'Ya sanayiciliği bırakıp ithal edelim ya da rekabete alışalım'
1983'te Koç Ğrubu Vehbi Koç başkanlığında toplandı. Gündem Gümrük Birliği'ydi. Toplantıda üç fikir tartışıldı ve grup bugünlere geldi.
BEKO'YA Grundig'i aldıran, Ford Otosan'a 786 milyon Euro'luk rekor ihracat yaptıran sürecin, Koç Holding'in 1983 yılındaki olağanüstü yönetim kurulu toplantısında başladığı ortaya çıktı. O dönem Beko Ticaret'te satış sorumlusu olan Arçelik Genel Müdürü Aka Gündüz Özdemir, holdingi gümrük birliğine taşıyan kararın, 21 yıl önce, o tarihi toplantıda alındığını açıkladı. Aka Gündüz Özdemir o dönemki toplantıyı şöyle aktardı: "Bir gün ben henüz Beko Ticaret'te satış sorumlusuyken, o zaman Fındıklı'da olan Holding'de acil bir toplantı yapılacağı haberi geldi. Şirketin üst düzey atamaları henüz yapılmadığı için Beko Ticaret'i temsilen ben toplantıya gittim. Toplantı odasına girdiğimde herkes oradaydı. Vehbi Bey, Rahmi Bey o dönemki şirket genel müdürleri. Çok heyacanlanmıştım. Hatta biraz heyacan ve korku vardı. Toplantıda rahmetli Vehbi Bey 'Arkadaşlar, Türkiye dünyaya açılıyor. Eninde sonunda biz Gümrük Birliği'ne gireceğiz. Şimdi grup şirketlerinin bu doğrultuda stratejisi ne olmalı? Bunu konuşalım' diyerek tartışmayı başlattı." Dönem, Özal'ın reformalarının başladığı günlerdi. Türk sanayii yeniden yapılanırken, sanayinin lideri Koç Grubu da acilen gündemine almıştı. İşte bugün Arçelik'in Genel Müdürü olan Aka Gündüz Özdemir'in dün gibi hatırladığı o toplantıda üç fikir ortaya atıldı "İlki şuydu; 'Nasıl olsa Gümrük Birliği ile ithalat serbest kalır. Biz de iyi kötü sanayiciyiz, fabrikalarımız var ama, biz de ithalat yaparız. İthal eder satarız.' İkinci fikir ise şuydu; 'Biz nasıl olsa içeride hakim gruplardan biriyiz. İthalat başlamadan iç piyasada fiyatları yukarı çekeriz. Daha sonra ithal malları iç piyasaya girdiğinde fiyatları indiririz, böylelikle ithalatçılar zor durumda kalır.' Üçüncü fikir ise şunu savunuyordu: 'Hayır bunların ikisi de doğru fikirler değildir. Biz kendimizi yeni döneme göre uyumlandırmalıyız. Hasabımızı ithalatın serbest olması durumuna göre yapmalıyız. Bu dönemde bazı sektörlerdeki şirketlerimiz zor durumda kalabilir. Ayakta kalanlarla yola devam ederiz.' Uzun saatler tartışılan bu üç fikirden üçüncüsü kabul gördü. Ve bu fikir doğrultusunda stratejiler belirlendi."
