kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Ana Sayfa
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Yaşama Dair
    Sinema
    Hobi
Günaydın
ATV
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ahmet Hakan Coskun @ SABAH
 

Aman, heveslenmeyin!

Başbakan'ın ABD gezisine katılan işadamlarına ve gazetecilere gıpta ediyor ve "Keşke biz de onların yerinde olsaydık" filan diyorsanız, peşinen söyleyeyim: Sakın heveslenmeyin.. 6 günlük gezinin her aşamasını izlemiş bir gazeteci olarak hiç tavsiye etmediğimi belirtmek isterim. Siz bakmayın, "Başbakan'ın uçağına bindiler, ballı geziye çıktılar, hükümete yalakalık yapıyorlar" tarzındaki yazılara.. Bunların hepsinin boş ve palavra olduğunu anlamanız için gazetecilerin ve işadamlarının 6 günlük gezi boyunca neler çektiğini bilmeniz gerekir..

***

O halde uyarı vazifemizi yapalım ve heveslileri neler bekliyor anlatalım:
BİR: Eğer Başbakan değilseniz, bakan değilseniz, Başbakan'ın en yakınındaki isimlerden biri filan değilseniz, işin başında sizi bekleyen 3 yüz kişilik koca uçağın en arka ve en konforsuz bölümünde sıkışık bir şekilde 11 saati aşan bir yolculuktur! "Canım ne önemi var, katlanırız, ben müşkülpesent değilimdir" diyorsanız lütfen hemen diğer maddelere geçiniz..
İKİ: Eğer Başbakan ya da "Başbakan'ın beraberindekiler" kategorisine girmiyorsanız, uçağa en önce siz binecek, en son da siz ineceksiniz. Yani "beklemek" kaderiniz. Bu da bir şey ifade etmiyorsa bu maddeyi de geçebilirsiniz.
ÜÇ: Ama herhalde şuna katlanılamaz: Bin bir zahmetle konaklayacağınız otele vasıl oldunuz ve tatsız sürprizle karşılaştınız: Bavulunuz diğer bavulların arasında yok.. İşin daha kötüsü bavulunuzun nerede olduğunu size söyleyecek herhangi bir yetkili de bulamıyorsunuz.. İşte ilk pişmanlığınızı yaşıyorsunuz.
DÖRT: İyi niyetinizi koruyup moralinizi bozmadan Başbakan'ın ilk temasını izlemek için harekete geçiyorsunuz, programa bakıyorsunuz ve birden size en ilginç gelen toplantıyı izleyecek gazeteciler arasında adınızı bulamıyorsunuz.. Onun yerine "Türkiye'nin Ekonomik Geleceği Açısından ABD ile İlişkiler" başlıklı toplantı için akredite olduğunuzu görüyorsunuz. Çaresiz ilgi alanınızı zorunlu olarak değiştiriyor, size dikte ettirilen yeni ilgi alanınıza alışmaya çalışıyorsunuz..
BEŞ: "Gazetecilik temas ve mesafe sanatıdır" tanımını anımsayıp, hazır buralara gelmişken "biraz temas sağlayalım, biraz mesafe koyalım" diyerek yetkililere yanaşmak için harekete geçtiğinizde, gazeteciliğin bu tanımının buralarda geçerli olmadığını görmeniz zor olmayacaktır. Gazetecileri "Uzak durulması gereken ve lüzumsuz işler yapan işgüzar adamlar" olarak algılayan yetkililerimiz, temasa hiç imkan vermezken, işin mesafe boyutuna bol bol olanak tanıyorlar!
ALTI: Sakın, "Bırak yakınmayı, Beyaz Saray'a girmeyi başardın ya sen ona bak" demeyin! Orası başka alem. Şu kadarını söyleyeyim: Eğer gazeteciyseniz, eksi 6 derece soğukta en az iki saat kapıda kuyrukta beklersiniz ve şanslıysanız içeri girebilir, şanslı değilseniz geri dönebilirsiniz.
YEDİ: Diyelim ki dönüşe geçtiniz. "Oh! Nihayet memleketime dönüyorum, işkence bitti" diye düşünüyorsunuz.. Hemen söyleyeyim: Fena halde yanılıyorsunuz.. Müthiş organizasyonsuzluk nedeniyle tam 4 saat soğukta bekleyeceğiniz ve ruh sağlığınızı tehlikeye atacak yeni bir serüven sizi bekliyor!

***

Neyse, uzatmanın anlamı yok.. Bu yazıyı okuyan sayın yetkililer, eğer "Sen bir başka geziye katılmak istersin, o zaman sana gösteririz" filan diyorlarsa, hiç boşuna beklemesinler.. Onlara bir Yozgat türküsünün sözlerinden yararlanarak şunu söylemek isterim: Dersimi aldım ediyorum ezber!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bağdat'a dair   / 12-02-2004
 Cem Karaca için   / 10-02-2004
 Kitapçıda kolpa!   / 09-02-2004
 Acımak   / 08-02-2004
 Can sıkıntısı   / 06-02-2004
 Adaylara tüyolar   / 05-02-2004
 Aman, heveslenmeyin!   / 03-02-2004
 Sıkışarak ölmek   / 02-02-2004
 Son izlenimler   / 30-01-2004
 Bush 'sıra bende' dedi   / 29-01-2004
ERDAL ŞAFAK
Tatsız gerçek
Ankara'nın dün yine Kıbrıs...
AHMET HAKAN COŞKUN
Belki de en iyisi Abidin'i dinlemek
Artık yeni bir...
MEHMET BARLAS
Kimseye etmem şikayet, ağlarım ben halime!..
Diskçalara,...
ÖMER ÇELİK
Dış rekabet mi iç kutuplaşma mı?
Bundan birkaç on yıl...
SAVAŞ AY
Tuz ölümleri ya da eğitim(ci) şart!..
Tuz öldü... "Et...
ÖMER LÜTFİ METE
TÜPRAŞ'tan yanık sorular
Yıllardır hemen her...
REFİK DURBAŞ
Uygulanmayan trafik kuralları...
AB'ye girebilmek için...
HINCAL ULUÇ
Akut'u sorgulamak gerekmez mi?..
"Bir zamanlar ki, belli...
Canaydın'ın zaferi
Canaydın'ın zaferi
Yönetime geldiğinden beri selefleri Süren ve Cansun'un tersine AIG...
Mutfakta biri var
Mutfakta biri var
Koch'un ölesiye çalıştırdığı Kanarya futboluyla olmasa da...
Rum kesimine sürpriz
Rum kesimine sürpriz
Hazırlıksız yakalanan Atina ve Güney Kıbrıs, Denktaş'ın planına...
Ankara ilk kez önde
Kıbrıs sorununun çözümü konusunda Ankara'nın ortak tutumu sonuç...
Vali: A, B değil H planını uyguladık
Vali: A, B değil H planını uyguladık
İstanbul Valisi Güler, "Ne A, ne B, ne de C planı. Uyguladığımız H,...
Önlemler alındı korkulan olmadı
Önlemler alındı korkulan olmadı
İstanbul'da dün öğlen saatlerinde başlayan kar yağışı bu kez beyaz...
 
    Ana Sayfa | Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon
Spor | Hava Durumu | Günaydın | Bizimcity | Sizinkiler | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin Sağlık | Cumartesi | Aktüel Pazar | Yaşama Dair | Sinema | Hobi
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.