bağlar geliştiriyor.. Amma gelin görün ki; adamcağız adeta tekeri taşa dayanmış bir öküz arabası gibi yerinde duruyor.
Oysa yapımcılar, bizim bu adamdan bir kahraman üretmemizi istiyorlar..
İlk buluş, senaryo ekibindeki bir Hollywood hergelesinden geliyor:
-Bu arkadaşa yeni ve yaratıcı bir eş bulmamız lazım ki BM'de yükselsin!
İşte bundan sonrası çorap söküğü gibi akacaktır!
Kahramanımıza Avrupa'nın en kuzeyinden bir eş adayı buluyoruz.. İlginç bir aileden gelen beyaz bir hanım.. Kimine göre aslen Yahudi, kimine göre Hıristiyan.. Hoş, tartışmalı olması da çok iyi. Böylece yarın-öbür gün dizi senaryomuz salkım saçak her yöne yayılabilir; bol miktarda komplo teorisi üretilip kullanılabilir..) Annan'ın yeni hanımının amcası ise gerçek bir cesaret abidesi, Nazi vahşetinden kurtardığı Yahudiler sayesinde onurlanmış bir insan.. Onları evlendirip muratlarına erdiriyor, biz de kerevetlerine çıkıyoruz!
Artık Annan'a 'yürü ya kulum' denmiştir!
Bu evliliği gerçekleştirdikten sonra senaryo takımının işi kolaylaşmıştı. Annan artık dünya medyası için makbul bir enişte olarak NASA roketine bindirilebilirdi..
Geri sayım başladı; siyah dünyanın parlak küresel diplomatı, uzay zaman ölçümü ile birkaç saniyede BM'nin zirvesine konuverdi.
Başarmıştık ama dizi devam etmeliydi.
Sıra Annan'ın en hassas görevine gelmişti: Dünyanın en korkunç sorunu olan Kıbrıs belasını hallederek ürettiğimiz kahramanın büyüklüğünü destanlaştırmak istiyorduk.. Gerçi bu arada diziye birkaç ara bölüm katarak Annan'ı bazı küçük dünya olayları için de 'artist' yapmamız yolunda baskılar geliyordu. Mesela Irak Savaşı gibi basit bir olayda Annan'a mahir bir rol biçmemiz öneriliyordu. Yine mesela İsrail-Filistin çatışması gibi, uluslararası sorun sanılan ama gerçekte suçlu ile güvenlik görevlileri arasındaki mücadeleden ibaret basit bir polisiye olayda da Annan'ı kullanmamız ısrarla isteniyordu.
Tabii sanatçı özgürlüğü konusunda duyarlı insanlar olarak bu tür telkin ve baskılara kulak asmadık, sevgili Annan'ımızı, dünyanın en büyük sorunu olan Kıbrıs'tan başka bir işe yoğunlaştırmadık. Böylece ortaya 'uluslararası yer altı diplomasisi'ni titreten bir kahraman çıkardık.
Allah var, ikinci evlilikten sonraki başarısı ile Annan da bizi mahcup etmedi, karizma kazandı ve ustalıkla racon kesmeyi öğrendi.
BM tarihinde ilk defa 'racon hukuku' Annan sayesinde oluştu.
Düşününüz; daha önce hiçbir BM Genel Sekreteri ihtilaflı olan taraflara süre dayatıp 'şu tarihe kadar barışın, yoksa karışmam' demiş midir?
Zaten BM böyle yapmadığı için fazla başarılı olamamış, özellikle de yıldırım barış girişimlerinde bu yüzden daima hezimete uğramıştır.
Barış dayatmak küresel racon kesebilmeyi gerektirir. Biz bunun kitabını yazdık ve Annan'a oynattık..
Aynen mafya babaları için yazdığımız gibi..
Onlar nasıl ki iki haytayı kulaklarından tutup bir yere kapatır ve 'size iki saat, anlaşın ve yanıma gelin' derse biz de Annan'a bunu söylettik, 'racon kesme' denen etkin yaptırımı BM hukukuna kattık.
Böylece, İsrail şahinliğinin 'va'dedilmiş topraklar' içinde sayıp kendi güvenlik çemberi açısından vazgeçilmez gördüğü Kıbrıs'ta 'dinamik barış' (=kutsal savaşlar için elverişli ortam sunabilen sulh) için senaryo planında her şey tamamlanmıştır..
İşte kara Annan'ı beyaz kahraman yapan 'diplomatik racon' filminin 'kamera arkası'ndan bir kesit.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Fransız odunu kimin kafasına?   / 09-04-2004
 'Destansı kuramcı' ve destansı talih   / 08-04-2004
 En stratejik hayvan   / 06-04-2004
 Siyasi kangrene yüzbaşı reçetesi   / 05-04-2004
 Anlaşma hiç, her şey güç   / 02-04-2004
 Annan baba raconu   / 01-04-2004
 Osmaniye'nin bile tesellisi var   / 30-03-2004
 Oy satarım, oyun satarım   / 29-03-2004
 Bizim köyün valisi   / 26-03-2004
 Ya haber kaç para?   / 25-03-2004
ERGUN BABAHAN
Salih Memecan'la çalışma şansı
"Kimselerin vakti yok ah,...
ERDAL ŞAFAK
Müthiş Türk
Bir Türk evladı Einstein'ın "İzafiyet...
AHMET HAKAN COŞKUN
“Ana” ile “yavru” arasındaki farklar
Türkiye'de...
MEHMET BARLAS
Referandumda “Hayır” çıksa da, Denktaş artık “Eski Denktaş”...
ÖMER LÜTFİ METE
'İlim bir nokta idi'
Yaklaşık bir yıl kadar önce 'Komplo...
SAVAŞ AY
Sağlıklı olmak zengin olmaktan önemli...
Sakıp...
REFİK DURBAŞ
Akademi Türkiye'nin kalitesi...
Bundan önce...
Hırs, Ter, Gözyaşı: 2-2
Hırs, Ter, Gözyaşı: 2-2
Kartal, Veysel ve Youla'nın golleriyle 18. dakikada 2 farklı geriye...
Bravo Yıldırım!
Bravo Yıldırım!
Siyah-beyazlı futbolcular, "Hakem Bülent Demirlek penaltımızı...
'Denktaş marjinallerle'
'Denktaş marjinallerle'
Referandum Yavru Vatan'da, ama Denktaş iki günde bir Anavatan'da...
Türkler evet derse, Kıbrıs ikiye bölünecek
Rum AKEL Partisi de hayır' diyeceğini açıklayınca durum netleşti.
Özgür basının yasakları
Özgür basının yasakları
Sansürcü bir anlayışla hazırlanan mevcut Basın Kanunu, AB...
NPQ dergisi Türkiye'yi ve dünyayı tartıştırdı
NPQ dergisi Türkiye'yi ve dünyayı tartıştırdı
'NPQ Türkiye Dergisi'nin Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlediği...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Teknoloji | Sarı Sayfalar | Otomobil | ON
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.