Yüzde 72-28

Şu teknik yorumu hep birlikte tartışalım: Beşiktaş'ın topa sahip olma oranı yüzde 72. Yani top hep Beşiktaş'ın ayağında. Ama bakıyorsunuz Elazığ'ın attığı iki gol, atamadığı üç pozisyon var. Beşiktaş'ın ise bir gol pozisyonu, bir de uzaktan şut. İlk 30 dakikanın özeti bu. Bu özet içinde inanılmaz bireysel hatalar var. Koskoca Beşiktaş bir baraj bile kuramıyor. Şampiyon Roma'dan gelen Antonio Zago, inanılmaz kademe hatası yapıyor. Yani Beşiktaş savunması iflas etmiş. Beşiktaş'ın hücum girişimlerini ise hep bireysel yetenekler öne çıkmış. Biraz Sergen Yalçın, biraz Ahmed Hassan. Hepsi o. Bu yarım saatte Güvenç Kurtar'ın taktik anlayışı mükemmel, Hüseyin Karakayış ve Yunus Altun'un gol girişimleri de mükemmel. Ondrej Debnar golü de mükemmel. İşte bu çöküşü bir şok değiştirebilirdi. Asıl önemlisi de şu; Beşiktaş'ın 2-0'dan maçı alması çok büyük bir şok olarak gelecek maçlara yansıyabilirdi. Peki ne yapmak gerekiyordu? Mircea Lucescu en önemli silahını, Adrian İlie'yi sahaya sürdü ama orta sahaya. Ahmed Hassan'ı da Sergen'in yanına yolladı. Çok büyük risk alarak Antonio Zago'yu orta sahaya kaydırdı. Bu maçta klasik 4-4-2 oynayan Beşiktaş, 3 forvet, 4 orta saha ile oynamaya başladı. Beşiktaş, topa sahip olmada 69-31 öndeyken peşpeşe goller buldu. Bu gollerde beceri vardı, ustalık vardı. Beşiktaş farka giderken, Ahmet Yıldırım'ın inanılmaz bireysel hatası maçın kırılma noktası oldu. Beşiktaş strese girdi. Gol pozisyonları buldu ama kaçırdı. Burada hemen şunu da söyleyelim; Ahmet Yıldırım zorunluluktan libero oynadı, bu bölgenin adamı değil. Lucescu burada hata yaptı. Tayfur Havutçu libero oynamalıydı. Ama bu konuda Lucescu'yu da fazla eleştiremiyoruz. Üç değişiklik yapmak zorunda kaldı. Takım içinden de çözüm üretemedi. Şimdi soru şu: Maçın bitmesine 25 dakika var, yani kader anları oynanıyor, oyundan alınan adam Sergen Yalçın. Lucescu haklı, Sergen fizik güç olarak bittiği gibi, gol girişimlerinde de disiplinsiz. Yani oyundan kopu gitmiş. Oysa maç çok ciddi ve skor kritik. Öyle ya, Elazığ bu anlarda birkaç pozisyon yakaladı, Beşiktaş daha çok yakaladı. İyi bir Sergen maçın son yarım saatine damga vurabilirdi. Bu maçın mesajı şu: Böyle bir galibiyetle Beşiktaş yarışa devam ediyor. Hem de inanarak. Beşiktaş maçlarında hakemler yorumlarıyla çok ön plana çıkıyor. Serdar Tatlı gibi bir kaliteli hakem bile iki büyük hata yaptı. Yunus Altun'un attığı gol ofsayt. Kritik bir pozisyonda Ahmed Hassan önündeki oyuncuyu itti, yani o da penaltı. Ahmed Hassan ve Ümit Aydın'ın rakiplerine saldırması nerdeyse kırmızı kartlık. Yani ikinci bir Cem Papila krizi olabilirdi, dikkat.