kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
  » Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Teknoloji
    Otomobil
    Sinema
    Hobi
    Çizerler
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
17'nci sınıf esprilerle güldüren adam
Yeni bir tiyatro teorisi peşinde
17'nci sınıf esprilerle güldüren adam
Ferhan Şensoy'la birlikte Altın Keser' ödülü verecek

17'nci sınıf esprilerle güldüren adam

Uğur Uludağ, Türkiye'nin ilk bilim kurgu tiyatrosunu ve ilk fantastik müzikalini yazan ve yöneten adam. İlklerin adamı yani... Derdi büyük; Türk tiyatrosunu sıradan kalıplarından çıkarmak. 'Tanrım Beni Baştan Yarat' da böyle bir oyun.

Bir oyun izledim.. Sersemledim.. İçinde Frankenştayn var.. Nostradamus var.. Drakula var.. Canlandırılmaya çalışılan ölüler var.. Fantastik öğeler var.. Eniştesi ölmüş yengeç taklidi var.. Arada sıkılanlara canlı canlı müzik bile var! Yani Selçuk Erdem karikatürleri sevenler için birebir.. Çünkü ondan izler de var biraz.. Oyuncular arasında ise Cem Özer, Yosi Mizrahi gibi iyi isimler var.. Adı Tanrım Beni Baştan Yarat.. Türkiye'nin ilk müzikli fantastik komedisi olarak piyasada. 17'nci sınıf esprilerle dolu (bunu ben değil oyunun yazarı söylüyor!) Ama derdim bunları anlatmak değil. Oyunda ilk andan itibaren ilginizi çeken biri var, onu anlatmak istiyorum: Quasimodo.. Yani çirkin Notredame'ın kamburu.. Oyundaki adıyla Hilkat... Sırtında kamburu, oyun boyunca ağzını yana eğerek felçli taklidi yapan Hilkat'a kilitleniyorsunuz resmen. Müthiş bir oyun sergiliyor oyunun yazarı da olan Uğur Uludağ.

ONUN DERDİ BAŞKA
Yeteneğine şaşırmak ona haksızlık olur çünkü 33 yaşında bir adamın yaptıklarına baktığınızda şimdiye dek patlamamasına şaşmalı. Ankara Çocuk Tiyatrosu ve Bakırköy Oyuncuları'nda yetişmiş. Sonra demiş ki kendine: "Türkiye'de gördüğüm hiçbir tiyatro bana keyif vermiyor, tat alamıyorum." 1990 yılında 'Vitamin' üyesi Gökhan Semiz ve Bakırköylü arkadaşlarıyla E.S.E.K.'i yani Espri Standartları Enstitüsü Kurumu'nu kurmuşlar. Fakat yeni tiyatro kurmuş bir adam olarak çıkıp 'ben teorisyenim' deme terbiyesizliğini yapmamak için susmayı tercih etmiş. Genç, aktif, dinamik heyecanlı ya; ille de bu diyarlardan gitmeyi takmış kafasına. Kaliforniya'da ne kadar tiyatro varsa email atmış. Tesadüf; Los Angeles Tiyatrolar Birliği Başkanı da olumlu cevap vermiş. Kendi deyimiyle "Tunceli'den Los Angeles'a bir rüya..." Ama derdi Los Angeles'ta bir şey yapmak değil; değişik tiyatro yapmak.. Onun rüyası, kökenini geleneksel Türk tiyatrosundan alan bir tiyatro biçimini dünyada yeni bir tiyatro teorisi olarak kabul ettirmek. Sapıkça değil mi? "Evet! Oscar alacağım demek daha mantıklı ama ne yapayım, böyle bir derdim var" diyor. Enteresan şeyler yapmanın peşinde yani. O kadar iddialı, o kadar da kalemi kuvvetli... Bu adam yakında fena patlayacak!
* Nedir ortaya attığınız bu teori, bi anlatsanıza derdinizi?
Kısa olarak anlatmak gerekirse, dramatik tiyatronun tüm esaslarını baz alan ama tümünü yok sayan bir tiyatro.
* Nasıl yani?
Mesela İsmail Dümbüllü bir laf söylüyor. Gülünecek bir laf değil ama millet gülüyor. Soruyorlar, 'nasıl gülebiliyor insanlar' diye. Diyor ki 'ben seyirciyi oraya kadar öyle hazırlıyorum ki, ne söylesem gülerler.' Kökenini buradan alıyor. Kökenini ortaoyunu ve gölge oyunundan alıyor ama dramatik tiyatrodan da besleniyor. Bunların tamamının varlığını kabul edip, tamamının varlığına hayır diyen bir sistem. Gidiyorum bir tiyatro oyunu izliyorum. Oyunculuk muazzam, yönetmen muazzam ama enteresan bir şey söylemiyor bana.
* Böyle söylediğinizde 'haddini bilmez' demezler mi adama?
Diyorlar zaten. Ama yeni bir şey yapacaksanız göze alacaksınız.
* Tanrım Beni Baştan Yarat oyunu zekice mi peki?
Zekice bulmuyorum dersem kendime hakaret olur; buluyorum dersem terbiyesizlik yapmak istemem.
* Ortalama insanları güldürmeye çalışıyorsunuz gibi daha çok...
Amaç o olamaz. Bunu yapmak için karmaşık yolu seçmeniz aptalca olur. Benim yapmaya çalıştığım şu; herkes madalyonun iki yüzüyle ilgileniyor, oysa madalyonun bir de ortası var. Benim ilgimi çeken konular oradan çıkıyor. Oyunda 17'nci sınıf espriler de var.
* 17'nci sınıf espriyse niye kullanıyorsunuz?
İyi espri yaparak herkesi güldürürsün, kötü espri yaparak herkesi güldüremezsin. Arka arkaya 9, 10, 17'nci sınıf espri yapıyorum, gerçekten kötü espri ama... Herkes gülüyor. Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde okurken, Savaş Dinçer'le Müjdat Gezen aralarında o kadar kötü esprilere gülerdi ki, 'Koskoca Müjdat Gezen nasıl güler bunlara' derdim. Bu bir evrim, başladığınız yere geri dönüyorsunuz. O başladığınız yere geri döndüğünüzde bu tarz esprilere gülmeye başlıyorsunuz çünkü gerçek espri boyutunu aşmış oluyorsunuz.

SEYİRCİ OLMAZ OLUR MU?
* 17'nci sınıf esprilere karşılık seyirci sayısı tatminkâr mı bari?
Tahminimin üstünde. Türkiye'de bu kadar tiyatro izleyicisi olduğunu ben bilmiyordum. Bizim Üçüncü Türden Yakın İlişkiler'i 100 bin kişi izledi.
* Türkiye'de tiyatro izlenmiyor diyorlar bir de değil mi?
'Devlet bize yardım etmiyor, biz çok zor durumdayız' diyenlere çok kızıyorum. Evet, sahiden zor durumda olan tiyatrolar var, bunların arasında ustalarımız da var. Ama ustalarımız muazzam yetenekli olmalarına rağmen kendilerini yenilemeyi ve geliştirmeyi nedense yapmıyorlar. Umarım bunu yapamadığım gün 'Bodrum'da maydonoz yetiştireyim' deme bilincini Tanrı bana sağlar. Bu bilinç yoksa 'tiyatroya seyirci gelmiyor' söylemleri başlıyor. Üçüncü Türden Yakın İlişkiler'e bakın.. İlk defa Türkiye'de Hıncal Uluç'la Emre Kongar, Yılmaz Erdoğan'la Haldun Dormen, bilmem kimle bilmem kim herhangi bir konuda hemfikirler! Onları herhangi bir konuda hemfikir olarak görme imkanı normalde yoktur.
* Klasik tiyatrodan çok farklı bir yol izliyorsunuz; sizinki stand-up'a daha yakın bir tarz mı?
Şöyle söyleyeyim, benim 'Godot'yu İzlerken' diye bir oyunum var. Türkiye'de gelen insan sayısı oyun başına 10'du. Şu an dünyanın birtakım ülkelerinde, birtakım tiyatro çevrelerinde dünyanın dört Godot oyunundan biri sayılıyor. Üçüncü Türden Yakın İlişkiler, Türkiye'nin ilk bilimkurgu komedisi. Tanrım Beni Baştan Yarat, Türkiye'nin ilk fantastik müzikal projesi. Ben ilkleri taktım kafaya.
* Niye kaşınıyorsunuz?
Ölümsüz olma çabası aslında bunlar. Yüz sene sonra Türk tiyatrosunu bir yerden bir yere getirmiş adam olarak anılmak istiyorum.
* Tarzınız tiyatro sevmeyenlere bir alternatif sunuyor aslında..
Gelinen durum o. Bir şey verebiliyoruz demek ki. Bazıları gerçekten zekice şeyler buluyor.

ŞiRiN SEVER

DİĞER GÜNAYDIN HABERLERİ
 Çöpçatan merkezinde izdiham var
 Dantel, saten ve puantiye bir yaz
 Kırıcan mı belimi?
 Maskeli liderler
 Göğüs dekoltesi çok avam geliyor
 Perdeler bugün bedava açılacak
 Cansu Özdenak'a kadınlardan ödül
 Neden terk ediyorlar?
 Sevgi Sözcükleri
 Masa örtüsünden perde
 Sezonun en renkli 'in'leri
HAKAN & UTKU
Paranoyak diyaloglar
- Tahir Abi... Selam abi...
ESRA CEYHAN
Ah o fotoğraflar...
N'apsın bu kadınlar o fotoğrafı...
GÜLSE BİRSEL
Varsayalım ki, ben ekonomistim!
Bazen, yıllarca...
AYŞE TÜTER
Ispanaklı omlet
Tereyağının yarısı ile ıspanakları 3-4...
REFİK DURBAŞ
Arsen Lüpen'in maceraları...
Kimi roman kahramanları,...
Sarışınsan işi kaptın!
İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre; sarışın, bebek yüzlü, iri...
'Binbir Surat'ı eşi yakalattı...
Eşini izleyen ekipler, sürekli kılık ve yer değiştiren Sıtkı Polat'ı...
Vahşet kurbanları ağıtlarla uğurlandı
Almanya'nın Augsburg kentinde Ali Göbelek tarafından öldürülen...
Yalancının mumu buraya kadar!
Yalancının mumu buraya kadar!
Tuğçe Kazaz'ın yalanları başına dert oldu. Hem Kenan Doğulu...
Burcu gözyaşlarıyla yarışmaya veda etti
Burcu gözyaşlarıyla yarışmaya veda etti
atv'de yayınlanan Akademi Türkiye bu hafta da oldukça...
Christina evleniyor
Christina evleniyor
Seksi klipleri ve olay yaratan şovlarıyla gündemden düşmeyen...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Günaydın | Bizimcity | Kapak Güzeli | Astroloji | ON Magazin | Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Teknoloji | Otomobil |Sinema | Hobi | Çizerler
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.